Dava, fuzuli işgal nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir, Davacı vekili dava dilekçesinde davalının fuzuli şagil olduğu taşınmazın davacı tarafından 05.02.2014 tarihinde satın alındığını, taşınmazın başaltılıp teslim edilmesi için ihtar keşide edilmesine rağmen teslim edilmediğini belirterek davalının işgal ettiği taşınmazdan tahliyesini talep etmiş olup, davacı kira ilişkisine dayanmamış, davalı da yargılamaya gelmemiş, bu yönde bir savunmada bulunmamıştır. Bu durumda görevli mahkeme 6100 sayılı HMK'nun 2. Maddesine göre Asliye Hukuk Mahkemesi olup, mahkemece davanın mülkiyete dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğu kabul edilerek, işin esasının incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
Yukarıda belirtilen ilke ve olgularla tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalının kullanımlarının haklı ve geçerli bir nedene dayalı olduğu söylenemez. Özellikle Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/725 Esas, 2000/547 Karar sayılı sözleşmenin feshi karşısında davalı kötüniyetli zilyet konumundadır. Yüklenici şirket ile arsa sahipleri arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak yüklenici ile davalının yapmış olduğu satışların sonucunda, davalıya anılan dairenin teslim edildiği, davalının çekişmeli daireleri kullanmaya başladığı tarihte iyiniyetli olduğu, ne var ki, bu iyiniyetli kullanımların, yukarıda sözü edilen ve davacılar tarafından açılan dava sonucu verilen inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin kararın 20.11.2001 tarihinde kesinleşmesi ile son bulduğu açıktır....
ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2020 NUMARASI : 2019/298 ESAS, 2020/213 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme) KARAR : Taraflar arasında görülen sözleşmenin feshi nedeniyle elatmanın önlenmesi davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/773 KARAR NO : 2023/627 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TAVAS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2022 NUMARASI : 2021/454 2022/355 DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Tazminat Ve Ecrimisil) KARAR : Taraflar arasında görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Tazminat Ve Ecrimisil) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi başvurucu davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Denizli İli, Tavas İlçesi, Çalıköy Mahallesi, 108 ada, 18 parsel sayılı taşınmazın bağış yoluyla 17/07/2008 tarihinden bu yana müvekkili derneğin mülkiyetinde olduğunu, davalının müvekkili derneğe ait tarla niteliğinde olan gayrimenkulü hiçbir sözleşmeye dayanmaksızın ve müvekkilinin izni ve rızası da olmaksızın haksız bir şekilde işgal ettiğini...
önlenmesi ve kal talebinin reddi gerektiği belirtilerek, sözleşmenin feshine, davacının diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Davalı-karşı davacı vekili 07.04.2010 tarihli cevap dilekçesinde davaya konu taşınmazın 100 yıllık aile zeytinliği olduğunu bu nedenle bu taşınmazın yaklaşık 1500 m2 kısmının davacı adına olan tapusunun iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm; karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. İlk dava çap kaydına bağlı TMK.683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi talebine ilişkindir. Karşılık dava TMK. 713/1 maddesine dayalı tespit öncesi sebebe bağlı tapu iptal tescile yöneliktir. Kural olarak çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi davalarındaki müdahalenin belirlenmesi tapu fen memuru yetki ve yeteneğine haiz uzman bilirkişiye düzenlettirilecek ölçekli kroki ile saptanır. TMK.713/1 maddesine dayalı tescil ya da tapu iptali ve tescil davalarında ise davacı iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Ancak, her iki dava türünde de emlakçı bilirkişinin dinlenmesine gerek yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 991 parsel sayılı taşınmazına davalı ...'un kiraya vermek, davalı ...'in ise sera ve besi çiftliği yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve taşınmazın boş olarak tarafına teslimi ile ecrimisil isteklerinde bulunmuş; bilahare, davalı ... hakkındaki davayı atiye bıraktığını bildirmiştir. Davalı ..., çekişmeli taşınmazı kadastrosu kesinleşmeden önce gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın ve teslim aldığını, muvazaalı olarak davacı adına tescilinin sağlandığını, açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasının da derdest olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuş, diğer davalı, davaya yanıt vermemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre davacı, tarafından çekişmeli taşınmazın vekil aracılığı ile vekalet görevi kötüye kullanılarak diğer davalıya kiraya verildiği, kira sözleşmesinin Borçlar Kanunu 19.ve 20.maddeleri gereğince feshi gerektiği ileri sürülerek fuzuli işgal nedeniyle davalının taşınmazdan tahliyesi suretiyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunulduğu, vekil eliyle gerçekleştirilen temliki tasarruflara yönelik olarak vekaletin hile ile alındığı ve kötüye kullanıldığı iddiası ile açılan tapu iptali ve tescil davaları (BK.386. vd.maddelerinden kaynaklanan davalar) sonucu verilen hüküm ve kararlar Dairemizin görev alanına girdiği, eldeki davada vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle her hangi bir temlikte bulunulmadığı, diğer taraftan elatmanın önlenmesi isteği yönünden de uyuşmazlığın sözü edilen kira...
Mahkemece, sözleşmenin feshine, teslim konusunda karar ittihazına yer olmadığını karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacılar, bu davalarında davalı ile aralarındaki 1.8.2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin 5.maddesine dayanarak dava dışı kefilin kefaletinin ortadan kalkması nedeniyle aralarındaki sözleşmenin de sona erdiğini ileri sürerek aktin feshine, taşınmazın kendilerine teslim edilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Bir davada maddi vakıaları ileri sürmek taraflara, bunun hukuki tavsifini yapmakta hakime ait bir görevdir. (HUMK. 76) Davacı, başlangıçta geçerli olan sözleşmenin sonradan kefilin kefaletinin ortadan kalkması nedeniyle sözeşmenin iptalini değil, aktin feshini istediğine ve HUMK. 8/II-1 maddesine görede kira sözleşmesine dayanan her türlü aktin feshi davaları Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceğine göre Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle taşınmazın tahliyesi, aylık kullanım bedeli ve ecrimisil bedelinin tazmini istemlerine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarih, 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 28.01.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....