WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İ.İ.K.nun 121.maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak elbirliği mülkiyetine konu ve borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir, paylı mülkiyette ise borçlu payının satışı mümkün olduğundan ortaklığın giderilmesi davası açamaz. Olayımıza gelince; dosyada mevcut tapu kaydının incelenmesinden satışına karar verilen taşınmazların paylı mülkiyete konu olduğu, davalı borçlu ...’in ... parselde ½, ... parselde 1/4 oranında müstakil payı bulunduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda ilke kararında açıklandığı gibi paylı mülkiyette bağımsız olarak payın haczi ve satışı mümkün olup, bu durumda alacaklı tarafından istisnai bir yol olan İ.İ.K.’nun 121.maddesine dayalı olarak ortaklığın giderilmesi davası açılamaz. Mahkemece davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi doğru değildir....

    Böyle bir amacın gerçekleşme olasılığı bulunmayan hallerde, sorunlu paydaş yönünden paydaşlıktan çıkarma (Md. 696, 697), nihayet paylı mülkiyetin sonra ermesi (Md. 698-699) düşünülmüştür. Görüldüğü üzere yasa koyucu, öncelikle, zorunlu paylı mülkiyet ilişkisinin ayakta tutulmasına özen göstermiş, paydaşlık ilişkisinin ve paydaşlığın sona erdirilmesini son çare olarak amaçlamıştır. 5.5. Yasanın bu amacı 693/2. maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde, mülkiyet çekişmesi ve sorunu olmayan paylı taşınmazlarda kullanma ve yararlanma biçimi yönünden hakimin müdahale zorunluluğu bulunduğu tartışmasızdır. (Yargıtay 1.Hukuk Dairesi, 17.6.2004 tarih 2004/7170 E.7389 K.) 5.6. Öte yandan, hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için davacının bu davayı açmakta (mahkemeden hukuksal korunma istemekte) bir yararının bulunmasıdır. 5.7....

      Bu tanımlamadan görüleceği üzere paylı mülkiyetin söz konusu olabilmesi için; birden fazla kişinin bir taşınmaza paylı ... bulunması ve bu malın malikleri arasında maddi olarak paylaşılmamış olması gerekir. Paylı mülkiyette mülkiyet hakkına sahip birden fazla kişi olmasına rağmen aslında eşya üzerinde ... bir mülkiyet ... vardır. Eşya üzerindeki bu ... mülkiyet ... malikler arasında bir paylı mülkiyet birliğini meydana getirir. Her paydaş mülkiyet hakkının belli bir payına sahip olur. Her pay diğerinden bağımsız, ayrıca tasarrufi işleme konu olabileceği için kanun bazı istisnalar hariç payları taşınmaz hükmüne tabi tutmuştur. Paylı mülkiyet rejimine tabi bir taşınmazda az yukarıda sözü edildiği üzere paydaşın payı üzerinde tasarrufi yetkisi varsa da taşınmaz malikleri arasında maddi olarak bölünmedikçe bunun ifraz edilerek tesciline olanak yoktur. Çünkü, ......

        Bölme istemi durum ve koşullara uygun görülmezse ve özellikle paylı malın önemli bir değer kaybına uğramadan bölünmesine olanak yoksa, açık artırmayla satışa hükmolunur. Satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşların rızasına bağlıdır." düzenlemesini içermektedir. TMK'nun el birliği mülkiyet hükümlerini düzenleyen 703.maddesinde ise "Elbirliği mülkiyeti, malın devri, topluluğun dağılması veya paylı mülkiyete geçilmesiyle sona erer. Paylaştırma, aksine bir hüküm bulunmadıkça, paylı mülkiyet hükümlerine göre yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır. Bu yasal düzenleme uyarınca paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda ortaklar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir....

        Ne var ki dava konusu taşınmazlarda 04.03.2011 tarihinde elbirliği halindeki mülkiyet paylı mülkiyete dönüştürülmüş, borçlu ... ... da taşınmazlardaki payını yargılama sırasında 07.03.2011 tarihinde davalı ...'e satarak paydaşlıktan çıkmıştır. Bu durumda borçlu ... ... dava konusu taşınmazlarda artık malik olmadığından davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Türk Medeni Kanununun 688 maddesinde paylı mülkiyet “birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olmaları” şeklinde ifade edilmiştir. Bu tanıma göre paylı mülkiyetin söz konusu olabilmesi için; birden fazla kişinin bir mala paylı malik bulunması ve bu malın malikleri asında maddi olarak paylaşılmış olunmaması gerekir. Paylı mülkiyette, mülkiyet hakkına sahip birden ziyade kişi olmasına rağmen, eşya üzerinde tek bir mülkiyet hakkı mevcut bulunur. Yasanın 688. maddesinin öngördüğü kurala göre de, paylı mülkiyette birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan o şeyin tamamına belli paylarda malik olur. Türk Medeni Kanununun 718. maddesi hükkmüne göre arazi mülkiyeti kapsamına üzerindeki yapılarda girer. Somut olaya gelince; 880 parsel sayılı 3255 m2 bağ cinsli taşınmazda davalı dışında başkaca kişiler de paylı maliktir....

            Türk Medeni Kanununun 688. maddesinde paylı mülkiyet "birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olmaları" şeklinde ifade edilmiştir. Bu tanıma göre paylı mülkiyetin söz konusu olabilmesi için; birden fazla kişinin bir mala paylı malik bulunması ve bu malın malikleri arasında maddi olarak paylaşılmış olunmaması gerekir. Paylı mülkiyette, mülkiyet hakkına sahip birden ziyade kişi olmasına rağmen, eşya üzerinde tek bir mülkiyet hakkı mevcut bulunur. Yasanın 688. maddesinin öngördüğü kurala göre de, paylı mülkiyette birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan o şeyin tamamına belli paylarda malik olur. Türk Medeni Kanununun 718. maddesi hükmüne göre arazi mülkiyeti kapsamına üzerindeki yapılar da girer. Somut olaya gelince; 3210 parsel sayılı 284 m2 tarla cinsli taşınmazda davalı dışında başka kişi de paylı maliktir. 31.9.2009 tarihli Mimar ......

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1098 KARAR NO : 2022/1168 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TOKAT SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2022 NUMARASI : 2021/1164 E 2022/145 K DAVA KONUSU : Ortaklığın Giderilmesi (Paylı Mülkiyette) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekilinin 02/06/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Tokat Merkez Meydan Mahallesi 279 ada 147 parsel sayılı taşınmaz müvekkiline ait olup, Tokat Merkez Meydan Mahallesi 279 ada 233 parsel sayılı taşınmaz ise davalıya ait olduğunu, Her iki taşınmaz şuyulu hale gelmiş olup tüm uğraşlara rağmen izale-i şuyu edilemediğini, Müvekkili ile davalı taşınmazı kullanma veya taksim konusunda anlaşamadıklarından şuyun izalesi için iş bu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, izah edilen nedenler muvacehesinde davanın kabulü ile Tokat Merkez Meydan Mahallesi 279 ada 147 parsel ile Tokat Merkez Meydan Mahallesi 279 ada 233 parsel sayılı taşınmazların arasında...

              Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden 130 parsel sayılı taşınmazdan davacının 5000/46230 dava dışı ...’ın ise 41230/46230 payı bulunduğu 130 parselin paylı mülkiyet rejimine tabi olduğu 1.8.1982 başlangıç tarihli ve 20 yıl süreli kira sözleşmesinde her iki malikin de kiralayan sıfatı ile imzalarının bulunduğu görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 688 maddesi hükmünce paylı mülkiyette birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamını belli paylarla maliktir. Yasanın 692.maddesine göre de, paylı malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılması bütün paydaşların kabulüne bağlıdır. Kısaca, davacı pay maliki diğer paydaşın katılımı olmadan tapu kaydındaki kira şerhinin terkini talebi ile dava açamaz. Mahkemece, dava şartı olan bu husus gözden kaçırılarak çekişmenin esasının incelenmesi yasaya aykırı olmuştur....

                ihlal edildiği sonucunu doğurmayacağını, halen derdest olan terekeye dahil mallardaki ortaklığın giderilmesi davası olan 2015/396 esas sayılı davada ileri sürülmediğini, elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlarda elbirliği hali devam ettiği sürece paydaşlıktan çıkarmanın mümkün olmadığını, (Yargıtay 6 Hukuk Dairesi'nin 2009/6241 esas -2009/9713 karar sayılı kararı) bu nedenle paydaşlıktan çıkarma talebinin reddi gerektiğini, bu süreçte davalının dava konusu taşınmazları alma girişiminde bulunduğunu, kabul görmediğini, davalının 2004 yılında bedelini ödeyerek aldığı taşınmazlara iyi niyetli olarak tadilat yaptırdığını, taşınmazı daha nitelikli hale getirdiğini, bu hususun Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/330 esas sayılı dosyasında incelendiğini, davacıların tespit edilen tadilat giderlerine sadece bedelin yüksek olması nedeniyle itiraz ettiğini, böylece davacıların tadilat ve tamiratları kabul etmiş olduğunu, tespit edilecek bedellerin davalıya ödenmesi gerektiğini savunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu