İş güvencesinden yararlanamayacak işveren vekillerinin ikinci grubunu, işletmenin değil de işyerinin bütününü yöneten ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleridir. Buna göre, işletmenin bütününü sevk ve idare edenler, başka bir şart aranmaksızın işveren vekili sayılırken; işletmenin değil de işyerinin bütününü sevk ve idare edenlerin 4857 sayılı Kanun'un 18. madde anlamında işveren vekili sayılabilmesi için ilave olarak, işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisini haiz olması şartı aranır. İşyerinin tümünü sevk ve idare ile işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi katlanmış olarak, birlikte aranır. Bu işyeri işletmeye bağlı bir işyeri de olabilir. Dolayısıyla bir banka şubesi müdürü ile fabrika müdürü, işyerini sevk ve idare etmekle beraber, özgür iradesi ile işçi alma ve işten çıkarma yetkisi yoksa 4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi anlamında işveren vekili sayılmaz. İş güvencesinden yararlanır....
İş güvencesinden yararlanamayacak işveren vekillerinin ikinci grubunu, işletmenin değil de işyerinin bütününü yöneten ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleridir. Buna göre, işletmenin bütününü sevk ve idare edenler, başka bir şart aranmaksızın işveren vekili sayılırken; işletmenin değil de işyerinin bütününü sevk ve idare edenlerin 18’nci madde anlamında işveren vekili sayılabilmesi için ilave olarak, işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisini haiz olması şartı aranır. İşyerinin tümünü sevk ve idare ile işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi katlanmış olarak, birlikte aranır. Bu işyeri işletmeye bağlı bir işyeri de olabilir. Dolayısıyla bir banka şubesi müdürü ile fabrika müdürü, işyerini sevk ve idare etmekle beraber, özgür iradesi ile işçi alma ve işten çıkarma yetkisi yoksa İş Kanunu’nun 18’nci maddesi anlamında işveren vekili sayılmaz. İş güvencesinden yararlanır....
İş güvencesinden yararlanamayacak işveren vekillerinin ikinci grubunu, işletmenin değil de işyerinin bütününü yöneten ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleridir. Buna göre, işletmenin bütününü sevk ve idare edenler, başka bir şart aranmaksızın işveren vekili sayılırken; işletmenin değil de işyerinin bütününü sevk ve idare edenlerin 18’nci madde anlamında işveren vekili sayılabilmesi için ilave olarak, işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisini haiz olması şartı aranır. İşyerinin tümünü sevk ve idare ile işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi katlanmış olarak, birlikte aranır. Bu işyeri işletmeye bağlı bir işyeri de olabilir. Dolayısıyla bir banka şubesi müdürü ile fabrika müdürü, işyerini sevk ve idare etmekle beraber, özgür iradesi ile işçi alma ve işten çıkarma yetkisi yoksa İş Kanunu’nun 18’nci maddesi anlamında işveren vekili sayılmaz. İş güvencesinden yararlanır....
İş güvencesinden yararlanamayacak işveren vekillerinin ikinci grubunu, işletmenin değil de işyerinin bütününü yöneten ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleridir. Buna göre,işletmenin bütününü sevk ve idare edenler, başka bir şart aranmaksızın işveren vekili sayılırken; işletmenin değil de işyerinin bütünü sevk ve idare edenlerin 18'nci madde anlamında işveren vekili sayılabilmesi için ilave olarak, işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisini haiz olması şartı aranır. İşyerinin tümünü sevk ve idare ile işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi katlanmış olarak, birlikte aranır. Dolayısıyla bir banka şubesi ile fabrika müdürü, işyerini sevk ve idare etmekle beraber, özgür iradesi ile işçi alma ve işten çıkarma yetkisi yoksa İş Kanunu'nun 18'nci maddesi anlamında işveren vekili sayılmaz. İş güvencesinden yararlanır....
Davacının maddi ve manevi tazminat talebini içeren bakılmakta olan davada, tazminat isteminin sebebi olan Devlet memurluğundan çıkarma ve meslekten çıkarma cazalarıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada nihai olarak verilen karara göre hüküm kurulması gerekmektedir....
Bu bölümde yer alan "Devlet memurluğundan çıkarma" cezasına ilişkin düzenlemeler "İşten çıkarma" cezası hakkında uygulanır...." düzenlemesi bulunmaktadır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (g) alt bendinde ise, "Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak" fiili, Devlet memurluğundan çıkarma cezası gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır....
Yine yukarıda yer verilen 6087 sayılı Kanun hükümlerine göre, yargı mensuplarının meslekten çıkarma cezalarına ilişkin kararlara karşı dava açılabilmesi için bu kararların kesinleşmesi gerekmektedir. Kesinleşme ise on gün içinde yeniden inceleme ve/veya itiraz talebinde bulunulması halinde HSK ilgili Dairesi veya Genel Kurulunca bu talepler hakkında bir karar verilmesiyle ya da on gün içinde yeniden inceleme ve/veya itiraz talebinde bulunulmaması halinde olacaktır. Dolayısıyla yargı mensuplarının, meslekten çıkarma cezalarına ilişkin kararlara yönelik yeniden inceleme ve itiraz talebinde bulunmaları halinde, HSK ilgili Dairesi ve Genel Kurulunca bu istemler hakkında bir karar verilmesinin beklenmesi ve bu kararlarla kesinleşen meslekten çıkarma cezalarına ilişkin karara karşı iptal davası açılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yangın çıkarma, mala zarar verme HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü; İddianamedeki sevk maddeleri ve nitelendirmeye, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesine göre, kasten yangın çıkarma ve mala zarar verme suçlarının temyiz incelemesinin Yüksek (8.) Ceza Dairesinin görevine dahil olduğu anlaşılmakla; dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna sunulmak üzere Yargıtay C. Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 12.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Ek Madde 4 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde Kat Mülkiyeti Yasası'nın ek 4. maddesi uyarınca paydaşlıktan çıkartma istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü. Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı ile davacılardan S.S.H... Konut Yapı Kooperatifi arasında noterlikçe düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden Y... ilçesi Y... Köyü Ç......
Davalılar, birleşen dosya davacıları vekili ortaklığın giderilmesi davasında davacı olan...’in davaya konu 136 ada 1 parsel sayılı taşınmazda paydaşlıktan çıkartılmasını ve asıl davaya cevabında taşınmazların fiilen taksim edilmiş şekilde kullanıldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Muhdesat sahipleri ... ve ... 137 ada 1 parsel sayılı taşınmazda muhdesatları bulunduğunu belirterek davaya müdahil olmuşlardır. Mahkemece, ilk kararda davanın kabulü ile paydaş olmayan muhdesat sahiplerine muhdesata düşen bedelin ödenmesine karar verilmiştir. Hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 21.03.2017 tarih, 2015/9698 Esas, 2017/2169 Karar sayılı ilamı ile davaya müdahillikleri kabul edilen ... ve ...’ın dava konusu taşınmazda paydaş olmadığı ve taşınmazda paydaş ya da ortak olmayan muhdesat sahibi üçüncü kişiye satış bedelinden pay verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....