ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/562 Esas KARAR NO: 2022/305 DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 03/11/2020 KARAR TARİHİ: 07/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkilin ---- veya verilecek olan destek, teşvik ve kredilerden yararlanma hakkın olduğunu beyan ederek, ---peşin bedel karşılığında, --- tarafından sağlanan destek avantajlardan müvekkilini yararlandırmak ve müvekkiline --- tutarında ekonomik kazanç sağlamak amacıyla müvekkiline danışmanlık hizmeti vermeyi kabul ettiğini, bu çerçevede davalı ile --- tarihinde danışmanlık sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından sözleşmenin imzalanmasından sonra ---ödeme yapıldığını, bu ödemenin --- elden verildiğini,--- banka yoluyla şirket hesabına yatırıldığını, --- davalı şirket yetkili --- şahsi hesabına yatırıldığını, ----...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıdan mesken olduğu düşüncesi ile satın aldığı dairenin vasfının tapuda büro olarak göründüğünü, bu durumun düzeltilmesi için davalının taahhütte bulunduğunu ancak tapuda cins tahsisini yaptırmadığını, bu durumun hukuki ayıp niteliğinde olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi ile davalıya ödemiş olduğu bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tapudaki bu durumu bilerek taşınmazı satın aldığını, davacıya başka daire verilmesi için teklifte bulunulduğunu ancak kabul etmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının davalı yüklenici aleyhine temlik (satış) sözleşmesi gereğince ödenen bedelin iadesi için ilamsız icra takibi yaptığı, takibin kesinleştiği, yapılan bu icra takibi dikkate alındığında, artık davacının seçimlik hakkını sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi yönünde kullandığının kabulü gerektiği, bu aşamadan sonra davacının kullanmış olduğu seçimlik haktan dönerek bir diğer seçimlik hak olan tapu iptâl ve tescil talebinde bulunmasının mümkün olmaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Mahkemece, davacının aracın misli ile değiştirilmesi ve bedel iadesi yönündeki taleplerinin reddine, davaya konu Volkswagen marka ...model aracın arka cam ve bagaj kısmı ayarsızlığının, bütün masrafların davalılara ait olmak üzere onarılmasına, karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Öğretide ve uygulamada da kabul edildiği üzere tüketicinin seçimlik haklarını tek yanlı ve varması gereken bir irade açıklamasıyla kullanması gerekmektedir....
- K A R A R - Davada davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin anlaşma yapıldığını, davacının sözleşmenin 8.maddesi gereği 140.000,00TL nakit para ödediğini, ayrıca davalının adına Ankara 3.İcra Müdürlüğünün 2012/7708E. Sayılı dosyası aracılığıyla hesabına 90.000,00TL ödeme yaptığını ancak davalının sözleşmede taahhüt ettiği gibi KKİS’ye konu arsanın üzerindeki hacizleri kaldırarak tapuda kendisine devretmediğini belirterek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi ile birlikte yaptığı masraflar ve mahrum kaldığı kârı talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ise, aralarındaki sözleşmenin geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak talepte bulunulmayacağını, ayrıca davacı tarafından kendilerine ödenen bir bedel bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
-TL ödeme yaptığı, sözleşmenin feshi ve bedelin iadesi talebi ile açmış olduğu eldeki davada davalı tarafça sözleşmenin feshi ve bedel iadesi yönleri ile davanın ön inceleme aşamasından önce cevap dilekçesi ile kabul edildiği ve mahkemesince vaki kabul beyanı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilerek davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6. Maddesi gereğince 850,00.-TL vekalet ücreti taktir edildiği tespit edilmiştir. Davacı tarafça mahkemesince verilen karar vekalet ücreti yönü ile istinaf edildiği, davacı tarafın dava açarken harca esas değer olarak "17.000,00.-TL" gösterdiği tespit edilmiş olup, davanın davalı tarafça kabulü üzerine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince bu miktar üzerinden karar tarihi itibarı ile belirlenecek nispi vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken bu hususa riayet edilmemesi ve eksik harca hükmedilmesi doğru görülmemiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin iptali ve bedel iadesi ile senedin geçersizliği davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davalı ...Ş., ... ve ... YATIRIM İŞ GELİŞTİRME TURİZM NAKLİYE VE İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş.'nin istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ...Ş. vekili, ... YATIRIM İŞ GELİŞTİRME TURİZM NAKLİYE VE İNŞ. SAN. VE TİC. A.Ş. ve ... vekili olarak avukat ... tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesinde; Avukat ...'ın davalılar ... Yatırım İş Geliştirme Turizm Nakliye Ve İnş. San. Ve Tic. A.Ş. ve ... vekili olarak kararı temyiz ettiği ancak ... tarafından avukat ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, satın aldığı konutun ayıplı olması nedeniyle ödenen bedelin iadesini davalı bankadan talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Bilindiği üzere 2918 sayılı kanunun 20/d maddesi hükmü uyarınca trafikte kayıtlı araçların satışı resmi şekil şartına tabi olup, bu şekilde trafikten devri yapılmadığı ya da noterde araç satış sözleşmesi düzenlenmediği takdirde taraflar arasında geçerli bir satıştan söz edilemeyeceğinden, geçersiz sözleşmenin iptali de söz konusu olamaz. Ancak sözleşmenin iptali şeklinde açılan eda davası tespit davasını da içinde barındırdığından, bu talebi kabul olarak değerlendirilmiş, davacının sözleşmenin iptali talebinin reddine, 34 XX 929 plakalı BMW marka 3.20 D model aracın satışına ilişkin 16/08/2014 tarihli sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine dair karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşme şartlarının belli olduğunu, İDM'nin kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davacı taraf istinafa cevap vermemiştir....
Tüketicinin bedel iadesi talep ettiği durumda davacı, aldığı malın iadesini talep etmemiş olsa dahi malın iadesi bu seçimlik hakkın doğal sonucu olduğundan, mahkemece yapılacak yargılama sonunda kurulan hükümde taşınmaz nitelikteki malın eski malikine iadesine de karar verilmiştir. Dava dilekçesinde davacı taşınmazın tapuda tescil edildiğini belirtmese dahi, tapu senedine göre taşınmazın davacının üzerine tescil edildiği, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi halinde, aynı zamanda 6502 sayılı Kanun'un 11.maddesi gereğince tapu iptal ve tescili de gerekeceğinden, davacı talep etmese de bu yönde karar verilmesi gerektiğinden bu durumda davada taşınmazın aynına ilişkin hüküm olması nedeniyle, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi HMK'nın 12. maddesi gereği kesin yetkilidir. Kesin yetki hususunun mahkemece resen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekmektedir....