Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

e noter huzurunda pay devri sözleşmesi ile devrettiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, ayrılma akçesinin TTK'nun 641.maddesi hükümlerine göre ortaklıktan çıkma veya çıkarılma halinde söz konusu olduğu, oysaki somut olayda davacının İzmir ...Noterliğinin 21/01/2020 tarih, ... yevmiye nolu pay devri sözleşmesi ile davalı şirketteki payını diğer davalıya devretmek suretiyle ortaklıktan ayrıldığı, bu halde çıkma veya çıkarılma söz konusu olmadığından TTK'nun 641.maddesine göre ayrılma akçesinin talep edilemeyeceği, ayrıca dava tarihi itibariyle ortak olmayan davacının davalı şirket ve davalı şirket ortağına husumet yöneltmek suretiyle kar payı talep edemeyeceği, kar payının ancak güncel durumda ortak olanlarca talep edilebileceği, bir an için davacının geçmiş dönem yönünden tahakkuk etmiş kar paylarını talep edilebileceği kabul edilse bile mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre davalı şirket genel kurulunun geçmiş dönem yönünden kar payı dağıtımına ilişkin almış...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/455 Esas KARAR NO:2021/898 DAVA:Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ:26/08/2020 KARAR TARİHİ:21/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili davalılardan ......

      Karşı Davalılardan - ... ...' nın; 140.493,28 TL tutarında Adi Ortaklıktan; ALACAKLI bulunduğu, Adi Ortaklıkta 96 4 pay sahibi olan, ... ... hissesine; 140.493,28 TL tutarında tasfiye bakiyesi ( kar payı ) isabet ettiği, dolayısıyla işin başında mülkiyetinde bulunan tüm Villaları, Ortaklık adına 3. Kişilere devrettiğinin kabulü ile Davacı ... Karşı Davalılardan - ... ...' nın; 140.493,28 TL tutarında Adi Ortaklıktan; ALACAKLI bulunduğu, Adi Ortaklıkta 96 4 pay sahibi olan, ... ... hissesine; 140.493,28 TL tutarında tasfiye bakiyesi ( kar payı ) isabet ettiği, dolayısıyla işin başında mülkiyetinde bulunan tüm Villaları, Ortaklık adına 3. Kişilere devrettiğinin kabulü ile Davacı ... Karşı Davalılardan - ... ...' nın; 140.493,28 TL tutarında Adi Ortaklıktan; ALACAKLI bulunduğu, Adi Ortaklıkta 6 4 pay sahibi olan, ... ... hissesine; 140.493,28 TL tutarında tasfiye bakiyesi ( kar payı ) isabet ettiği dolayısıyla işin başında mülkiyetinde bulunan tüm Villaları, Ortaklık adına 3....

        Mahkemece uyulan bozma ilamına ve yargılama aşamasında en son alınan rapor ve ek raporlara göre, davacının çıkma payı karşılığının ekonomik değerinin kalmadığı, bu şartlar altında davacının davalı şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilse bile, kendisine ödenecek ayrılma payının bulunmadığı, davacının çıkma payı ödenmeksizin şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesi gerektiği, davacının, davalı şirketteki % 34 oranındaki hissesinin 31.12.2015 tarihi itibariyle herhangi bir değerinin kalmadığı anlaşıldığından davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, çıkma payı isteminin ise reddine karar verilmesi gerektiği, davalılardan ... ve ...'...

          Dava konusu kar payı dağıtımına ilişkin, davacının şirket genel kuruluna herhangi bir başvurusu ve bu konuda verilen genel kurul kararı bulunmadığı, TTK 523/1 Maddesi gereğince " Kanuni ve esas sözleşmede öngörülen isteğe bağlı yedek akçeler ayrılmadıkça pay sahiplerine dağıtılacak kâr payı belirlenemez. " Ancak kar payı ödemesi genel kuruldan talep üzerine TTK 616/1- e maddesi gereğince genel kurulun devredilmez yetkileri arasında olup, genel kurulda bu konuda karar alındıktan sonra ancak alınan kararın aleyhine yargı yoluna gidilmek suretiyle kar payı ödenmesi hususu sağlanabilir. Bu nedenle davamızın konusu olmayan ve genel kurula bu konuda herhangi bir başvuru yapılmayan ve kar payı dağıtımının genel kurulun devredilmez görev ve yetki alanında kalması sebebiyle 6100 sayılı HMK'nın 389 ve devamı koşulları oluşmaması sebebiyle kar payı dağıtılması/ ödenmesine ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

