Asıl davada davacı-birleşen davada davalı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve 2007/08940 sayılı patent başvurusunun inceleme sonucunda patentlenebilirlik kriterine sahip olmaması nedeniyle TPE tarafından reddedilmiş olduğunun anlaşılmasına göre, asıl davada davacı- birleşen davada davalının HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen aşağıdaki bent dışında kalan sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. 2- Asıl dava patent hakkına tecavüz nedeniyle maddi ve manevi tazminat, birleşen dava ise patent hükümsüzlüğü istemlerine ilişkin olup mahkemece birleşen davaya konu 2008/05766 sayılı incelemesiz patentin yenilik ve buluş basamağı kriterlerine haiz olmadığı gerekçesiyle hükümsüzlüğüne karar verilmişse de, önce incelemesiz patent olarak tescil edilen sonrasında incelemesiz patent sisteminden incelemeli patent sistemine dönüşüm talebi üzerine 2008/05766 sayılı...
Öte yandan mahkemece, davacıya ait patente tecavüz bulunduğuna yönelik talebin reddine karar verilmiş ise de, öncelikle uyuşmazlık konusu faydalı model belgesinin hükümsüzlüğü koşullarının yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde incelenip, 551 sayılı KHK 78. maddesi de dikkate alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre patent hakkına tecavüzün varlığına dair bir değerlendirme yapılması gerekirken, yazılı gerekçelerle patent hakkına tecavüzün bulunmadığı gerekçesiyle davacının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi de doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin patent başvurusunun yenilik unsuru taşımadığı, bu kapsamda patent buluş basamağını aşamadığı, yenilik unsuru taşımadığı, hükümsüzlük koşullarının oluştuğu, patent işleminin iptali gerektiği" beyan edilmiştir....
E....’in buluşu olup diğer müvekkili adına Patent İşbirliği Anlaşması uyarınca Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı nezdinde yapılan ve sonrasında yayımlanan patent başvurusuna konu patlayan şeker üretiminde yeni yönteme ilişkin buluş ve bu yöntemin uygulandığı reaktörün davalı tarafından kullanılarak patent haklarına tecavüzde bulunulduğunu, ileri sürerek, patent hakkına tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesini, (350.000)YTL maddi, (50.000)YTL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin üretim yöntemindeki soğutma sisteminin farklı olduğunu, esasen davacı tarafın patent başvurusunu geri çekmesi nedeniyle davanın dayanağının kalmadığını savunmuştur....
Bilgi Ekranı” isimli buluşunu izin almaksızın kullanmak suretiyle müvekkilinin patent hakkına tecavüzde bulunduğunu, ... 2012 ... davalı şirketin bulunduğu 11 ve 12 nolu ...’de (... ve ...) teşhire sunulduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, “... Bilgi Ekranı’' isimli buluşa ilişkin davalı şirket tarafından patent hakkına yönelik vaki tecavüzlerin önlenmesini ve durdurulmasını; fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirketin uğradığı zararlara karşılık 50.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın, tecavüz tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin, ......
DAVANIN SÜRESİ İÇİNDE AÇILMADIĞI SAVUNMASININ İNCELENMESİ Türk Patent ve Marka Kurumundan patent tescil dosyaları celp edilmiştir. ... Nolu İncelemeli Patent Başvurusunun incelenmesinde ; Davalı ...ŞİRKETİ ve ... tarafından "Viburnum opulus standardize dal kabukları ekstresinin ve farmasötik ürünlerinin hazırlanması" Başlıklı buluş için 01.11.2013 tarihinde Türk Patent Enstitüsü'ne incelemesiz patent başvurusunda bulunulduğu, başvurunun 21.11.2014 tarihinde yayına çıktığı, 21.1.2019 tarihinden itibaren ise incelemesiz patent tescil belgesinin 7 yıl süre ile verildiği anlaşılmıştır. başvuru dosyasında buluşu yapının Davacı ... olduğunun belirtilmiştir....
Davalı vekili, müvekkili şirketin incelemeli patent sahibi olup, buluşunun patent verilebilir olduğunun ilk incelemede uluslararası çapta akredite olmuş kuruluşlarca tespit edildiğini, müvekkili tarafından yapılan patent başvurusunun Avusturya Patent Ofisi tarafından daha ilk incelemede her üç değerlendirme konusunda "A" alarak yenilik, tekniğin bilinen durumu aşması ve sanayiye uygulanabilirlik şartlarını taşıdığının tespit edildiğini, bu durumun patentin ne kadar güçlü olduğunun ispatı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Ayrıca, TRİPS 70/8 maddesine göre üye ülkeler DTÖ Anlaşması'nın yürürlüğe girdiği tarihte farmasotik ve tarımsal kimyasal ürünler için patent korunması sağlayamadığı takdirde; (a) bu tür buluşlar için patent başvurusunun yapılabileceği bir yöntemi temin edecek, (b) başvurulara, bu Anlaşma'da yer alan patent verme kriterlerini uygulayacaklardır. TRİPS 65. maddesi ve 1/95 sayılı Türkiye-AB Ortaklar Konseyi kararı uyarınca da, Türkiye Tıbbi ve Veterinerliğe ilişkin ürün ve usüllere dair patent başvurularını 1 Ocak 1995 tarihinde itibaren kabul etmekle birlikte; patent belgesi verilmesi işlemini 1 Ocak 1999 tarihine kadar ertelemiştir. Davacıya ait 29590 sayılı patentin başvuru tarihi de 21.02.1995 olduğundan somut uyuşmazlıkta öncelikle TRİPS hükümlerinin dikkate alınması gerekir. TRİPS 27. maddesine göre teknolojinin her alanındaki ürünler ve usüllere patent verilebilmesi için yenilik, buluş basamağı ve sanayide uygulanabilirlik koşullarını taşıması zorunludur....
Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nce verilen 31/05/2016 gün ve 2014/104 - 2016/96 sayılı kararı bozan Daire'nin 16/04/2018 gün ve 2016/9785 - 2018/2773 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin reklam pano ve çerçeveleri üretiminde öncü şirketlerden olduğunu, "OPTİ FRAME" isimli çerçeve tipinin isim, marka ve patent hakkına sahip olduğunu, davalı tarafından bu ürünün taklit edildiğini, ihtarname ile patent hakkına tecavüzün durdurulmasının talep edildiğini, davalı tarafın taklit ürünlerin üretimini ve pazarlamasını uzun süre durdurduğunu, ancak bir süre önce taklit ürünleri tekrar üretmeye ve pazarlamaya başladığını, davalının eyleminin müvekkilinin patent...
İnfüzyonluk Çözeti İçin Liyofilize Toz İçeren Flakon" adlı ürün için 13.08.2014 tarihinde kısaltılmış ruhsat almak suretiyle müvekkilinin patent haklarına tecavüz edildiğini, davalının bu ürün için ilaç fiyat onayı da aldığını ileri sürerek davalının kısaltılmış ruhsat başvurusuna konu ilacın, müvekkillerin TR 2013/13011 ve TR 2013/06107 sayılı patentleri kapsamında olduğunun ve davalı eyleminin patent hakkına tecavüz teşkil ettiğinin ve/veya edeceğinin tespitini talep ve dava etmiştir....