Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin feshi, bedel iadesi davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 16/03/2022 tarihinde...

    GEREKÇE :Dava, sözleşmenin haksız fesih nedeniyle uğranılan zarar ve ödenen kullanım bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

      Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, makinede gizli ayıp olmadığı, tasarım hatası olduğu, bunun normal çalışmasına engel olmadığı bu nedenle bedel iadesi şartı oluşmadığından 818 sayılı B.K'nın 202/2 maddesi gereğince 1.750,00 TL bedel tenzilinin uygun olduğu gerekçesiyle 1.750,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 02.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, sözleşmenin davacı açısından geçersiz olduğu benimsenerek, ödenen aidatlar bedelinin davalıdan tahsiline, tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2012/5051-14916 2-Davacı, tatil hakkının kullandırılmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile birlikte ödediği aidat bedelleri, sözleşme bedeli ve kira tazminatının tahsili için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece sözleşmenin feshine karar verildiğine göre, davacının ödediği sözleşme bedelinin de iadesi gerekir. Kaldı ki, mahkemece de gerekçeli kararda fesih koşullarının oluştuğu ve herkesin verdiğini geri almakta haklı olduğu açıklanmıştır....

          sürekli işçi kadrosuna geçiş imkanı tanındığı, bu nedenle bu kapsamda olan işçilerin maddede sayılan kurumlarda çalıştırılmasına yönelik olarak imzalanan personel alım sözleşmelerinin feshedildiği, ihaleyi üstlenenenlere de, ödenen vergi, resim, harç ve paylar da dahil olmak üzere sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan zararlara karşılık olarak belli bir miktar tazminat ödenmesinin öngörüldüğü ve yüklenicilerin söz konusu tazminat dışında herhangi bir hak talebinde bulunmalarının mümkün olmadığının kurala bağlandığı, tamamlanan iş tutarının sözleşme bedelinin %80'ini aşmadığı somut olayda, iadesi talep edilen damga vergileri de dahil olmak üzere sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan zararlara karşılık olarak ödenecek tazminat tutarından başka bir hak talebinde bulunamayacağı hükme bağlanan davacı şirketin düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            Bunun yanında sözleşmenin uygulanacağına güvenilerek yapılan ve mal varlığını eksilten harcama ve giderlerin karşılığı olumsuz zarar olduğu gibi daha elverişli koşullarda sözleşme yapma fırsatının kaçırılması sebebiyle gerçekleşen zarar da menfi zarar kapsamında kabul edilmektedir. ... ve Dairemizin yerleşik uygulamalarında sözleşmenin feshi halinde menfi zararın fesihten itibaren makul süre içerisinde ihale yapılması ya da ihale yapılmayan durumlarda aynı işin veya kalan işin başkasına yaptırılması durumunda ödenecek bedel ile önceki yükleniciyle sözleşme yapılmayıp aynı tarihte aynı işin ya da kalan bölümünün başka bir müteahhide yaptırılması halinde ödenecek bedel arasındaki fark olarak hesaplanacağı kabul edilmektedir....

              Bunun yanında sözleşmenin uygulanacağına güvenilerek yapılan ve mal varlığını eksilten harcama ve giderlerin karşılığı olumsuz zarar olduğu gibi daha elverişli koşullarda sözleşme yapma fırsatının kaçırılması sebebiyle gerçekleşen zarar da menfi zarar kapsamında kabul edilmektedir. ... ve Dairemizin yerleşik uygulamalarında sözleşmenin feshi halinde menfi zararın fesihten itibaren makul süre içerisinde ihale yapılması ya da ihale yapılmayan durumlarda aynı işin veya kalan işin başkasına yaptırılması durumunda ödenecek bedel ile önceki yükleniciyle sözleşme yapılmayıp aynı tarihte aynı işin ya da kalan bölümünün başka bir müteahhide yaptırılması halinde ödenecek bedel arasındaki fark olarak hesaplanacağı kabul edilmektedir....

                ın öncülüğünde pazarlanan devre mülklerden birisinin diğer davalıdan satın aldığını ancak davalıların teslim ve devir yükümlüğünü yerine getirmediğini belirterek, ödediği bedel, ceza-i şart kullanım bedeli munzam zarar toplamı 100.000 YTL'den şimdilik 7000 YTL'nin sözleşme tarihinden avans faizi ile tahsiline karar verilmesi istemiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının sözleşmeden döndüğünü talepleri olan ceza-i şart ve kullanım bedelinin ancak sözleşmenin devamı halinde istenebilecek talep olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verdiği karar davacı tarafça temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki devre mülk satışına ilişkin sözleşmeden dönüldüğü taraflar ve mahkemenin de kabulündedir. Sözleşmenin feshi halinde BK 106-108 maddedisi gereğince davacı yaptığı ödemelerin istirdadını isteyebilir. Somut olayda davacının talepleri oranında dava dilekçesinin ikinci sayfasında belirtildiği üzere ödenen bedelin iadesi talebi de vardır....

                  Sözleşmenin 2/4 maddesi; "... Sözleşme süresinin sonuna en az 30 ( otuz ) gün kala taraflardan herhangi biri sözleşmenin feshine ilişkin bir bildirim yapmamışsa, sözleşme süresi aynı şartlarda kendiliğinden 1 (bir) yıl daha uzayacaktır" şeklinde düzenlenirken, sözleşmenin 9/g maddesinde; "........., sözleşmeyi her zaman hiçbir neden beyan etmeksizin, bildirimsiz ve tazminatsız olarak tek taraflı feshetme hakkına da haizdir. Böyle bir fesih halinde Firma, maddi/manevi tazminat, mahrum kalınan kar ve sair nam altında hiç bir bedel talebinde bulunamaz." denilmektedir. Eğer taraflar arasındaki ilişkiye sözleşmenin 2/4 maddesi gibi bir düzenleme getirilmemiş olsa, doğrudan 9/g madde uygulanacaktır. Ancak iki ayrı maddenin; iki ayrı hüküm ihtiva etmesinden dolayı davacı aynı konu ile ilgili gönderdiği ihtarnameye dayanırken, davalı vekili cevaben; firma ile imzalanan sözleşmenin uzatılmayacağının 27.07.2019 tarihinde davacı firmanın personeli ve proje sorumlusu ..........'...

                    ın kaydının bulunduğu koleje getirilip götürülmesi amacı ile davalı firma ile taşıma sözleşmesi imzaladığını ve sözleşmede belirtilen 4.436,00 TL'nin kredi kartından peşin olarak ödendiğini, öğrencinin söz konusu okuldan kaydının alınarak başka bir okula kaydının yapılması nedeniyle davalı firmadan para iadesi talep edildiğini ancak davalı firmanın bu talebi reddettiğini ileri sürerek dava konusu sözleşmenin feshi ile HMK'nın 107. maddesine göre yapılan ödemeden düşecek bedel hesaplanarak kalan bakiyenin faiziyle birlikte iadesini talep ve dava etmiş, 25/02/2015 havale tarihli dilekçesi ile dava değerini 4.436,00 TL'ye yükseltmiştir. Davalı vekili, görev itirazında bulunmuş ve sözleşme serbestisi kapsamında imzalanan sözleşmenin içeriği gereği para iadesi yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu