Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

; taşınmaza kadastro sırasında uygulanan kayıt sınırlarının sabit sınır niteliğinde olması ve halen zeminde mevcut olmasına karşın buna aykırı sınırlandırma yapılmış olduğunun, arazide değişmeyen sınır olduğunu gösteren demiryolu, kanalet, yol ve benzeri gibi değişmeyen ve sabit sınır niteliğinde olduğunu kesin olarak gösteren yapı ve tesisler bulunduğu ve bu yapı ve tesisler krokisinde gösterilmiş olduğu halde, ölçü yapılırken bu sınırlara uyulmamış olduğunun, kadastro öncesine ait tapu krokisine aykırı olarak ya da hatalı kroki ve plan esas alınarak, sınırlandırma hatası yapılmış olduğunun ya da parsel cephe hattında kırıklar bulunduğu halde düz geçirilmiş ya da düz olduğu halde kırık noktalı geçirilmiş olduğunun, anlaşılması halinde sınırlandırma hatalarının düzeltilebileceği belirtilmiştir....

    Nitekim bu nedenle, 41. maddenin uygulanmasına dair yönetmeliğin 8. maddesinde, kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumu kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, tersimat ve hesaplama hataları dışında kalan; taşınmaza kadastro sırasında uygulanan kayıt sınırlarının sabit sınır niteliğinde olması ve halen zeminde mevcut olmasına karşın buna aykırı sınırlandırma yapılmış olduğunun, arazide değişmeyen sınır olduğunu gösteren demiryolu, kanalet, yol ve benzeri gibi değişmeyen ve sabit sınır niteliğinde olduğunu kesin olarak gösteren yapı ve tesisler bulunduğu ve bu yapı ve tesisler krokisinde gösterilmiş olduğu halde, ölçü yapılırken bu sınırlara uyulmamış olduğunun, kadastro öncesine ait tapu krokisine aykırı olarak ya da hatalı kroki ve plan esas alınarak, sınırlandırma hatası yapılmış olduğunun ya da parsel cephe hattında kırıklar bulunduğu halde düz geçirilmiş ya da düz olduğu halde kırık noktalı geçirilmiş olduğunun, anlaşılması halinde sınırlandırma hatalarının...

      MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Mahkemece hükme esas alınan jeodezi ve fotogrametri mühendisi... tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, dava konusu 101 ada 35 ve 36 parsel sayılı taşınmazların ara sınırının eski paftasına uygun olarak yeniden sınırlandırma işlemine tabi tutulduğundan bahsedilmiş ve bilirkişi raporuna ek kroki ile bu durum gösterilmiştir. Ancak dosya içerisinde, bu parseller hakkında yeniden sınırlandırma işlemine tabi tutulup tutulmadığına ilişkin bilgi ve evrak bulunmamaktadır....

        Bu nedenle; Dava konusu eski 98 ve 718 parsel sayılı taşınmazların tesis kadastro paftası ile dayanakları olan sınırlandırma krokisi, ölçü krokisi ve çizelgesinin getirtilerek dosya içine konulması, geri çevirme gereğinin yerine getirildiğinin yetkili hakim tarafından denetlenerek geri çevirme kararının tam olarak yerine getirilmemesinde ihmali ya da kusuru bulunanlar hakkında yasal sorumluluğun doğacağı hususunun göz önünde bulundurulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, ........2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          sınırlandırma hatası düzeltilemez....

            yapılmadığı araştırılarak hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlar bilimsel yöntemlerle ve denetime elverişli olacak şekilde açıklattrırılarak sınırlandırma hatasının olup olmadığı tereddüte yer bırakmayacak şekilde tespit edilip sınırlandırma hatası varsa bu hatanın giderilmesine, sınırlandırma hatası yapıldığı kanıtlanamadığı takdirde ise tersimat hatasını gideren Kadatro Müdürlüğünün 17.02.2010 tarihli düzeltme kararında isabetsizlik bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 03.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahallinde yapılan keşif, bilirkişi raporu, taşınmazların kadastro tespit tutanağı ve düzeltme evrakından kadastro paftasının zemine uyum sağladığı, sınırlandırma ve ölçü hatasının olmadığı, 241 parselin yüzölçümünün planimetre ile 12.625 metrekare hesaplanmış olduğu, fen klasörü, askı ilanı ve tapu kütüğü üzerine ise 10.625 metrekare olarak yazıldığı, 246 parselin yüzölçümünün planimetre ile 110.000 metrekare hesaplanmış olduğu, fen klasörü, askı ilanı ve tapu kütüğü üzerine ise 88.000 metrekare olarak yazıldığı, taşınmazların geometrik durumu değiştirilmeden yeniden sayısal olarak yapılan hesap sonucu 241 parselin gerçek yüzölçümünün 12.165,25 metrekare, 246 parselin gerçek yüzölçümünün 109.777,91 metrekare olduğu, böylece 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41....

                Yönetimi 21.03.2013 havale tarihli dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, ... mevkiinde özel orman statüsündeki (I), (II), (III), (IV) ve (VI) nolu (3478), (3479), (3480), (3481) ve (3482) parseller üzerinde bulunan 114 ada 28 parsel sayılı taşınmazın Devlet ormanı olduğunu belirterek, özel orman olarak sınırlandırma işleminin ve tapusunun iptali ile Devlet ormanı vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, müdahalenin önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın özel orman olarak sınırlandırma işleminin ve tapu kaydının iptali ile devlet ormanı vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesine karar verilmiş, davalı gerçek kişi tarafından temyizi üzerine ... (Kapatılan) 20....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ DAVATÜRÜ: KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dairemizin önceki tarihli geri çevirme kararı ile, Mahkemece hükme esas alınan jeodezi ve fotogrametri mühendisi ... tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, dava konusu 101 ada 35 ve 36 parsel sayılı taşınmazların ara sınırının eski paftasına uygun olarak yeniden sınırlandırma işlemine tabi tutulduğundan söz edilmiş ve bilirkişi raporuna ek kroki ile bu durum gösterilmiş ise de; dosya içerisinde bu parsellerin yeniden sınırlandırma işlemine tabi tutulup tutulmadığına ilişkin bilgi ve evrak bulunmadığı belirtilerek varsa bu işleme ilişkin evrakın getirtilmesi istenmiştir. Ne var ki, Mahkemece, dava konusu taşınmazlar ... Mahallesi'nde" bulunmasına rağmen, ......

                    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın 14.04.1977 tarih 473 yevmiye no'lu 105 cilt, 56 sahife, 10 sıra no'lu tapu kaydı ile iktisabına dayalı olarak mülga TEK Genel Müdürlüğü adına tescil edildiğini, 1982 yılında Kadastro Genel Müdürlüğü Mahalli Teşkilatı tarafından yörede yapılan kadastro uygulaması sonucunda mevcut tapunun mahalline uygulanmayıp maliye hazinesi adına tespit, sınırlandırma ve tescil yapıldığıni ileri sürerek, maliye hazinesi adına olan tapu kaydının iptali ile dava konusu taşınmazın müvekkili teşekkül adına tescilini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 3402 sayılı Yasanın 12. maddesi "30 günlük ilan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kadastro tutanaklarına ait sınırlandırma ve tespitler kesinleşir....

                      UYAP Entegrasyonu