Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kurumu raporlarında, sürekli göremezlik derecesinin % 14,3 olduğu ve kontrol muayene kaydı bulunmadığı, mahkemece, değişen (%14,3) sürekli göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirin işveren kusur oranı karşılığı ile 12,24 sürekli göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin değerli gelir tarihinden değişen sürekli göremezlik oranına göre belirlenen gelir tarihi arasındaki fiili ödeme toplamı karşılığı rücu edilecek tazminat miktarının belirlendiği anlaşılmıştır. Mahkemece, % 14,3 sürekli göremezlik derecesine göre işverenin % 52,86 oranında kusurlu kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamamıştır. Sigortalının, %12,24 oranındaki sürekli göremezlik derecesi, artış gösterek % 14,3 olarak kesinleşmiştir....

    Sigortalının, 01.01.2013 tarihinde sürekli göremezlik kontrol muayene kaydı bulunduğu anlaşılmakla, 1 -Sigortalının sürekli göremezlik oranının kesinleşip kesinleşmediği, kurumdan araştırılmalı; 2 -Sürekli göremezlik oranı değişmiş ise, değişen sürekli göremezlik oranına göre ilk pesin sermaye değer tablosu Kurumdan celbedilip, gelir başlangıç tarihinden sürekli göremezlik derecesinin düştüğü tarihe kadar ödenen gelirin, yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik oranına karşılık gelen gelirin ne kadar olduğu Kurumdan sorulmalı; 3 -Sürekli göremezlik oranındaki değişim, gelirin kesilmesine neden olmuş ise, fiili ödeme miktarı Kurumdan sorulmalı; Açıklanan hususlar ile ilgili bilgi ve belgelerin kurumdan celbiyle, eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlık giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar...

      Yapılan araştırma sonucu, sürekli göremezlik derecesinin zaman içinde iyileşme göstererek düştüğü tespit edilirse, sürekli göremezlik derecesinin düşme tarihinin açıkça belirlenmesi gerekir. Bu durumda, düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin, gelir başlangıç tarihi itibariyle, düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi; yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire, gelir başlangıç tarihinden sürekli göremezlik derecesinin düştüğü tarihe kadar ödenen gelirin, yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik oranına karşılık gelen miktarının ilavesi gerekecektir....

        Somut olayda; kazasına uğrayan sigortalının.....01.11.2008 tarihli raporunda sürekli göremezlik derecesinin %35.2 olarak belirlendiği.....11.11.2009 tarihli raporunda ise sürekli göremezlik derecesinin azalma kaydıyla %18.2 olarak tespit edildiği ve .... 11.06.2015 tarihli raporunda ise %21’lik sürekli göremezlik derecesi kaydı olduğu anlaşılmakla, mahkemece öncelikle yapılacak sigortalının sürekli göremezlik derecesinde ki azalma oranının başlangıç tarihinin ..... Kurulu’ndan sorularak belirlenmesi olmalıdır. Yapılan araştırma sonucu, sürekli göremezlik derecesinin zaman içinde iyileşme göstererek düştüğü tespit edilirse, sürekli göremezlik derecesinin düşme tarihinin açıkça belirlenmesi gerekir....

          Şöyle ki, 01.10.2009 tarihli sürekli göremezlik derecesi tespit formunda, 18.11.2008 tarihli kaza sebebiyle E cetveline göre, %5,2 oranında sürekli göremezlik oranının tespit edildiği, 13.03.2015 tarihli karara ilişkin sürekli göremezlik derecesi tespit formunda ise, 29.04.2012 tarihli kaza sebebiyle, E cetveline göre, %22 oranında sürekli göremezlik oranın belirlendiği, 03.03.2015 tarihli karara ilişkin sürekli göremezlik derecesi tespit formunda ise, 18.11.2008 tarihli ve29.04.2012 tarihli kaza sebebiyle yapılan birleştirme neticesinde %26,05 oranında sürekli göremezlik oranının tespit edildiği, aylık bağlama kararında ise, %26,50 sürekli göremezlik oranı üzerinden ve 18.11.2008 olay tarihi gösterilmek suretiyle gelir bağlandığı anlaşılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, geçirdiği kazası sonucu sürekli göremezlik geliri bağlanması gerektiğinin tespitine, hak ettiği halde ödenmeyen gelirlerin ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Davacı, 09/08/1989 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle %23,2 oranı üzerinden sürekli göremezlik geliri alırken sürekli göremezlik oranının %10 un altına düştüğü gerekçesiyle gelirinin kesildiğini belirterek yeniden sürekli göremezlik geliri bağlanmasını istemiştir....

