"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Batman 2 Asliye Hukuk ve Ağrı 3.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Batman 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, nüfusta kayıt düzeltimi istenen kişilerin yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ağrı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, nüfusta kayıt düzeltilmesi istenilenlerin yerleşim yerlerinin Batman olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamından, davaname ile ... ve ......
Müdürlüğünün temyizi üzerine Dairemizce, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2009/14-279 Esas, 2009/354 sayılı kararı doğrultusunda; “…Sonuç itibariyle; tapuda isim düzeltilmesi davalarında, nüfusta kaydı bulunmayan kişinin doğum ve ölüm bilgilerinin ancak nüfusa kaydedilmesinin sağlanmasından sonra, tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanması mümkün olabileceğinden; bu koşul gerçekleştikten sonra, yukarıda sıralanan diğer şartların da varlığı halinde davanın kabulü yoluna gidilebilecektir. Dosya içerisindeki Nüfus Müdürlüğü yazısından, davacının murisinin nüfusta kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. İsminin düzeltilebilmesi için murisin nüfusta kaydının bulunması gereklidir....
Müdürlüğünün sair temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece düzeltilmesi istenen ismin ... yerine hüküm fıkrasında, nüfus kaydında olmadığı halde kızlık soyadı da eklenerek ... olarak yazılması usul ve yasaya aykırı ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1. bendindeki "… ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, davalı idare temsilcisinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 436/2. (6100 sayılı HMK'nin 370/2. md.) maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfusta .... çocuğu olarak görünen ...'in anneleri ... üzerine nüfusuna kaydedilmesi, nüfusta ... oğlu olarak görünen ...'ın da ... çocuğu olmadığı bildirilerek nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 02.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki beyanlar hanesinde yanlış yazılan ismin düzeltilmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., ... Köyünde 5831 Sayılı Yasanın 8.maddesi ile değişik 3402 Sayılı Yasanın Ek 4.maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında Hazine adına kayıtlı 2B parseli olan 1379 ada 9 sayılı parselin, beyanlar hanesinde adının “...” olmasına rağmen “...” olarak yazıldığını belirterek düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tutanağın beyanlar hanesinde yanlış yazılan ismin düzeltilmesine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; nüfus müdürlüklerindeki kayıtlarında yanlışlık iddiasında bulunan herkesin nüfus kaydının düzeltilmesi davaları için gerekli işlemleri gerçekleştirerek davayı açmaya yetkili olduklarını, davalı Tunçay Yldırım'ın vesayet altındaki T3 oğlu olmamasına ve mahkemece tesis edilmiş herhangi bir evlat edinme kararının bulunmamasına rağmen nüfusta T3 öz oğlu olarak kayıt edildiğini, davalının esasen nüfusta anne görünen T3 ilk eşi Hüseyin Yıldırım'ın kardeşi İbrahim Yıldırım ve İbrahim Yıldırım'ın eşi Ümüsün Yıldırım'ın oğlu olup nüfusta beyan usulü ile yolsuz olarak kısıtlının oğlu olarak tescil edildiğini, nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sicildeki yolsuz kaydın düzeltilmesi amacıyla herhangi bir hak düşürücü süre olmaksızın ilgili herkes tarafından açılabileceğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.01.2008 tarih, 2008/36 E. 2008/47 sayılı kararına göre nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı veya baştan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.03.2009 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu kaydında yanlış yazan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. Davacı, tapu kayıtlarında “... kızı ...” olarak yazılı ismin “... kızı ...” olarak düzeltilmesini istemiştir....
Dava, kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki ismin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yapılan incelemede; yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı son oturumda oluşturulan kısa kararda "..kullanımda bulunan kişi adının ... ve ... oğlu 15.05.1942 doğumlu ... olarak tashihen şerh verilmesine" dendiği halde, gerekçeli kararda "...kullanımda bulunan kişi adının ... ve ... oğlu 01.01.1961 doğumlu ... olarak tashihen şerh verilmesine" denmiştir. Oysa, kısa kararla gerekçeli kararın çelişik olması mutlak bozma nedeni oluşturur (İ.B.B.G.K. 10.04.1992 t, 1991/7 E. – 1992/4 K.). SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 15/09/2011 günü oybirliği ile karar verildi....
Dava, kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki ismin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve davanın 5841 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen Ek 4. madde gereğince yapılan kadastro sonucu tutanağın beyanlar hanesinde yazılan ismin düzeltilmesine ilişkin olduğu, getirtilen nüfus kaydının davacının iddiasını doğruladığının anlaşılmasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 23/12/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan 2010/665 Esas sayılı kamulaştırma davasında verilen yetki belgesine dayanarak dava konusu 571 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "...oğlu ......” olarak yazılı ismin "...oğlu ...... Çalık", “...kızı ......” olarak yazılan ismin “ ...kızı ...... Boysal”, “...kızı ......”olarak yazılan ismin ise “...kızı ...... Görkey” olduğunu ileri sürerek tapudaki m......k isimlerinin ...... kayıtlarına uygun şekilde düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 14. HD.'ce ; "..yapılan inceleme ve araştırmalar hüküm kurmaya yeterli değildir....