Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çıkma keyfiyetinin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmesi halinde ayrılmak istiyen ortağın, muhik bir tazminat ödenmesine dahi hüküm anasözleşmeye konulabilir." hükmünü, Ortaklıktan çıkmayı kabulden kaçınma başlıklı 13/1. maddesi "Yönetim kurulu, anasözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınacak olursa, ortak çıkma dileğini noter aracılığı ile kooperatife bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir." hükmünü, Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortaklarla hesaplaşma süresi ve yükümlülük başlıklı 17/1. maddesi "Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortakların kendilerinin yahut mirasçılarının kooperatif varlığı üzerinde hakları olup olmadığı ve bu hakların nelerden ibaret bulunduğu anasözleşmede gösterilir....

    ortaklığından çıkarıldığının tespitine, hissesinin davacı-birleşen davalı şirkete devrine, 23.939,95TL çıkma payının karar tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davacı-birleşen davalıdan tahsiline, davacı... yönünden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

      Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir" hükmü düzenlenmiş olup, anılan yasa hükmü ve davalı şirketin gayrifaal olması nedeniyle davacıların davalı şirketten çıkma taleplerinde haklı olduğu anlaşılmakla; davacıların davasının, davalı şirket yönünden kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürülüğü'nün ... sırasında kayıtlı ... Limited Şirketinin ortağı olan davacıların murisi ...'nun ölmüş olması ve davacıların mirasçı sıfatı ile davalı şirkette pay sahibi oldukları ve davalı şirketin gayrifaal olduğu anlaşılmakla davacıların çıkma isteminin kabulü ile davalı şirketten çıkmalarına izin verilmesine, davacıların ayrılma akçesi istememesi nedeniyle ayrılma akçesi ödenmesine yer olmadığına, davacılar davalı şirketten çıktıklarından davalı şirketin tek ortaklı olarak davalı ...'...

        Davalı vekili, davacı şirkette sermaye arttırımı yapılamamasının müvekkilinin genel kurul toplantısına katılmamasıyla bir ilgisinin bulunmadığını, diğer ortaklardan ... ve ... ile aralarında husumet bulunduğunu, bu nedenle ortaklığın sürdürülmesinin müvekkili açısından da katlanılmaz hal aldığını, çıkma davasını kabul ettiklerini, ancak TTK'nın 641. maddesi uyarınca müvekkilinin davacı şirkette sahip olduğu esas sermaye payının gerçek değerinin hesaplanarak ayrılma akçesinin ödenmesine ve davanın açılmasına sebep olmadıklarından yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, müvekkili aleyhine avukatlık ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Yargıtay içtihatları uyarınca çıkma payının karar tarihine en yakın tarihteki pay değerine göre hesaplanması gerektiğinden ve aldırılan 11/10/2021 tarihli en son bilirkişi raporu usul ve yasaya uygun olduğundan bu bilirkişi raporunda belirlenen 128.260,92-TL ayrılma akçesi ödenerek şirket ortaklığından çıkmasına karar vermek gerekmiştir. Davalı vekilinin ,şirkete ait aracın davacı tarafından kullanılması nedeniyle davacının çıkma payından aracı kiralama/kullanma bedelinin düşülmesine dair bilirkişi raporuna itirazı, taraflar arasında aracın kullanılması karşılığında ücret ödeneceğine dair bir anlaşma olduğu ileri sürülmediğinden ve aracın mülkiyetinin şirkete ait olması nedeniyle şirketin istediği zaman aracı davacıdan geri alabileceği gözönüne alınarak görülmemiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/666 Esas KARAR NO : 2022/977 DAVA : Ortaklıktan çıkma olmadığı takdirde şirketin feshi DAVA TARİHİ : 17/11/2020 KARAR TARİHİ : 16/12/2022 KARARIN YAZIM TARİHİ : 02/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan ortaklıktan çıkma olmadığı takdirde şirketin feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkili ile feri müdahil ...'in davalı ......

              DELİLLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ: Asıl dava; TTK.638/2.fıkrası uyarınca davacının davalı şirketteki ortaklıktan çıkması ile çıkma payının tahsili istemine, Karşı dava ise; TTK madde 639/1 gereğince ortaklıktan çıkarılma istemine ilişkindir. HMK'nun 320.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacı-karşı davalının ortağı bulunduğu şirketten çıkmasının haklı sebeplere dayanıp dayanmadığı, haklı sebeplere dayanıyor ise ortaklık payının değerinin ne olduğu, eğer ortaklıktan çıkma şartları mevcut ise davacı-karşı davalının ayrılma akçesi talep etme hakkının bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise miktarının ne olduğu noktalarında toplandığının tespitine karar verilmiştir. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilen sicil kayıtlarının incelenmesinde; ... sicil nolu ...'nin .... Ticaret Merkezi ......

                -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, 04.06.2008 tarihli yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan ihraç edildiğini, çıkma payının tahsili için icra takibi başlattıklarını, davalının icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, takibe vaki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağın henüz muaccel olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia savunma, kısmen benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre 13.06.2009 tarihli genel kurulda çıkma payı ödemelerinin ertelenmesine ilişkin kararın davacıyı da bağlayacağı, söz konusu erteleme kararı dolayısıyla alacağın takip tarihi itibariyle muaccel olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

                  Hukuk Dairesinin 2019/890 E.-2019/867 K. sayılı ilamı ile " dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak bu dava şartının yerine getirilmediği sonuç ve kanaatine varılmış olup.. " belirtmesinin yapıldığı görülmüştür....

                    Dava, davacının hissedarı olduğu davalı şirketten müdürlük süresindeki maaşın ve hak edilmiş olan alacakların tahsili istemine ilişkindir.İş bu dava, davacı tarafından davalı şirket ortaklığından çıkma ve ayrılma akçesinin tespit edilerek tahsili talebi ile birlikte açılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu