Rum Ortodoks Kilisesi ve Mektebi Vakfı» olarak düzeltildiğini ileri sürmüş, dava konusu taşınmaz malik isminin de yapılan düzeltmeye uygun olarak düzeltilmesini istemiştir. Dava sırasında ... olduğu ıslah dilekçesiyle "... ... ve İlkokulları Vakfı" olarak tashihen tescilini istemiştir. Davalı, düzeltmenin idari bir işlemle yapılabileceğini açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece istek hüküm altına alınmıştır. Hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir. Tapu kayıtlarındaki düzeltme davalarında amaç; kayıtlarda sicildeki bilgilere rağmen herhangi bir nedenle hatalı yazılan bilgilerin sicildeki bilgilere uygun hale getirilmesi ve bu suretle düzenli tapu sicilinin tutulmasının sağlanmasıdır. Somut olayda; çekişme konusu taşınmazın tapuda malikinin "......
Hazine, Çatalca Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı davada çekişmeli yerin de aralarında bulunduğu Çanakça Köyü 3066 ilâ 4471 sayılı parsellere uygulanan tapu kaydının sınırlarında rum ismi okuduğu, ayrıca, kayıt sınırlarında orman okumamasına rağmen parsellerin paftasında ormana bitişik bulunduğu, belirtilen parsellerin tapu kayıt miktarını 1.398.695 m2 aşacak şekilde gerçek kişiler adına tapuya kaydedildiğini ileri sürerek, 3200 sayılı parselin davalılar adına olan tapusunun iptali ile tapu kayıt miktar fazlasının Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece, davalı ... Çalışkanın dava tarihinden önce öldüğü ve ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gerekçesiyle davacı Hazinenin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1941 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... Köyü 3066 parselden 4471 parsele kadar olan taşınmazlara uygulanan tapu kaydı miktarına nazaran zeminde 1.393.695 m2 fazlalık bulunduğunu, tapu kaydı sınırında Rum ismi yazılı olduğunu ve fiilen de sınırda orman bulunduğunu iddia ederek 3169 parsel yönünden kayıt miktar fazlasının Hazine adına tescilini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1941 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....
Köyü 3066 ilâ 4471 sayılı parsellere uygulanan tapu kaydının sınırlarında Rum ismi okuduğu, ayrıca, kayıt sınırlarında orman okumamasına rağmen, parsellerin paftasında ormana bitişik bulunduğu, belirtilen parsellerin tapu kayıt miktarını 1398695 m2 aşacak şekilde gerçek kişiler adına tapuya kaydedildiğini ileri sürerek, 3351 sayılı parselin davalılar adına olan tapusunun iptali ile tapu kayıt miktar fazlasının Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece, davalı ...'ın dava tarihinden önce öldüğü ve ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gerekçesiyle davacı Hazinenin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1941 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 05.03.1992 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise, 1986 yılında yapılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.6.2005 gününde verilen dilekçe ile meni müdahale ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 8.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava; dava dışı Rum Ortadoks Kilise Vakfı ile düzenlenen 15.8.1981 günlü kira sözleşmesi ilişkisine dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Mahkemece dava reddedilmiş, hükmü davacılar temyiz etmiştir. Uyuşmazlık konusu yer dava dışı kilise vakfı tarafından davacılar miras bırakanı ... ve davalı ...’e 15.8.1981 başlangıç tarihli sözleşmesi ile belli bir kira bedeli karşılığı kullanılmak üzere terk edilmiştir....
Rum Ortodoks Kilisesi ve Mektebi Vakfı" olarak düzeltildiğini dava konusu taşınmaz malik isminin de yapılan düzeltmeye uygun olarak düzeltilmesini istemiştir. Dava sırasında vermiş olduğu ıslah dilekçesiyle "Kurtuluş Aya Dimirtri, Aya Tanaş, Aya Lefter, Aya Kiryaki Kiliseleri ve İlkokulları Vakfı" olarak tashihen tescilini istemiştir. Davalı, düzeltmenin idari bir işlemle yapılabileceğini açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece istek hüküm altına alınmıştır. Hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir. Tapu kayıtlarındaki düzeltme davalarında amaç; kayıtlarda sicildeki bilgilere rağmen herhangi bir nedenle hatalı yazılan bilgilerin sicildeki bilgilere uygun hale getirilmesi ve bu suretle düzenli tapu sicilinin tutulmasının sağlanmasıdır....
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde bulunduğu, GKRY'nin ülkemiz tarafından tanınmadığı ve diplomatik, siyasi, hukuki ve ekonomik herhangi bir ilişkimizin bulunmadığı, GKRY şirketinin yargı makamlarımız önünde hukuki bir kişiliğe sahip olmadığı, bu nedenle taraf ehliyetine sahip olmadığı gerekçeleriyle, davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Hazine, Çatalca Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı davada çekişmeli yerin de aralarında bulunduğu .....3066 ilâ 4471 sayılı parsellere uygulanan tapu kaydının sınırlarında Rum ismi okuduğu, ayrıca kayıt sınırlarında orman okumamasına rağmen parsellerin paftasında ormana bitişik bulunduğu, belirtilen parsellerin tapu kayıt miktarını 1398695 m2 aşacak şekilde gerçek kişiler adına tapuya kaydedildiğini ileri sürerek, 3351 sayılı parselin davalılar adına olan tapusunun iptali ile tapu kayıt miktar fazlasının Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece, davalı ... Çalışkanın dava tarihinden önce öldüğü ve ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gerekçesiyle davacı Hazinenin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 4342 parsel sayılı 4120 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı ile ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın 3066 ila 4471 parsellerle bir bütün olup, bu parsellere uygulanan tapu kaydının hudutlarında Rum ismi ve orman okuduğu, ayrıca ormana da bitişik olduğundan, tapu kaydı miktar fazlasının Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir....
Kıbrıs Cumhuriyeti, Ada'daki Kıbrıs Rum ve Türk Halkları arasında ortaklık temeline dayandırılan uluslararası antlaşmalar uyarınca 1960 yılında kurulmuştur. Söz konusu ortaklık Kıbrıs Rum tarafının 1963 yılında Kıbrıs Türk tarafını tüm devlet organlarından zorla uzakta tutarak devleti hukuka aykırı şekilde ele geçirmesiyle ortadan kalkmıştır. böylelikle 1963 yılından itibaren Ortaklık Devlet'inden dışlanan Kıbrıslı Türkler, kendi hudutları içerisinde örgütlenerek, devlet otoritesini ve egemenliğini icra etmektedirler. Kıbrıslı Türkleri ve Kıbrıslı Rumları ortaklaşa ve dolayısıyla Kıbrıs'ı bir bütün olarak hukuken ve fiilen temsil etmeye yetkili tek bir makam mevcut değildir. Güney Kıbrıs Rum yönetimi ülkemiz tarafından tanınmamakta ve dolayısıyla diplomatik, siyasi, hukuki ve ekonomik herhangi bir ilişkimiz bulunmamaktadır....