          Dava konusu kar payı dağıtımına ilişkin, davacının şirket genel kuruluna herhangi bir başvurusu ve bu konuda verilen genel kurul kararı bulunmadığı, TTK 523/1 Maddesi gereğince " Kanuni ve esas sözleşmede öngörülen isteğe bağlı yedek akçeler ayrılmadıkça pay sahiplerine dağıtılacak kâr payı belirlenemez. "Ancak kar payı ödemesi genel kuruldan talep üzerine TTK 616/1-e maddesi gereğince genel kurulun devredilmez yetkileri arasında olup, genel kurulda bu konuda karar alındıktan sonra ancak alınan kararın aleyhine yargı yoluna gidilmek suretiyle kar payı ödenmesi hususu sağlanabilir. Bu nedenle davamızın konusu olmayan ve genel kurula bu konuda herhangi bir başvuru yapılmayan ve kar payı dağıtımının genel kurulun devredilmez görev ve yetki alanında kalması sebebiyle 6100 sayılı HMK'nın 389 ve devamı koşulları oluşmaması sebebiyle kar payı dağıtılması/ ödenmesine ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            TBK'nın 147/4. maddesinde, bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki bir ortağın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacakların beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu belirlenmiştir. Davacının kâr payı alacağı iddiasının beş yıllık zamanaşımına tabi olduğu açıktır. Ayrıca, Yargıtay 11.HD'nin 31.05.2016 tarih ve 2015/12291 Esas, 07.12.2007 tarih 2006/8366 Esas sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, şirket payı devir sözleşmesinden kaynaklanan alacak iddialarının da TBK'nın 147. maddesi gereğince beş yıllık zaman aşımı süresine tabidir....

              ın atanmasına davacının herhangi bir çekince öne sürmediğini, davacının kar payı ve şirketin işleyişi konusunda bilgi verilmediği iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, şirketin işleyişi için üzerine düşen sorumluluğu davacının yerine getirmediğini, ortaklıktan çıkma talebinin haksız olduğunu, davacının şirkete karşı özen ve bağımlılığını yerine getirmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket yetkilisi ...'ın şirketten hak etmediği kazancı elde ettiğini, müvekkilinin şirketten avans alması ve şirkete avansı iade etmemesinin söz konusu olmadığını, şirket kazancından müvekkiline kâr payı ödemesi yapılmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

                Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ,,, esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, müvekkilinin TTK 638 ve devamı madde hükümleri gereğince ortaklıktan çıkmasına, müvekkilinin ortaklıktan çıkma ve kar payının tespitine, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava açma hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00-TL ortaklıktan çıkma ve 5.000,00-TL kar payı bedelinin tahsiline, davalı şirkete davacı müvekkili tarafından konulan demirbaş eşyaların tespiti ile işbu eşyaların aynen davacı müvekkiline iadesine, demirbaş eşyaların aynen iadesinin mümkün olmaması halinde, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00-TL demirbaş eşya bedelinin davacı müvekkiline ödenmesine, davacı müvekkilinin davalı tarafından haksız ve kötü niyetle yapılan usul ve yasaya aykırı işlemleri nedeniyle uğramış olduğu maddi zararları tazmin amacıyla şimdilik 5.000,00-TL maddi zararın ve tazminatın davalılardan tahsiline, müvekkiline uygulanan psikolojik şiddet, usul ve yasaya aykırı...

                  TALEP İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili talep dilekçesinde özetle; davacıların davalı şirketin ortağı olduğunu, davalı şirket tarafından işletilen bir kafe işletmesinin bulunduğunu, şirketin kuruluşundan itibaren kar payı dağıtımının yapılmadığını, şirketin kar etmesine rağmen kayıtlar üzerinde oynanılması suretiyle zarar ettiğinin gösterildiğini, bu durumun fark edilmesi üzerine genel kurulda yaşanan aksaklıkların çözülmesinin talep edildiğini, ancak diğer ortaklar tarafından bu durumun kabul edilmediğini, ortaklar arasındaki güven ilişkisinin sona erdiğini belirterek haklı nedenlerler ortaklıktan çıkmaya karar verilmesini talep ettiği ve davanın devamı süresince davacıların ortaklıktan doğan haklarının korunması için ihtiyati tedbir mahiyetinde koruyucu önlem olarak şirkete kayyım atanmasına ve şirket müdürünün kayyım onayı olmadan şirketin varlıklarını elden çıkaramamasına, şirket aktiflerinden ve hesaplarından harcama yapamamasına karar verilmesini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu