Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.04.2014 gününde verilen dilekçe ile İcra ve İflas Kanunun 121. maddesine dayalı ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 08.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İİK 121. maddesi uyarınca yetki belgesine istinaden alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ..., Sebahat Güdükcan ve Sebahattin Demirtel temyiz etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 18.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 02.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi Davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK m. 121 uyarınca açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı,... ili...ilçesi...Mahallesinde bulunan 1500 ada 17 parsel 3, 4, 5, 6, 7 sayılı bağımsız bölümlerdeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkeme, 1500 ada 17 parsel 4 sayılı bağımsız bölümdeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesine, diğer taşınmazlara ilişkin isteğin reddine karar vermiştir....

      İİK. 121. maddesi gereğince açılmış ortaklığın giderilmesi davaları her ne kadar iki taraflı dava ise de davanın açılmasına davalı Süleyman'ın borçlarının sebebiyet verdiği, dava devam ederken borcun ödendiği anlaşıldığından yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinden yalnızca borçlunun sorumluluğu cihetine gidilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının istinaf kanun yolu başvuru isteminin esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.06.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, İİK 121. madde gereğince aldığı yetki belgesine dayanarak davalı borçlu ...'ın murisinden intikal eden taşınmazların ortaklığının satış yoluyla giderilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ......

        İcra Mahkemesinin 02/02/2018 tarih 2018/68 Esas 2018/82 Karar sayılı ilamı ile bu taşınmazlar yönünden ortaklığın giderilmesi davası açmak üzere İİK'nın 121. maddesi gereğince yetki alınmıştır. Uyap üzerinden İskenderun 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/442 Esas sayılı dava dosyası incelenmiş, alacaklının bu taşınmazlarla ilgili aldığı yetkiye dayanarak ortaklığın giderilmesi davası açtığı, bu davaya davacılardan Haydar dışındaki tüm davalılar yönünden 22/06/2018 tarihinde cevap verildiği, davacı Haydar'a da dava dilekçesinin 31/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davacılar bu tarihten itibari ile dava konusu taşınmazların haczinden haberdar olduklarından 02/09/2019 tarihinde açılan dava meskeniyet şikayeti yönünden süresinde olmayıp meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddi doğrudur. Davacılardan Rasim dışındaki diğer davacılar takibin tarafı olmayıp elbirliği mülkiyete tabi taşınmazın hissedarlarıdırlar....

        Davalılar T5, T3 ve T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; Her ne kadar davacı söz konusu taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etse de taşınmazların sahibi Osman Demir davalıların babası değildir ve aralarında herhangi bir ilişki bulunmadığını, ölen Osman Demir' in T5 in babası olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Davalı T5in borcu nedeniyle davacı vekilinin Konya 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/180 Esas ve 2022/173 Karar sayılı kararıyla dava açma izni alarak İİK 121 maddesi gereğince açılan davada davalı borçlu T5in murisi olan Osman Demir ile dava konusu taşınmazların maliki olan Osman Demir'in farklı kişiler olduğu anlaşılmakla davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine" karar verilmiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; araçların mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilebileceğini, kıymet takdirinin de hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; İİK'nun 121. maddesi gereğince alınan yetkiye dayanılarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece 3 adet aracın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin mirasçı borçulardan alacaklı olduğunu, icra mahkemesince alacaklıya yetki verildiğini belirterek dava konusu araçların satışı sureti ile ortaklığın giderilmesini istemiştir. Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda ve taşınırlarda borçlu ortağın alacaklısı, icra hakimliğinden İİK'nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak, borçlunun ortağı olduğu taşınmazlar/taşınırlar için ortaklığın giderilmesi davası açabilir....

        Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; borçlu T3'ın yapılan mal varlığı sorgusunda ölü babası Selahattin Bayındır'dan intikal edecek olan ve henüz adına tescil edilmeyen taşınmazlar bulunduğunun anlaşıldığını ve icra müdürlüğünden yetki belgesi alınarak mirasçılık belgesi alındığını, taşınmazın borçlunun murisi adına kayıtlı olması nedeni ile İİK 121. maddesi uyarınca satışın ne şekilde yapılacağının icra mahkemesinden sorulduğunu, borçlu yönünden taşınmazlarda iştirak halinde mülkiyet bulunduğunu, mahkemenin iştirak halinde mülkiyet bulunmadığı yolundaki kararının yerinde olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına İİK 121. maddesi uyarınca ortaklığın giderilmesi hususunda dava açılması için taraflarına yetki verilmesini istediğini bildirmiştir. Delilerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından borçlular Bayındır Otomotiv ... Ltd....

        Bu yasal düzenleme uyarınca paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak elbirliği mülkiyetine konu ve borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir, paylı mülkiyette ise borçlunun payının satışı mümkün olduğundan ortaklığın giderilmesi davası açamaz. Alacaklının, elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi davası açması için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur....

        Kabule göre de; İİK. 121. maddesi gereğince açılmış ortaklığın giderilmesi davasında yargılama gideri ve vekalet ücretinden yalnızca borçlunun sorumluluğu cihetine gidilmesi gerekirken tüm davalıların sorumlu tutulması yanlış ise de; bu hususta istinaf olmadığından karar eleştirilmekle yetinilmiştir.Ancak; -Davacı maliye hazinesi harçtan muaf olmasına rağmen, hükmün 5. Maddesinde belirtili şekilde harç ile yükümlü tutulması, -Hükümde "genel arasında ve üzerindeki tüm yükümlülükleri ile satılarak ortaklığın giderilmesine" karar verilmişse de "satışın açık arttırma sureti ile yapılması" gerektiğinin belirtilmemesi, -Ölü kayıt malikleri olması karşısında satış bedelinin tapu kaydındaki ve veraset ilamlarındaki paylarına göre dağıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, -İİK. 28. madde gereğince kararın kesinleşmesi beklenmeksizin karar örneğinin tapu müdürlüğüne gönderilmesine ilişkin hüküm kurulmaması, Yerinde görülmemiştir....

        UYAP Entegrasyonu