WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Davacı tarafça açılan maddi Tazminata ilişkin davanın kısmen kabülü ile, 58,453,60 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin REDDİNE, Davacı tarafın manevi tazminat alacağı davasının REDDİNE, karar verilmiş, hüküm davalılarca ayrı ayrı temyiz edilmiştir. 1- Davacı, davalılarla imzalanan sözleşmenin haksız feshi nedeniyle menfi zararlarının tazmini istemiş, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup sözleşmenin ... ile yapıldığı anlaşıldığına göre davalı ... ile bir sözleşmenin kurulmadığından bu davalı (...) hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. 2- Davalı ... yönünden; incelenen dosya içeriğine göre, uyuşmazlık taraflar arasında imzalanan sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle menfi zarar istemine ilişkindir....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan bayilik sözleşmesi kapsamında davalı tarafın sözleşmenin 24. maddesini ihlal ederek eksik LPG alımı gerçekleştirmesi üzerine bayilik sözleşmesinin noterce keşide edilen ihtarname ile feshedildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak sözleşmenin 27. maddesi gereği sözleşme süresi sonuna kadar hesap edilecek mahrum kalınan kar karşılığı şimdilik 15.000,00 TL. kar mahrumiyeti ile sözleşmenin 28.maddesine göre sözleşmenin haklı olarak feshinden ötürü 100 ton LPG.nin ada depo satış fiyatı üzerinden hesaplanacak şimdilik 15.000 TL. cezai şart alacağı olmak üzere toplam 30.000,00 TL.'nin fesih tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bu durumda taraflar arasındaki sözleşmenin esaslı unsuru olan turizm alanından ticari alana çevrilmesi şartının gerçekleşmemesi ve gerçekleşme imkânının da bulunmaması nedeniyle taraflar arasındaki sözleşmenin ifası BK’nın 117. maddesi uyarınca imkânsız hale gelmiştir. Yüklenici şirket vekili imkânsızlık nedeniyle sözleşmenin imar durumu değişikliğini öngören kısmının geçersiz duruma geldiğini ileri sürmüşse de, taşınmazın turizm alanından ticari alana dönüştürülmesi konulu sözleşmenin yapılış amacı olduğundan, şirket vekilinin bu beyanına değer verilmemiştir. Davacı arsa sahipleri davanın açılmasından bir gün sonra 24.05.2006 tarihinde dava konusu parseli dava dışı Prestij ..A.Ş’ye tapuda satmışlarsa da, sözleşmenin ifasının imkânsız olduğunun anlaşılması nedeniyle bu devir işlemi sonuca etkili görülmemiştir....

        Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nün 16.06.2017 tarihli ve 96664477-506.02-E.1510804 sayılı yazısı ile hibe sözleşmesinin, sözleşmenin 14.3.c maddesine istinaden davalı kurum tarafından tek taraflı feshedildiğini, feshin haksız olduğunu, sözleşmenin 14.3.c maddesine göre feshedilmesini gerektirecek bir hususun bulunmadığını ileri sürerek; sözleşmenin haksız feshi nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL ile davalı kurum hesabına yatırılıp haksız fesih sonrasında hazineye irad kaydedilen teminat bedelinin sözleşmenin fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, yargı yolu ve mahkemenin yetkisi yönünden itirazda bulunmuş, zamanaşımının dolduğunu ileri sürmüş, davanın esası yönünden de, davacının taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine uygun hareket etmediğini ve sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca hukuka uygun olarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....

          Maddesi gereğince sözleşmenin sona erme tarihinden 30 gün evvel sözleşmenin feshi hususunun müvekkiline bildirilmesi şartı ile bir yılın sonunda sözleşmenin fesholunduğunun kabulünü gerektirdiği, oysa ki davalı Şirket, 03.01.2020 tarihinden evvel müvekkili Şirket ile çalışmayı sona erdirmiş ve müvekkiline herhangi bir bildirimde bulunmaksızın, başka bir tedarik lisansı sahibi şirket ile elektrik satış sözleşmesi imzalamış ve bu şirketin portföyüne fiili olarak geçmiş olduğu, davalı, sözleşmesinde mevcut yaptırımların farkında olarak bu işlemi yaptığı, yani davalının , fiili olarak sözleşmede yer alan hükümlere aykırı bir şekilde sözleşmeyi sonlandırdığı, davalının, bu eyleminin sonucunda, sözleşmenin 8.3. maddesinde düzenlenen cezai şartı ödemekle mükellef olduğu ,bu sebeplerle kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir....

          Bu bildirimlerin yapıldığı tarih ile sözleşmenin fesih tarihi olan 06.05.2020 tarihine kadar sözleşmenin 8/e maddesindeki 30 günlük sürenin dolduğu, buna rağmen davacı taşıyı tarafından - sözleşmeye aykırılıkların - giderilemediği, dolayısıyla - sözleşmenin haklı ” sebeple - feshedildi söylenebilecektir....

            altına sokan böyle bir sözleşmenin süre bakımından tadil edilmesini sağlayan işlemin de yine müvekkil Şirketi bu hususta ilzama yetkili organlarınca yapılması gerektiği, 13.09.2019 tarihinde ...'...

              boş olması nedeni ile, sözleşmenin taraflarca imzalı 47 sayfalık hali davalı taraflardan temin edilerek incelendiği) 27.04.2015 tarihinde imzalanan sözleşmenin sadece 1 yıllık ve sözleşmenin 27.04.2016 ve 27.04.2017 tarihlerinden 1 ay önce taraflar birbirlerine bildirimde bulunmadıklarından 2 kez uzadığının anlaşılamadığı, sözleşmenin 4.2. maddesi, bu 1 yıllık “sözleşmenin uzatılması” ya da “süresinin sona ermesi” iradesini, her 2 tarafa da verdiği, davalı tarafların, 1 yıllık bu sözleşmenin 3.kez uzatılması iradesini kullanmayarak, davacı tarafın dava dilekçesinde konu ettiği yazılı bildirimi 14.12.2017 tarihinde düzenledikleri ve 27.04.2018 tarihinde sözleşme süresinin sona ereceğini davacı tarafa bildirdikleri, neticeten ; sözleşmede yer alan 1 ay önceden bildirilme koşulunun, fazlasıyla davacı tarafa tanındığı yaklaşık 4.5 ay önceden ) ve sözleşmenin davalılar tarafından 4.2. maddesine “uygun” olarak ve “süresinde” sona erdirildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafın sadece TTK 122....

                Davacı, davalının fesih iradesini geç açıklaması nedeniyle sözleşmenin 2016 yılına uzadığını ve 2016 yılı yayın bedelinin ödenmediğini ileri sürmüştür. Davalı ise, sözleşmenin 7.2 maddesindeki en az bir ay önceden ihtar şartının ilk yıl için geçerli olduğunu, sözleşmenin yenilenerek belirsiz süreli hale gelmesi nedeniyle, gönderilen ihtarın geçerli olduğunu ve davacıya borcu bulunmadığını savunmuştur....

                  Sözleşmenin taraflarca imzalanması ile cayılıp cayılmayacağının bildirilmesi arasındaki sürede sözleşme henüz hükümlerini doğurmaz. Sözleşmenin hükümleri bu aşamada askıda olup, tüketici bu süre içinde caymazsa sözleşme başladığından itibaren hükümlerini doğurur, cayması halinde başlangıcından itibaren hüküm doğurmaz....

                    UYAP Entegrasyonu