              Somut olayda; Kurumca, sigortalının sürekli göremezlik oranının %45 olarak belirlenmesi, davacının, dava dilekçesinde, açıkça, sigortalının sürekli göremezlik oranının Kurumca belirlenenden aşağı olduğunun tespitini talep etmesi, Adlı Tıp Genel Kurulunca kazası sonucu sigortalıda oluşan sürekli göremezlik oranının %65 olduğunun belirlenmesi ve davalı sigortalı tarafından, usulünce açılan karşı davanın veya eldeki dava ile birleştirilen ve sürekli göremezlik oranının arttırılarak tespiti talebini içeren davanın bulunmaması karşısında, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, talep aşılarak davacı aleyhine sigortalının sürekli göremezlik oranının arttırılması sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekili ile davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                Sigortalının, 01.02.2011 tarihinde sürekli göremezlik kontrol muayene kaydı bulunması nedeniyle, sürekli göremezlik oranının kesinleşip kesinleşmediğinin kurumdan araştırılıp, kesinleşmiş sürekli göremezlik belgesinin, Kurumdan istenmesi gerekçesi ile geri çevirilmesine karar verilmiştir....

                  Görülmekte olan bu davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 19 ve devamı maddelerinde düzenlenen “Sürekli İş Göremezlik Hali” ve “Sürekli İş Göremezlik Geliri”ne ilişkin olup; davacı, dava dışı işverene ait işyerinde 23.09.1989 ve 16.12.1991 tarihlerinde geçirdiği kazaları sebebiyle sürekli göremezlik durumunun tespiti ile kendisine sürekli göremezlik geliri bağlanmasını talep etmekte iken, derdest olduğu ileri sürülen .... sayılı dosyasında görülen bozma sonrası.... alan dosyadaki malullük aylığına hak kazandığının tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı ise, 506 sayılı Yasanın 52 ve devamı maddeleridir. Dolayısıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 194. maddesindeki düzenlemede geçen; "Aynı davanın diğer mahkemede derdesti rüyet olduğuna müstenit itirazat-ı iptidaiyenin kabulü halinde dava ikame edilmemiş addolunur.” şeklindeki hükümde belirtilen anlamda derdestlik durumu söz konusu değildir....

                    Ancak kusur durumu ve zararın oluşumuna veya artmasına sigortalının katkısına göre % 50’ye kadar geçici göremezlik ödeneği azaltılabilir. Sürekli göremezlik hali ise, 506 sayılı Kanunun 19. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre kazası ya da meslek hastalığı sonucu, sigortalının yapılan tüm tedavi ve tıbbi uğraşlara rağmen eski sağlığına kavuşamaması, beden gücünün bir bölümünü ya da tamamını kaybetmesi durumunda ortaya çıkar. Sürekli göremezlik nedeniyle meslekte kazanma güç kayıp oranı % 10 ve üzerinde ise, Kurum tarafından sigortalıya bir gelir bağlanır. Bu gelir sigortalının tam ya da kısmi göremezlik durumuna göre belirlenir. Sigortalının kusuru (geçici göremezlikten farklı olarak) sürekli göremezlik gelirinin belirlenmesinde dikkate alınmaz. Yukarıda açıklandığı üzere, geçici ve sürekli göremezlik devre zararlarının hesabı ayrı ilkelere tabidir....

                      UYAP Entegrasyonu