Sayılı dosyasında konkordato projesinin tasdik edildiğini, şirkete üçüncü kişi ipoteği olarak verdiği rehnin üst sınır ipoteği olarak verildiğini, üçüncü kişi ipoteği ile teminatlandırılan alacakların şirket rehinlerinin ipotek miktarını aşan miktarlar ile kefillerinin kefalet miktarlarına isabet eden miktarların konkordatoya tabi alacaklar olduğunu proje gereğince ödeneceğini, kurum tarafından açılan takip dosyasının açık kalmasının ve satış istenmesinin ilama aykırı bir takip niteliğinde olduğunu bu aşamada konkordato ilamına aykırılık teşkil ettiğini beyanla, asıl borçlu T2 ' nin konkordato tasdik kararı ile borç imhal edildiğinden İİK 33 maddesi gereğince şahsına açılan ilamlı rehnin paraya çevrilmesi takip dosyasının rehnin temeli kalmadığından iptaline ya da talikine karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava; ipoteğin kaldırılması amacıyla fazla yapılan ödemenin tahsili, hesaptaki blokenin kaldırılması istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek, eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede; 04/06/1958 gün 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da belirtildiği gibi, bir davada dayanılan maddi vakıaları açıklamak tarafların, bu olguları hukuken nitelendirmek, uygulanacak yasa maddelerini arayıp bulmak ve doğru olarak yorumlayıp uygulamak da hakimin görevidir. Bir başka anlatımla, bir davada maddi olayı anlatmak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakime aittir....
Dava, davacının 2005 yılında aldığı 1991 model araç nedeniyle 9.250 TL borçlu olmadığının, bu araç nedeniyle tanzim edilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının, 2007 yılında aldığı 1997 model araç nedeniyle 14.500 TL borçlu olmadığının, araç üzerindeki rehin nedeniyle borçlu olmadığının tespiti, rehnin kaldırılması ve davalılardan 3.500 TL alacaklı olduğunun tespiti hususlarına ilişkindir. Mahkemece belirtilen talepler yönünden toplam dava değeri belirlenip eksik peşin harç tamamlanarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken dava dilekçesinde düşük gösterilen bedel üzerinden yatırılan eksik peşin harç ile yargılamaya devam edilmesi 492 sayılı Harçlar Kanunun 32. maddesi hükmüne aykırılık oluşturduğundan hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
O halde mahkemece, davacıya ait aracı 20.05.2009 tarihinde satın alan dava dışı ... tarafından araç üzerindeki rehnin kaldırılması yönünde davacının kullandığı araç kredi borcunun kapatılması için 20.05.2009 tarihinde ödenen bedelin araç satış bedelinden düşülerek ayrıca davacı adına çekilen araç kredi taksitlerinin bankaya ödenmesi ile ilgili davalı vekilin yatıran olarak isminin yazılı bulunduğu 05.04.2009 tarihli ve 2.420.00.TL banka dekontu dışında kalan diğer banka dekontları aslının davalıda bulunup bulunmadığı hususunda araştırma ve inceleme yapılarak bu dekontların asıllarının davalının elinde bulunduğu ve dosyaya sunulduğunun anlaşılması halinde, dekont asıllarını elinde bulunduranın o bedeli ödediği kabul edilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucunda az yukarıda yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
E. sayıl dosyası ile " Taşınır Rehnin Paraya Çevrilmesi Yoluyla " toplam 7.799.572,61 TL alacak talep edilmiştir Yukarıda hesaplanan 10.660.922,79 TL alacaktan, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla talep edilen alacağın TENZİLİ durumunda, bakiye 2.861.350,18 TL (10.660.922,79-7.799.572,61 =) alacak kalmaktadır. Huzurda görülmekte olan davanın dayanağı ilamsız icra; takibinde ise 1.767.924,74 TL alacak talep edilmiştir. Bir başka deyişle hesaplanan bakiye 2.861.350,18 TL alacağa göre, ilamsız icra takibinde talep edilen 1.767.924,74 TL alacak; daha az miktarda olduğu için, İlamsız icra takibinin yerinde olduğu düşünülmektedir. 2-Ara karar uyarınca takip tarihi ile dava tarihi aralığında yapılan kısmi tahsilatlar rehne dayalı takip nedeniyle sağlanmış olduğu için, anılan rehne dayalı takipte istenilen alacağa TBK'nun 100 m. hükmü uyarınca MAHSUP edilerek, yapılan hesaplama sonuçları aşağıda arz edilmiştir....
Davacının davalı banka ile aralarında bu hususları içeren geçerli rehin sözleşmesi bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne davacı adına kayıtlı ... plakalı araç üzerindeki hacizin kaldırılması gerektiği, ..." gerekçesiyle, davacı adına kayıtlı ... plakalı araç üzerindeki davalının koymuş olduğu rehnin kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
D.. vekili, rehnin trafik siciline işlenmesinin tamamlayıcı nitelikte olduğunu, müvekkiline ait rehinin ilk sırada yer alması gerektiğini savunarak şikayetin reddini talep etmiştir. Şikayet olunanlardan H.. A.. şikayete cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunanlardan M.. D..'ın koydurmuş olduğu rehnin daha önce olduğu, araç satış sözleşmesi ve araç tesciline ilişkin geçici belgeye şikayet olunanın koydurmuş olduğu rehnin şerh düşüldüğü, kredi sözleşmesinin araç tesciline ilişkin geçici belgeye dayanılarak düzenlendiği ve kredi sözleşmesi borçlusu H.. A..'un aracın mülkiyetini almadan doğmuş ve doğacak borçları için rehnedemeyeceği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi T....
müvekkilinin davalıya karşı rehin sözleşmesinden doğan herhangi bir borcu kalmadığının tespitine,---üzerindeki rehnin kaldırılmasına, yargılama harç ve giderleriyle ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.06.2006 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.07.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı, taraflar arasında gayrimenkul satımı dışında karz ilişkisi bulunduğunu, açılan davanın reddine savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. İpotek; kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır....
Şikayet olunan vekili, rehnin tescil ile geçerlilik kazanacağını, alacaklı oldukları dosyadan konulan hacizlerine kadar geçerli bir rehnin söz konusu olmadığını, satış bedelinin sadece ilk sıradaki alacaklıların alacağını ödemeye yeterli olduğundan diğer alacaklıların sıraya alınmadığını, davacı tarafın hukuki bir menfaatinin olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....