Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davaya konu takip dayanağı bononun davacının rekabet etmeme taahhüdünün teminatı olarak verildiği ihtilaf konusu değildir. Davacının, davalı işyerinden ayrılarak ... A.Ş.'de çalışmaya başlamış olması rekabet yasağını ihlal eder nitelikte bulunmadığından davalının doğmuş bir cezai şart alacağı bulunmamaktadır. Bu nedenle rekabet yasağının ihlali halinde ödenecek cezai şart alacağı bulunmadığından davalının takibe konu bono nedeniyle bir alacağı bulunmamaktadır. Bu halde davacının dava konusu takip nedeniyle davalıya borcu bulunmadığından mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK'nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir....

    Dava, rekabet yasağı sözleşmesine aykırılığa dayalı cezai şartın tahsili istemine ilişkin olup mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 6101 sayılı TBK'nın Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 4. maddesi, Türk Borçlar Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden önce gerçekleşmiş olup da, Türk Borçlar Kanunu'nun yürürlüğe girdiği sırada henüz herhangi bir hak doğurmamış fiil ve işlemlere, Türk Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır hükmünü haiz olup, her ne kadar taraflar arasındaki rekabet yasağı hükmünü içeren iş akdi 04.11.2010 başlangıç tarihli olsa da, sözleşmede ve rekabet yasağı sözleşmesinde iş akdinin sona ermesinden sonrası için rekabet yasağının düzenlenmiş olması nedeniyle, iş akdinin sona erdiği 21.09.2012 tarihi itibariyle somut uyuşmazlıkta 6098 sayılı TBK'nın rekabet yasağı sözleşmesine ilişkin 444 ve devamı maddelerinin tatbik edilmesi gerekmektedir. 6098 sayılı TBK'nın 444. maddesi uyarınca, fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra...

      İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, işçinin rekabet yasağını ihlal etmiş olması nedeniyle, sözleşmede yer alan ceza koşulu alacağının tahsili ve haksız rekabetin tespiti ve meni istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; bu karara karşı, taraf vekillerince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır....

      İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Türk Borçlar Kanunu'nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir....

        Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalılar ... ve ... ile davacı şirketler arasındaki ilişkinin hizmet sözleşmesine dayandığı, davalı işçilerin hizmet akdinden kaynaklanan sadakat borcu sorumluluğuna aykırı olarak elde ettiği bilgi ve belgelere dayalı olarak davacılar aleyhine haksız rekabet faaliyetine giriştikleri iddia edildiği, bu hususta taraflar arasındaki davaya bakmaya 4857 ve 5521 sayılı Kanunların 1. maddesi hükmü gereğince iş mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Kararı, davalı ... Işıksın vekili temyiz etmiştir. Dava, rekabet yasağının ihlali nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir....

          Diğer taraftan, rekabet yasağının ihlali için davacının zararının mutlak olarak doğması gerekmeyip zarar doğması ihtimalinin bulunması yeterli olup, davalının rekabet yasağına aykırı davranması nedeniyle davacının zararının doğma ihtimali bulunduğundan, davacının anonim şirket olması, davalının ise basit usulde vergi mükellefi olarak çalışması nedeniyle davalının, davacıya önemli ölçüde zarar verme ihtimalinin bulunmadığı yönündeki mahkeme gerekçesi de yerinde olmamıştır....

            İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili; yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca, iş sözleşmesinin sona ermesinin ardından "rekabet yasağının ihlali" sebebiyle açılacak davalarda görevli mahkemenin "Asliye Ticaret Mahkemeleri" olduğunu, bu sebeple, yerel mahkemenin iş mahkemesinin görevli olduğundan bahisle verdiği görevsizlik kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

              Arasındaki Lisans ve Hizmet Koşulları Sözleşmesinin 18/12/2019 tarihinde, 01/12/2019 - 30/11/2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere yenilendiğini, davacı şirkete olan ihtiyaç sona ermiş ve bu ihtiyaç müvekkili tarafından karşılanmış olsa idi, Hizmet Sözleşmesinin müvekkili işe başladıktan 9 ay sonra yenilenmeyeceğini, müvekkiline davacı şirkette çalıştığı Mayıs 2018-2019 tarihleri arasında hiçbir teknik eğitim verilmediğini, her ne kadar Sözleşmede iki yıl süre ile rekabet etmeme koşulu yer alsa da, rekabet yasağının huzurdaki dava da olduğu gibi keyfi olarak uygulanması hali; müvekkilinin 2 yıl süre ile çalışmaması veya hiç bilmediği bir alanda sıfırdan başlaması sonucunu doğuracağını, maillerde bahsi geçen teknik bilginin , davacı Şirketin işlerini kolaylaştırdığını, müvekkilinin kendi başına bu mailleri düzenleyebilecek ölçüde teknik bilgisin mevcut olmadığını, salt tek taraflı ve matbu olarak hazırlanan Sözleşme maddesinin varlığı, rekabet yasağının ihlali olarak nitelendirilemeceğini...

                GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava,hizmet sözleşmesine dayalı rekabet yasağının ihlali nedeniyle uğranılan zararların tazmini istemidir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 02/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi iş bölümü kararı gereğince haksız rekabet iddiasına dayalı ilamların istinaf incelemeleri 12,13,14 ve 43 Hukuk Dairelerine ait olup istinaf incelemesi yönünden bu daireler görevlidir. Hal böyle olunca HMK 352.madde gereğince; dava dosyasının görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12,13,14 ve 43. Hukuk Dairelerine gönderilmesine karar vermek gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, Dosyanın görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, Dair, HMK’nın 352 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda 20/04/2021 günü, kesin olarak, oy birliğiyle karar verildi....

                  Bu kapsamda, iş akdinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme iş mahkemesidir (Yargıtay 22. HD 2016/27017 E., 2020/665 K.). Ancak, somut olayda davacının ceza koşulu alacağı, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra davalının rakip ve aynı zamanda davacı şirketin iş yaptığı firmada çalışmaya başlamış olmasına dayandırılmaktadır. Yani, dava konusu eylem, davalı işçinin, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonraki rekabet yasağının ihlal ettiği iddiasıdır. Davacının talebinin, TBK'nın 444 ve devamı maddelerinde düzenlenen rekabet yasağı sözleşmesine aykırı eylemler nedeniyle sözleşme ile kararlaştırılan ceza koşununun tahsili olduğu anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu