Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 04.09.2012 gün ve 2012/119E-2012/458 karar sayılı hükmün bozulmasına dair 01.04.2013 gün ve 2013/248E-2013/4561K sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir....

    O, halde mahkemece HMK 150/1 maddesi gereği işlemden kaldırılan el atmanın önlenmesi talebi için aynı kanunun 150/5 maddesi gereği üç aylık süre beklenilmeli yenileme olmazsa davanın el atmanın önlenmesi istemi yönünden açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken yasal süreler beklenilmeden davanın bitirilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

    El atmanın önlenmesi davası açabilmek için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu dava bir eda davası olup taşınmaza haklı bir sebep olmadan kişi el atmış ya da tecavüz etmiş olmalıdır. Davacı olan mutlaka malın maliki ya da zilyeti konumunda olmalıdır. Müdahalenin men’i davası hukukumuzda geniş bir yere sahiptir. Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür....

    -KARAR- Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olup çekişme konusu 17 parsel sayılı taşınmazın taraflar adına 1/2 şer pay ile kayıtlı olduğu ve niteliğinin tarla olduğu sabittir. Her ne kadar mahkemece taşınmazda fiili kullanma biçiminin oluştuğu kabul edilmiş ise de davacı 06.03.2013 tarihinde taşınmazda pay satın almış olup davacı paydaş olduktan sonra oluşmuş bir fiili kullanmadan söz edilemez. Önceki paydaşlar arasında fiili kullanma biçimi oluşmuş olsa bile davacıyı bağlaması için TMK 695. maddesi uyarınca tapu kütüğüne şerh edilmesi gerekir. Oysa ki tapu kütüğünde böyle bir şerh yoktur. Bu durumda uyuşmazlığın paylı mülkiyet hükümlerine göre çözümleneceği açıktır. Paylı mülkiyet hükümleri gözetildiğinde de taşınmazın tümü davalı kullanımında olmayıp bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen alan boş, (C) harfi ile gösterilen alan ise dava dışı üçüncü şahsın kullanımındadır. Dolayısıyla davacının kullanabileceği bir alan vardır....

      Maddesine dayalı olan mülkiyet hakkından kaynaklı olan el atmanın önlenmesi talebinde bulunmaktadır. Bu durumda kendisinin de paydaşı olduğu taşınmazdan yararlanamaması nedeniyle buna engel olan diğer paydaş aleyhine el atmanın önlenmesi davası açmasında herhangi bir hukuka aykırılık yoktur. Dosya içeriğinden hissedarlar arasında fiili paylaşıma yönelik anlaşma olduğu ve bu anlaşma doğrultusunda davalının davaya konu taşınmazı kullandığı, davacıların ise muristen kendilerine intikal eden başka taşınmazı kullandıkları ispat edilememiştir. Dolayısıyla ilk derece mahkemesince verilen el atmanın önlenmesi kararı usul ve esasa uygundur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, paydaşlar arası elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, çekişme konusu 145 ada 3 parsel sayılı taşınmazda davalı ile birlikte paydaş olduklarını, davalının taşınmazın tamamını ekip biçmek suretiyle el attığını ve kullanımına engel olduğunu ileri sürerek, davalının pay oranında el atmasının önlenmesine ve geriye dönük beş yıllık ecrimisil bedeli olarak 8.000 TL'nin faizi ile birlikte tahsilini istemiştir....

        Bilindiği üzere, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki el atmanın önlenilmesini her zaman istiyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine el atmanın önlenilmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa, açacağı el atmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu el atmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya şuyun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....

          Bu durumda eldeki bu davanın hukuki niteliği hissedarlar arası el atmanın önlenmesi davası olarak belirlenmiştir. Somut olayda dava konusu taşınmaz paylı mülkiyet üzere olup, taraflar arasındaki çekişmenin TMK'nun 688 ve devamı maddelerinde öngörülen yasal düzenlemeler gözetilmek suretiyle çözüme kovuşturulacağı çekişmesızdır. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanmayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki el atmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine el atmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak o paydaşın payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı el atmanın önlenmesi davasının dinlenilme olanağı yoktur....

          Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür. Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz....

          İştirak halinde mülkiyette dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan paydaşlar aleyhine el atmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak o paydaşın payına karşılık çekişmesiz olarak kullanıldığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Paylı mülkiyete ilişkin bu düzenlemeye paralel olarak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 26.5 1954 tarih 7/17 Sayılı kararı ile; mirasçılar arasında zamanaşımının işlemeyeceği kabul edilmiş ve böylece bir şeye birlikte malik veya zilyet bulunan kişilerin o şey üzerindeki mülkiyet-kullanım hakları korunmuştur. Eldeki davada; davacı, hukuken geçerliliğini koruyan tapu tahsis belgelerine dayanmakta olup dava konusu taşınmazdan yararlandığı herhangi bir kısım bulunmadığı da saptanmıştır....

            UYAP Entegrasyonu