Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 150 TL yardım nafakasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Davanın tamamen kabul edilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların ekonomik ve sosyal durumu, davacının Üniversite öğrencisi oluşu ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında davacı için yardım nafakasına karar verilmesinin doğru olduğu, ancak miktarının az olduğu, bu nedenle davacı için aylık 400 TL yardım nafakasına karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının lise öğrencisi olduğu, diş hekiminin yanında asgari ücretle çalışan annesiyle birlikte kaldığı, davalının besicilik yaptığı, ayrıca Konya 3.Aile Mahkemesinin 2018/35 sayılı dosyasında müteahhitlik yaptığı ve maddi durumunun iyi olduğu yönünde yapılan tespit üzerine verilen kararın Yargıtay tarafından da onanarak kesinleştiği, davalının müşterek kızı Firdevs İpek için de Dairemizin 2021/1669 Esas sayılı dosyasında aylık 700,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesine yönelik ilk derece mahkemesi kararının yerinde bulunduğu, her iki kardeşin yaşları ve eğitim durumlarının da birbirine yakın olması sebebi ile davanın kabulünde isabetsizlik olmamakla birlikte hükmedilen nafakanın fazla olduğu anlaşılmakla davacının istinafının reddine, davalının istinafının kısmen kabulü ile davacı lehine aylık 700,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

ve sosyal durumu ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında davacı için yardım nafakası verilmesinin doğru ve yerinde olduğu ancak miktarının fazla olduğu, bu nedenle davacı için aylık 900TL (faizi ile) yardım nafakasına, Üfe oranın da artırılmasına karar verilmesi gerektiği, davalının cevap dilekçesi vermemesi nedeniyle delillerinin toplanmamış olmasının doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

Maddesi uyarınca davalı T4 aleyhine yardım nafakası taktirinde bir isabetsizlik olmadığı, tarafların sosyal ekonomik durumları, davacının ihtiyaçları, giderleri, davalının ekonomik ve sosyal durumu nazara alındığında hükmedilen yardım nafakası miktarının yetersiz kaldığı, dava tarihinden itibaren 1.000,00 TL yardım nafakasının çocuğun yaşı ve ihtiyaçlarına uygun olduğu, davalı T3'in davacının üvey annesi olması sebebi ile yardım nafakasından sorumlu olmasının düşünülemeyeceği ve bu hali ile davalı Aynur yönüyle davanın reddinin de isabetli olduğu, davacı İl Müdürlüğü'nün vekil ile temsil edildiği ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla; İl Müdürlüğü vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 2330 sayılı Kanun uyarınca ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davacı, J.Uzm.Onb. T4 Muş İl Jandarma K.lığı emrinde görevliyken köylüler arasında çıkan arazi anlaşmazlığına müdahale edildiği esnada davalı tarafından ateşli silahla yaralanmasından dolayı personellerine 18.610,07 TL nakdi tazminat ödendiğini ileri sürerek ödenen tutarın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı meydana gelen olayın kendisi tarafından yapıldığının kanıtlanamadığını belirterek davanın reddini savunmuş, Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı tarafça istinaf edilmiştir....

D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava açılırken adli yardım talep ettiğini, talep reddedildiği için borç bularak 800 TL yatırdığını, bilirkişi raporu için 1.200 TL yatırması gerekince tekrar adli yardım talep ettiğini, bu talebinin reddedildiğini, 3 defa adli yardım talebinde bulunduğunu, tüm belgeleri eklediğini, davanın kazandığı ecrimisil davasının devamı olduğunu, ret kararını kabul etmediğini beyanla davanın devamına karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, ecrimisil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince gider avansının yatırılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından adli yardım talepli olarak istinaf edilmiştir. Dairemizce davacının adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir....

Vekilinin adli yardım talebinin REDDİNE, kararın adli yardım talebi reddedilen tarafa mahkemesince tebliğine, adli yardım talebi reddedilen tarafın HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca bir hafta içinde mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edebileceğine, adli yardım talebinin reddi kararına karşı süresi içinde itiraz edilmesi halinde, dosyanın HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca itirazı incelemekle görevli Yargıtay 5....

    Hükmü temyiz eden davacı, adli yardım talebinde bulunmuş ise de Dairemizce incelenen dosya kapsamına göre Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin davacının adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı ve dayandığı gerekçeleri usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin yerinde olmayan itirazının reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararına itirazının HMK’nın 337. maddesi gereğince REDDİNE, 16.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Davalıların adli yardım talebi ile ilgili olarak HMK'nin 336/2. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin ekinde sunması gereken belgeleri sunmadığı anlaşılmakla, kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK'nin 337/2. maddesi uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalıların kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin reddi nedeniyle, davalılara işbu adli yardım talebinin reddi kararının tebliği, bu karara itiraz süresinin beklenmesi, itiraz edilmediği veya itirazı reddedildiği taktirde 1086 sayılı HUMK’nın 5236 sayılı Kanun ile değişik 434. maddesi uyarınca peşin temyiz harcının ve dosyanın Yargıtay’a sevk giderinin ikmali için gerekli işlemler yapılmak üzere dava dosyasının yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....

        Her ne kadar hükmü temyiz eden davalı, adli yardım talebinde bulunmuş ise de Dairemizce incelenen dosya kapsamına göre Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin davalının adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin yerinde olmayan itirazının reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararına itirazının HMK’nın 337 maddesi gereğince REDDİNE, kesin olmak üzere 05.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu