Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Açılan dava, rekabet sözleşmesine aykırılığa ve haksız rekabet iddiasına dayalı cezai şart -tazminat alacağının tahsili istemine ilişkindir. TBK’nun 444/1. maddesi; “Fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebilir” hükmünü haizdir. Buna göre rekabet yasağı sözleşmesinden söz edilebilmesi için ilk olarak işçinin fiil ehliyetine sahip olması ve iş sözleşmesinin kurulması sırasında veya iş ilişkisi devam ederken işçinin sözleşmenin sona ermesinden sonra rekabet etmeyeceğine ilişkin bir hükmün yazılı olarak iş sözleşmesine konulması veya bu konuda ayrı bir sözleşmenin (rekabet yasağı sözleşmesi) yapılması gerekmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, "haksız rekabet yönünden; somut olayda, rekabet sözleşmesinde rekabet yasağı süresinin 1 yıl ve rekabet mahalli olarak Marmara Bölgesi'nin belirlendiği, bu surette rekabet yasağı sözleşmesinin içerdiği coğrafi koşul aşırı nitelikte ise de davalının davacı iş yerinden ayrıldıktan sonra 1 yıl dolmadan davacının faaliyet gösterdiği alanda ve aynı il sınırları içerisinde başka bir işletmede işe girmesi karşısında, rekabet yasağının aynı il sınırları içinde geçerli olduğunun kabulü ve coğrafi sınırın aynı il ile sınırlandırılması neticesinde, TBK'nın 445/2. maddesindeki hüküm ve koşullar bakımından rekabet yasağı hükmünün geçerli olduğu ve davalı tarafından rekabet yasağının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır. (Emsal nitelikte Yargıtay 11.HD' nin 11.02.2019 tarih, 2017/3977 E., 2019/990 K.sayılı ilamı)....

      Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali iddiasına dayalı cezai şart istemine ilişkindir. Mahkememizin 25/09/2018 tarih 2017/... Esas 2018/.... sayılı kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi'nin 5. Hukuk Dairesinin 2019/.... E. Ve 2021/.... K. Sayılı kararı ile kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesi ile taraflar arasındaki iş sözleşmesinin devam ettiği ve sona erdikten sonraki dönemleri kapsar şekilde rekabet yasağı sözleşmesine dayalı olarak cezai şart talebinde bulunmuştur. İstinaf dilekçesi ile de, talebini işçinin iş akdi ile çalıştığı dönemde şirket kurması nedeniyle rekabet yasağına aykırı hareket ettiği iddiasına dayandırdığını belirtmiştir. Buna göre, dava, iş akdinin devamı süresinde haksız rekabet yasağı iddiasına dayalı olduğundan İş Kanunu hükümlerine göre değerlendirilmesi gerekir....

        İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Türk Borçlar Kanunu'nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Yargıtay 9....

          Rekabet Yasağı Kaydına İlişkin Değerlendirme; Bir işçinin, iş ilişkisi içerisinde işverenin müşterilerine nüfuz etmesi yahut iş sırlarını öğrenmesi nedeniyle iş sözleşmesi sona erdikten sonra, belirli bir faaliyet alanında, belirli bir coğrafi bölgede ve belirli bir zaman dilimi içerisinde işverenle rekabet teşkil eden davranış içerisine girmesini yasaklayan sözleşmelere rekabet yasağı sözleşmesi denir. İşçinin çalışması esnasında elde ettiği bazı bilgileri iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra kullanması işverenin menfaatlerine zarar verebilir. Buna karşılık. Anayasamızın 48. maddesi; işçinin çalışma ve sözleşme hürriyetini güvence altına almaktadır. Rekabet yasağı sözleşmelerinde bu iki menfaat arasındaki dengenin gözetilmesi gerekir. Bu denge TBK m.444 vd. hükümleri ile sağlanmaktadır. TBK m.444 vd. hükümlere göre rekabet yasağı sözleşmesi belli koşullar altında yapılması kaydıyla geçerli olacaktır....

            Davalı vekili; taraflar arasında akdedilen rekabet yasağı sözleşmesinin açıkça taraflardan birini tutarken diğer tarafı ağır iş yükü altına aldığını, bu nedenle geçersiz olduğunu, davacı şirketin zarar etmek yerine satışlarını artırdığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, taraflar arasındaki uyuşmazlıklar bakımından Ankara Mahkemelerinin yetkili olacağına dair yetki sözleşmesinin geçerli kabul edilmesi gerektiğini, rekabet yasağının ihlali ve haksız rekabetin, özünde bir haksız fiil olduğunu, bu nedenle, işbu davada yetkili mahkeme tespit edilirken, HMK'nın haksız fiilden doğan davalarda yetkili mahkemeye dair 16. maddesinin uygulanacağını, bu maddeye göre, zarar görenin yerleşim yeri mahkemelerinin haksız fiilden doğan davalarda yetkili olduğunu, bu çerçevede, rekabet yasağının ihlali şeklindeki haksız fiilden zarar gören müvekkili Şirketin merkezinin bulunduğu Ankara Mahkemelerinin, işbu uyuşmazlığın yargılanmasında yetkili olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

                nde işinden ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı; davalı ve dava dışı 66 çalışanla birlikte dava dışı şirkete geçiş yapması sonrasında, davacının satışlarında büyük oranda azalma/düşme bulunduğu; davalının, davacı ile rakip olan firmada rekabet sözleşmesine rağmen çalışmaya başladığı; taraflar arasında düzenlenen, dava konusu işçi sözleşmesinde öngörülen rekabet yasağına dair 4. maddede rekabet yasağı faaliyet alanı ve yer yönünden sınırlarının açıkça belirlenmediğinden; yer ve faaliyet alanının davacı şirket nezdinde yapılan iş ve tüm ülke sınırları şeklinde kabulünün gerektiği; rekabet yasağının tüm ülke sınırlarını kapsaması sebebiyle aşırı nitelikte olduğu; ancak, TBK.nun. 445/2.maddesi uyarınca, süre ve coğrafi alan ile faaliyet alanı bakımından rekabet yasağının sınırlanmasında hakime takdir/uyarlama yetkisi verildiği de dikkate alındığında; taraflar arasındaki rekabet yasağının; davalı, İstanbul'da davacı iş yerinde çalışırken, rekabet yasağı sözleşmesini imzaladığına göre, rekabet...

                  Şti'nde çalıştığı, davacı tarafça her ne kadar rekabet yasağı sözleşmesi uyarınca zarara uğradığını iddia etmiş ise de; Türk Borçlar Kanunun 444/2.maddesi uyarınca; ''.......

                    Taraflar arasındaki iş sözleşmesinin ikale yolu ile feshi üzerine davalının rekabet yasağı için ön görülen süre içerisinde davacı ile aynı alanda faaliyet yürüttüğü ileri sürülen dava dışı şirkette işe başladığı sabittir. 31.01.2018 tarihli rekabet etmeme taahhüdü ile İş akdinin sona ermesinden sonrası için rekabet yasağının düzenlenmiş olması nedeniyle sona erdiği tarih itibariyle somut uyuşmazlıkta 6098 Sayılı TBK'nın rekabet yasağı sözleşmesine ilişkin 444 ve devamı maddelerinin tatbik edilmesi gerekmektedir. 6098 sayılı TBK'nın 444. maddesi uyarınca, fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebilir....

                      UYAP Entegrasyonu