Takip dayanağı ilamda, "Davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın davalılara iade edilerek misli ile değiştirilmesine "hükmedildiği, ilamdaki davacı tarafından davalılar Bankası aleyhine başlatılan takipte, vekalet ücreti yargılama gideri ile birlikte dava konusu taşınmazın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Takibe konu ilamda eş zamanlı edimlerin ifası söz konusudur. Taşınmazın anahtarının teslimi usulüne uygun bir teslim sayılmaz. Taşınmazın tapuda usulüne uygun teslimi sağlanmadıkça takibe devam imkanı bulunmamaktadır. İcra Müdürlüğü'nce 03.06.2013 tarihinde Tapu Sicil Müdürlüğü'nce borçlu adına kayıt ve tescilinin sağlanması için müzekkere yazıldığı görülmektedir. Anılan müzekkerinin akıbeti araştırılarak gereği yerine getirilmiş, ise Mahkemece şikayetin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına; şayet yerine getirilmemişse şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir....
K A R A R Davacı, davalıdan sıfır araç satın aldığını, satın aldıktan kısa bir süre sonra aracın arıza vermeye başladığını, bu kapsamda yakıt sevkiyat deposu, benzin pompası, kapı kilitleri, cam takımları, ön kapı ekipmanlarının değiştiğini, aracın boyasında da akma meydana geldiğini ve maldan yararlanamamanın sürekli hale geldiğini ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değişimini, bunun mümkün olmaması halinde araç bedelinin aracı satın aldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile aracın geri verilmesi kaydıyla ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ayıplı aracın iadesi ile misli ile değişimin yapılması, bunun mümkün olmaması halinde bedel iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı aracın ayıplı olmadığını, iddia edilen sorunların kullanım hatasından kaynaklı olduğunu savunmuştur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava konusu ayıplı olduğu iddia edilen aracın öncelikle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ile bedel iadesi, bu talep de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 ve 228 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Dava, davalılar tarafından ithal edilen ve satışı yapılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak davaya konu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı taktirde aracın iadesi ile bedelinin tahsili, bu talepleri de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar tarafından temyizi üzerine Dairenin (Kapatılan 19....
Tüketici Finansmanı A.Ş. hakkındaki davanın reddine, davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulü ile dava konusu aracın aynı marka model ve özellikteki ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıplı aracın tüm masrafları (iade konusundaki) davalı .... tarafından karşılanmak üzere davacı tarafından üzerindeki tüm takyidatlardan ari bir şekilde iadesine, davaya konu aracın aynı model aynı marka ve aynı özellikteki ayıpsız misli ile değişimi mümkün olmadığı takdirde İİKm.24 uyarınca işlem yapılmasına manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı .... tarafından temiyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uyularak karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi olmazsa satış bedelinin iadesi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....
Maddesinde, satım konusunun ayıplı olması halinde alıcının seçimlik haklarının düzenlendiği, bu maddeye dayalı olarak misli ile değişim olmadığı takdirde bedel iadesinin istendiği, taraflar arasında doğrudan sözleşmesel bir satış-alış olmasa da, müvekkilinin ... Tic.Şti.'nden 01/11/2019 tarihinde satın aldığı belge tarayıcısını bu firmaya satanın huzurdaki davalı olduğu, bu durumun ticari defter ve kayıtlar ile ortada olduğu, davalının, davaya konu ürünün toptan satışını yaptığını cevap dilekçesinde açıkça belirttiği, ayrıca müvekkilinin ürünü satın aldığı ... Tic. Ltd. Şti. ile davalı arasında satış sözleşmesi olduğunun da defter incelemesinde de tespit edildiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, satım konusu malın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değiştirilmesi olmadığı takdirde satım bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Yasal dayanağı TBK 219 ve devamı maddeleridir....
Maddesinde, satım konusunun ayıplı olması halinde alıcının seçimlik haklarının düzenlendiği, bu maddeye dayalı olarak misli ile değişim olmadığı takdirde bedel iadesinin istendiği, taraflar arasında doğrudan sözleşmesel bir satış-alış olmasa da, müvekkilinin Mac Tic.Şti.'nden 01/11/2019 tarihinde satın aldığı belge tarayıcısını bu firmaya satanın huzurdaki davalı olduğu, bu durumun ticari defter ve kayıtlar ile ortada olduğu, davalının, davaya konu ürünün toptan satışını yaptığını cevap dilekçesinde açıkça belirttiği, ayrıca müvekkilinin ürünü satın aldığı Mac Tic. Ltd. Şti. ile davalı arasında satış sözleşmesi olduğunun da defter incelemesinde de tespit edildiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, satım konusu malın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değiştirilmesi olmadığı takdirde satım bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Yasal dayanağı TBK 219 ve devamı maddeleridir....
K A R A R Davacı, 03.06.2013 tarihinde dava konusu otomobili satın aldığını, dava konusu aracın ... süresi içinde bir çok kez arızalandığını ve bu nedenle de maldan beklenen faydanın elde edilemediğini, bu haliyle aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek; dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değişimine bunun mümkün olmaması halinde ise sözleşmenin iptali için ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ilk derece yargılama makamına sunmuş olduğu yanıt dilekçesi ile dava konusu aracın ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. İlk derece yargılama makamınca, davanın kabulüne karar verilmiş; davalınn istinaf talebi, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesince incelenerek, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bu karar, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
2017 de yine marşın basmadığını, aracın beyninin değiştirildiğini, aracın ayıpsız misli ile değişim talepli ihtarnameye cevap verilmediği, bu nedenlerle ayıplı malın misli ile değiştirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yapılan yargılama sonucu; taraflar arasında davaya konu ana kartın gizli ayıplı olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, bu nedenle ana kart üzerinde bilirkişi incelemesine gerek görülmediği, dava ve cevap dilekçelerinden anlaşıldığı üzere davaya konu ana kartın davalı uhdesinde bulunduğu anlaşılmakla, gizli ayıplı olduğu tespit edilen ana kartın ayıpsız misli ile değiştirilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur: HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının davasının KABULÜ İLE; -Davacıya ait dava konusu -----model ana kartın AYIPSIZ YENİSİ (MİSLİ) İLE AYNEN DEĞİŞİMİNE, 2-Arızalı olan ürünün davalı uhdesinde bulunduğu anlaşılmakla bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 3-Ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün olmaması durumunda İİK'nun 24. maddesinin infaz aşamasında dikkate alınmasına, 4-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 427,60-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 80,70-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 346,90-TL'nin davalılardan müştereken ve...
A.Ş. vekili, davacı ile diğer davalı SCS Sağlam Gayrimenkul İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen 18.05.2012 tarihli sözleşmede davalı şirketin herhangi bir şekilde aktif veya pasif tarafı bulunmadığını, davalı şirket ile diğer davalılar arasında akdedilen adi ortaklık sözleşmesinin tarihinin 30.05.2012 olduğunu, davacı ile adi ortaklığın sözleşme yapabilmesi için adi ortaklık sözleşmesi de dikkate alındığında 3 ortağın onay vermesi gerektiğini, istinaf kararında 15.05.2012 tarihli adi ortaklık sözleşmesi kurulduğu iddia edilmiş olsa da söz konusu sözleşmenin işleme alınmadığını ve tarafların ortaklık iradesinin 30.05.2012 tarihli sözleşme ile netleştiğini, yani söz konusu ikinci sözleşme ile ilk sözleşmenin yok hükmüne geçtiğini, davacı ile sözleşme akdeden SCS şirketinin bireysel sorumluluğunun, adi ortaklığın diğer şirketleri olan davalı şirket ve ......