Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - 2021/3522 K. sayılı kararı ile davacının kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından adli yardım talebinin reddine ilişkin Dairemiz kararına, süresi içinde itiraz edilmiştir. HMK 337/2. maddesi gereğince adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı, tebliğinden itibaren bir hafta içinde kararı veren mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edilebilir. Kararına itiraz edilen mahkeme, itirazı incelemesi için dosyayı o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye, o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin tek dairesi bulunması hâlinde ise aynı işlere bakmakla görevli en yakın mahkemeye gönderir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar kesindir. Dairemizce verilen karara ilişkin itirazı incelemeye yetkili merci Yargıtay 1....

    Hukuk Dairesince adli yardım talebinin reddine karar verilmiş ise de, davacının adli yardım talebinin istinaf aşamasında ... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesince kabul edilmiş olması nedeniyle adli yardımın 6100 sayılı HMK′nın 335/3. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceği hükmü de açıktır. Hâl böyle olunca, adli yardım talebinin reddine ilişkin Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 04.02.2021 tarih ve 2021/ 570-1071 sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan itirazın yerinde bulunarak ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE; dosyanın ilgisi bakımından anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine 26/11/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....

      Sonuç olarak; Davalının istinaf başvuru talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davacının eğitim durumu, ihtiyaçları, tarafların gelir durumları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, davacı lehine hükmedilen yardım nafakası miktarı az olup HMK'nun 353/1- b-2 maddesi uyarınca davacının istinaf başvuru talebinin kabulü ile davacı yararına aylık 1.000 TL yardım nafakasına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının aleyhine hükmedilen yardım nafakasına yönelik istinaf başvuru talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Davacının, hükmedilen yardım nafakası miktarına yönelik istinaf başvuru talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b-2 bendi uyarınca KABULÜ ile; Kayseri 2....

      Sonuç olarak; Davalının istinaf başvuru talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davacının eğitim durumu, ihtiyaçları, tarafların gelir durumları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, davacı lehine hükmedilen yardım nafakası miktarı az olup HMK'nun 353/1- b-2 maddesi uyarınca davacının istinaf başvuru talebinin kabulü ile davacı yararına aylık 1.000 TL yardım nafakasına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının aleyhine hükmedilen yardım nafakasına yönelik istinaf başvuru talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Davacının, hükmedilen yardım nafakası miktarına yönelik istinaf başvuru talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b-2 bendi uyarınca KABULÜ ile; Kayseri 2....

      SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davalı-davacı erkeğin adli yardım talebinin REDDİNE, yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE, oy birliğiyle karar verildi. 11.05.2022 (Çrş.)...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 03/02/2016 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan incelemede; adli yardım talebinin reddine dair verilen 25/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacının, temyiz talebi olarak nitelendirilerek dairemize gönderilen 25/04/2016 hakim havale tarihli dilekçesi, nihai kararın temyizine ilişkin olmayıp,davacının adli yardım talebinin reddine ilişkin 25/02/2016 tarihli ara kararına ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nun 337/... maddesi; “ (Değişik fıkra: .../04/2013-6459 S.K./.... md) Adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı, tebliğinden itibaren bir hafta içinde kararı veren mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edilebilir....

          Hukuk Dairesi’nin 13/12/2016 tarih ve 2014/20424-2016/11508 sayılı ilamında; “Yargılama ve temyiz aşamasında davalı ... mali durumuyla ilgili fakirlik belgesi eklemediğinden HMK 336/2 maddesi gereğince adı geçen davalının temyiz aşamasındaki adli yardım talebinin reddine, HMK 337/2 maddesi gereğince kararın yerel mahkemece davalıya tebliğine ve itiraz edilmesi halinde aynı madde gereğince işlem yapılmasına, adli yardım talebinin reddine dair kararın kesinleşmesi halinde HUMK 434 maddesi uyarınca davalıya harç ve giderler için muhtıra çıkarılması ve neticesine göre işlem yapılması için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesine” karar verilmiş olup, Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin adli yardım talebinin reddine dair kararının davalı ... vekiline 08/03/2017 tarihinde tebliği üzerine, 09/03/2017 tarihinde bu karara itiraz edilmiş olup; bunun üzerine dosyanın mahkemece 6100 sayılı Kanun’un 11/04/2013 tarih ve 6459 sayılı Kanun'un 23. maddesi ile değişik 337. maddesinin 2...

            Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) bozmaya uyularak verilen 19.07.2019 gün ve 2018/257-2019/484 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: 1-01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 448. maddesi hükmü ve özellikle emredici nitelikteki 336/2. maddesi hükmünün hilafına, gerek istem dilekçesinde ve gerekse de dosya kapsamında, davalının adli yardım talebini haklı gösterecek hiçbir dayanak bilgi ve belge bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK'nın 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2-Dairemizce mümeyyiz davalının adli yardım talebinin reddine karar verildiğinden, bu kez mahkemece davalı vekiline adli yardım talebinin reddedildiğinin bildirilmesi, bu karara itiraz edilmediği takdirde, 1086 sayılı HUMK 5236 sayılı Kanun ile değişiklikten önceki 434/3. ve 432. maddeleri...

              KARAR 1-Yerel mahkemece verilen 01.07.2014 tarihli karar, davalı tarafça temyiz edilmiş olup, temyiz dilekçesinde aynı zamanda HMK 336.maddesi gereğince adli yardım isteğinde bulunulmuştur. Öncelikle belirtmek gerekir ki, adli yardım talebinin temyiz aşamasında ileri sürülmesine hukuken bir engel bulunmamaktadır....

                O halde davacının adli yardım talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi, adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi halinde yargılamaya harç alınmadan devam edilmesi, adli yardım talebinin reddine karar verilmesi halinde ise davacıya harcın tamamlanması için Harçlar Kanununun 30. maddesine göre süre verilmesi, harcın yatırılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına, karar verilmesi gerekirken, bu yönün nazara alınmaması usul ve yasaya aykırı olup hükmün diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin kaldırılması gerektirmiş ve aşağıdaki karar tesis edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu