Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri eser ve satış vaadi sözleşmelerinden oluşan karma nitelikli akitlerden olup, satış vaadini (arsa payının devrini) de içerdiğinden, tek taraflı irade beyanı ile feshi mümkün değildir. Dairemizin kararlılık gösteren içtihatlarında bu tip sözleşmelerin tarafların iradelerinin birleşmesi halinde ya da haklı sebeplerin bulunması durumunda mahkemenin vereceği fesih kararı ile sona ereceği kabul edilmektedir. Dolayısıyla bu sözleşmelerden dönmek isteyen tarafın, eğer karşı taraf dönmeyi kabul etmiyor ve karşı çıkıyorsa, hakimin kararına ihtiyacı vardır, yani mahkemede açacağı "sözleşmenin feshi" davası sonunda feshi (dönme) kararı ile sözleşmeden dönebilir. Mahkeme, önce fesih isteyenin haklı olup olmadığını tartışır; haklı ise feshe karar verir, aksi halde davayı reddederek sözleşmeyi yürürlükte tutar....
Kabule göre de; davada sözleşmenin feshi talebi yanında tahliye talebi de bulunduğu halde sözleşmenin feshi isteminin kabulüne rağmen tahliye isteminin reddi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatıran taraflara verilmesine, 26.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
isimli şahısa satış vaadi yolu ile devrinin vaad edildiği anlaşılmakta ise de, davacı tarafından bu sözleşmenin feshi amacı ile dava açıldığı ve davanın ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/97 Esasında incelenerek 2007/92 sayılı kararla sözleşmenin feshi cihetine gidildiği görülmektedir. Anılan davanın eldeki davayı etkilemesi nedeni ile mahkemece derdest bu davanın sonucunun beklenerek sözleşmenin feshi davasının kesinleştiğinin anlaşılması halinde işin esasına girilerek davacının talepleri hakkında bir karar verilmesi gerekirken davanın yazılı gerekçe ile reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 07.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-TL'lik bölümünü peşin aldığını, davalının kalan bedeli 30/09/2005 tarihinde ödeneceğini vaad edilmesine rağmen ödemediğini, davalıya bakiye bedeli ödemesi için 29/11/2005 tarihinde ihtarname keşide ettiğini, sonuç alamayınca sözleşmenin feshi ve elatmanın önlenmesi davası açtığını davanın lehine sonuçlandığını ve kesinleştiğini ileri sürerek, geçmiş beş yıllık dönemi kapsayan 30.000,00 TL ecrimisilin tahsili isteğinde bulunmuştur. Davalı, sözleşmenin feshi ve elatmanın önlemesi davasında alınan karar gereğince bakiye satış bedelini ödediğini, ödenen miktarın talep edilen ecrimisil tutarından daha fazla olduğunu davacının ecrimisil talep etme hakkı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, sözleşmenin feshi nedeniyle davalı kullanımının kötüniyetli olduğu kabul edilerek belirlenen ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....
Taraflar arasındaki karşılıklı sözleşmenin feshi-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın husumet nedeniyle reddine, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafın sözleşme hükümlerine aykırı olarak ödemelerini geciktirdiğini vade farkı alacağı doğduğunu, bu alacağı kabul etmeyen davalının müvekkili şirketten gaz alımını durdurduğunu, 18.6.2001’den itibaren başka firmalardan otogaz aldığını, ancak müvekkiline ait iki adet emanet tankı kullanmaya devam ettiğini, davalıya emanet tankların teslimi aksi takdirde sözleşme hükümlerine göre işlem yapılacağını, vade farkı borcunun ödenmesi için 24.7.2001 tarihli yazı yazıldığını, ayrıca 13.12.2001 tarihli ihtarname tebliğ edildiğini, sözleşmenin 15.maddesi gereğince cezai şart alacağının doğduğunu ileri sürmüş ve sözleşmenin feshi...
Eczanesinin sahibi ve mesul müdürü olduğunu,... ile imzaladığı sözleşme gereği ... kapsamındaki hastalara ilaç hizmeti verdiğini, yapılan teftiş sonucunda davalı kurum tarafından sözleşmenin 6 ay süreyle feshedildiğini ve 30.784,40TL tutarında cezai işlem uyguladığını ileri sürerek kurum tarafından uygulanan cezai işlemin iptali 6 ay süre ile sözleşmenin feshi cezasının iptalini, birleşen davada ise, 2009 yılı protokolünün 6.3.24, 6.3.3, 6.3.10, 6.3.19 maddesine aykırılıklar olduğu iddia edilerek idari işlemler yönünden 6.9 maddesi gereğince sözleşmenin 2 yıl süreyle feshedildiğini ve mali işlemler yönünden 69.738,21 TL cezai işlem uygulandığını ileri sürerek 2 yıl süreyle sözleşmenin feshi cezasının ve cezai işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Yüklenici, sözleşmenin bu yolla feshi halinde, sözleşmenin bittiği tarihe kadar kalan süre ücretin %25'ini talep edebilir. İşveren, bu ödemeyi peşinen kabul ve taahhüt ettiğini beyan eder." hükmünü içerdiği, sözleşmenin herhangi bir sebep göstermeksizin derhal feshi halinde dahi davacı yanın sözleşmenin bittiği tarihe kadar belirlenen kriterler çerçevesinde cezai şart talep edebileceğinin kararlaştırıldığı, Şayet belirli bir miktarda bedel ödeyerek sürekli borç ilişkisini sona erdirme hakkı kararlaştırılmışsa, TBK m.179/3'te belirtilen dönme cezası burada "fesih cezası" olarak uygulanacaktır (Borçlar Hukuku, Oğuzman/Öz, 2021, s.563)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 29.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin feshi ve alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi ve alacak davasına dair karar, davalı ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, bozma gereklerine uygun şekilde karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma gereklerine uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUARAZANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, kira sözleşmesi nedeniyle muarazanın men'i sözleşmenin kısmi feshi ve borçlu olmadığının tespiti olmazsa sözleşmenin feshi tazminat isteğine ilişkin olup, Yüksek 14.Hukuk Dairesinin bozma ilamı üzerine hüküm kurulmuştur. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.5.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....