Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz. Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3- 131 E, 2002/114 K sayılı ilamı) Benzer bir olayda Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/12274 Esas, 2017/7035 Karar sayılı ilamında; "...Hemen belirtilmelidir ki, dava konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil istiyebilir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil, tazminat davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil, tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar, 899 ve 900 parsel sayılı taşınmazlarda fiili kullanma biçiminin oluştuğunu ve kullanımlarına bırakılan alana davalı tarafından müdahale edildiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve tazminat istemişlerdir. Mahkemece intifadan men koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacıların kayden paydaşı oldukları bağımsız bölümü davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın kullandığı, dava dışı paydaş ile davalının yaptığı kira sözleşmesine pay ve paydaş çoğunluğunu içermediğinden itibar edilemeyeceği, diğer taraftan, her ne kadar davacılar taleplerini aşamalarda ecrimisil olarak açıklamışlarsa da, ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın elatmanın önlenmesi ve ecrimisil olduğu belirtilerek verilen görevsizlik kararının kesinleştiği dikkate alınarak Asliye Hukuk Mahkemesinde de elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası bakımından yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Tahliye, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın ecrimisil yönünden kısmen kabulüne elatmanın önlenmesi yönünden kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden paydaş olduğu 4 parsel sayılı taşınmaza davalıların haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın muhtesatlar yapmak, taşınmazdaki yapıyı yıkmak ve tasarruf etmek suretiyle el attıklarını ileri sürerek müdahalenin önlenmesi ecrimisil ve yıkılan bağ evinin bedelinin tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, el atmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne diğer isteklerin ise reddine karar verilmiştir. Karar, taraflarca (davacı temyizden feragat etti) süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak muris ...'nin kayden paydaşı olduğu 3110 ada,194 parsel sayılı taşınmazdaki 6 numaralı bağımsız bölümde diğer paydaş ve aynı zamanda miras bırakanın eşi olan davalının murisin ölümünden sonra oturmaya devam ettiğini, oysa ki dava konusu taşınmazda davalı ile elbirliği halinde malik olduğunu, davalının kullanımına rıza göstermediğini ve buna ilişkin olarak çektiği ihtarnamenin de davalıya tebliğ edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur. Davalı, taşınmazda paydaş olduğunu, tapu kaydının iptaliyle adına tescili için dava açtığını, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 296 parsel sayılı taşınmazın paydaşı olduğunu, davalının müşterek mülkiyete konu taşınmazda kendi hissesine düşen kısma müdahale ederek zirai faaliyette bulunduğunu ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiştir. Davalı, 1994 yılından önce malikler arasında rızaya dayalı olarak oluşturulan sınır esas alınmak suretiyle taşınmazın kullanıldığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıya ait taşınmaza elatmasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/10/2020 tarih 2015/117 E 2020/628 K sayılı kararına karşı sunmuş olduğu 30/11/2020 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; 1- Davaya konu taşınmazın, paylı mülkiyete konu olup, ancak paydaş çoğunluğu ile kiraya verilebileceğini. Payli mülkiyete tabi taşınmazın, dava dışı paydaş tarafından kiralanmasına, diğer paydaş müvekkilinin davacıların açık ya da zımni rızasının bulunmadığını. Bu dava da kira sözleşmesine rıza gösterilmediğinin kanıtı olduğunu. Bu halde paydaş çoğunluğuna sahip olmayan dava dışı paydaş ile davalı arasındaki sözleşmenin hukuken geçerli olmadığını. Davalının, davaya konu taşınmazı kullanması, haklı ve geçerli bir nedene dayanmadığından, davalı haksız işgalci olduğunu. Bu nedenle ecrimisil bedeli ile sorumlu olduğunu....

              Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete konu teşkil ediyorsa tüm ortakların davaya katılmaları gerekir. Kiraya verenler birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri veya icra takibini birlikte yapmaları ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Dava hakkına ilişkin bu husus Hukuk Muhakemeleri Kanun'unun 114/d maddesi gereğince dava şartlarından olup aynı Kanun'un 115. maddesi gereğince mahkemece dava şartlarının olup olmadığı, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır. Paylı mülkiyete tâbi taşınmazın kiraya verilme işleminin tüm malikler tarafından yapılması halinde tahliyesinin de tüm malikler tarafından isteneceği tartışmasızdır. Müşterek mülkiyette ise müşterek malikler kendi payları için ayrı takip yapabileceklerinden kiralananın müşterek mülkiyete mi iştirak halinde mülkiyete mi tabi olduğunun belirlenmesi gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın elatmanın önlenmesi ve ecrimisil yönünüden kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar, kayden paydaş oldukları 479 ada 9 parsel sayılı taşınmaza davalının hurda eşyalar koymak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır. Davalı, çekişme konusu taşınmazı dava dışı paydaşlardan Gülşen’den 01.01.2010 başlangıç tarihli akitle ve diğer paydaş Fadime’nin de muvafakatı alınmak suretiyle kiraladığını ve kira sözleşmesi gereğince adı geçen paydaşlara ait kısmı ektiğini, davacıların taşınmazda paylarından çok daha fazlasını kullandıklarını belirterek, davanın reddini savunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu