Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı ...... tarafından davalı ...... ile ortak ...... ...... arasında kurulan kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların ortak çocuğu ...... 18.08.2005 doğumludur. Çocuğun yaşı, eğitim durumu ve ...... koşullarının ...... üzerinde bırakabileceği olası etkiler göz önüne alındığında, ...... ile ...... arasında kurulan kişisel ilişki uzun ve çocuğun menfaatine aykırıdır. Açıklanan sebeple, mahkemece davalı ...... ile ...... arasında çocuğun yaşı, ...... koşullarının ...... üzerinde bırakabileceği olası etkiler ile çocuğun eğitim durumu da aksatılmayacak şekilde ve ...... görüş günleri de dikkate alınmak suretiyle kişisel ilişki konusunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından; çocukla kişisel ilişki süresi yönünden, davalı tarafından ise; davacının talebinin kabulü yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; çocukla kişisel ilişki tesisine ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verilerek, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve (Davalı) 90.00 TL....
Aile Mahkeemsi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm karşı davanın kabulü, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı- karşı davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdr. 2-Toplanan delillerden tarafların ayrı şehirlerde oturdukları anlaşılmaktadır. Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında bu yön dikkate alınmadan kişisel ilişki kurulması doğru olmamıştır....
İlk derece mahkemesince velayeti anneye verilen ortak çocuk ile davacı -davalı baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun üç yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı belirtilerek kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir. Yine ortak çocuk ile baba arasında “Aynı şehirde oturmaları hali" ve “Farklı şehirde oturmaları hali" için de ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir....
Davacı vekili 21/10/2022 tarihli dilekçesi ile müşterek çocuk ve baba arasında İzmir 8.Aile Mahkemesinin 14/10/2022 tarih, 2022/105- 105 D.İş sayılı kararı ile tedbiren kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini belirterek, buna ilişkin kararı ibraz etmiştir. GEREKÇE: Dava; evlilik dışı doğan, hükmen baba ile soybağı kurulan çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulması istemine ilişkindir....
Gerçekleşen bu durum karşısında eksikliğine işaret edilen hususlar araştırılmadan, tarafların aynı yerleşim biriminde oturmaları ve çocuğun yaşı da dikkate alınarak davalı anne ile çocuk arasında yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının nedenleri ortaya konulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde kişisel ilişki kurulmuş olması...." doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılamada ise bozma gereklerinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır. Çocuğa, davalı anne ile kişisel ilişki kurulması ile ilgili tercihi mahkemece sorulmuş, ancak mahkeme nezdindeki aile mahkemesi uzman veya uzmanlardan rapor alınmamıştır. Kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talep edilen ortak çocuk idrak çağındadır....
Boşanma kararında yer alan kişisel ilişkiye dair düzenleme kişisel ilişkiden beklenen amaca uygun olmadığı gibi, çocuğun ulaştığı yaş itibarıyla da menfaatine uygun değildir. Bu bakımdan velayeti davacı-davalı anneye verilen çocukla davalı-davacı baba arasında ayın belirli haftalarında yatılı da kalacak şekilde uygun kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK.md.438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple, gerekçeli kararın hüküm bölümünün 4. bendindeki, müşterek çocukla baba arasındaki kişisel ilişkiye yönelik “her ayın 1. ve 3. Pazar günleri, dini bayramların 2. günü saat 09.00 ile 17.00 arası” sözcüklerinin hükümden çıkarılmasına, yerine “ her ayın 1. ve 3....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması talebine ilişkin olduğu, kadının iştirak nafakasına yönelik bir davası bulunmadığı, ayrı bir dava açarak bu talebini ileri sürmesi gerektiği, çocuğun 2017 doğumlu olduğu, yaşı itibariyle baba ile yatılı şekilde kişisel ilişki kurulabileceği, dava aşamasında da çocukla babanın kişisel ilişki kurması sebebiyle artık baba ile çocuk arasında yatılı şekilde kişisel ilişki kurulmasında bir sakınca bulunduğuna dair dosyada somut bir veri olmadığı, davacının babalık duygularını tatmin ve çocukla baba arasında ebeveynlik ilişkisinin gelişmesi açısından da yatılı kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün menfaatlerine uygun olacağı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne, velâyeti davalı annede olan tarafların ortak çocuğu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar ve kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, kendi yararına hükmolunan nafaka miktarları ile kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece ortak çocuk Duru'nun velayeti davalı-davacı anneye bırakılmış, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, tazminatlar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece velayetleri babaya bırakılan ortak çocuklar 2010 doğumlu ... ve 2012 doğumlu ... arasında kendisine vasi atanan anne ile kişisel ilişki kurulmuş fakat sosyal inceleme raporu alınmamıştır. Kişisel ilişki düzenlenirken göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" dır....