WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yaşının düzeltilmesi istenen ... ...'in "... köyü,.../Ağrı" adresinde, ...'in "... Mahallesi, ... Sokak, N0:38 ..., .../ ..." adresinde ikamet ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda yaşının düzeltilmesi istenen ... ...'in adresine göre uyuşmazlığın ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi, buna bağlı olan ve yaşının düzeltilmesi istenen ...'in adresine göre ise mahkemece daha sonra tefrik kararı ile yetkisizlik kararı verilebileceği kabul edilebilir nitelikte görülmüştür. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 09.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    DAVA TÜRÜ : Nüfusta Mükerrer Kayıtların İptali İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve ihbar olunan Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde, nüfusta kayıtlı ... ile müvekkili ...'nin aynı kişiler olduğu, müvekkilinin evvela gerçek babası ... ile annesi ... 'in çocuğu ve 15/10/1969 doğumlu olarak 22/10/1969 tarihinde nüfusa tescil edildiği, daha sonra anne ve babasının boşandıklarını, müvekkilinin bu defa annesinin daha sonradan evlendiği ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Anne Baba K...ın Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın ...'ın ... kızı olmadığının tespitine karar verilmiş olup hükmün bir kısım davacılar ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dilekçesinde; davacının kardeşi ...'ın 1984 yılında vefat ettiğini, gerçekte davalılar ... ve ...' nün çocuğu olan ...'ın nüfusta ... ve ...'ın müşterek çocuğu olarak kayıtlı olduğunu, bu durumun davacının kanuni mirasçılık durumunu olumsuz etkilediğini ve davalı ... ...' a hakkı olmayan mirasçılık sıfatı kazandırdığını, bu nedenle ...' ın, ... ve ...'ın çocuğu olduğu yolundaki nüfus k...ın iptali ile ... ve ...'nün müşterek çocuğu olarak nüfusa tesciline karar verilmesini istemiş; mahkemece, davanın kabulü ile; davalı 1975 doğumlu ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Analık Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, nüfusta annesi olarak görünen ... ...’ın babasının resmi nikahlı eşi olduğunu, biyolojik annesinin ... olduğunu, ’nin de nüfus kayıtlarında ... ... olarak göründüğünü iddia ederek nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece “Davacının annesi olduğu iddia edilen kişinin kimliğinin tespit edilemediği, mezarının dahi nerede olduğu bilinmediği, bu sebeple DNA incelemesi yaptırılamadığı, davacının davasını ispatlayamadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması üzerine temyiz incelemesi yapan Yargıtay 8....

          Dava; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca nüfusta yaşın tashihi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın yaş düzeltme talebinin reddine dair karar verdiği, kararın davacı tarafça istinaf incelemesi talebi ile Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır. "Dava dilekçesinde, davacının 05/07/1964 olan doğum tarihinin 05/07/1959 olarak düzeltilmesi istenilmiş; mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1505 KARAR NO : 2022/1486 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ARDAHAN 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2022 NUMARASI : 2021/322 ESAS - 2022/89 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA; Davacı dava dilekçesinde özetle; nüfus kütüğüne her nasılsa doğum tarihinin 01/03/1960 doğumlu olarak yazıldığını, halbuki kendisinin 01/03/1954 doğumlu olduğunu, nüfusta kayıtlı olan 01/03/1960 doğum tarihinin 01/03/1954 olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....

          ın nüfusta kayıtlı olmadığı, nüfusta kaydı olmayan bir kişinin tapuda pay sahibi olamayacağı, ...'ın aslında sonradan isim düzelten ... olduğunu belirterek karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Bozma ilamında da belirtildiği gibi, ... ve ... tapuda pay sahibidir. Tapu Nimet mirasçıları adına oluşmuştur. ...'ın ... olduğu kanıtlansa bile tapudaki ismin düzeltilmesi ...'in diğer mirasçılardan fazla pay alması sonucunu doğuracaktır. Tapudaki bu yanlışlığın giderilmesi açıklanan nedenle isim düzeltilmesi yolu ile olanaklı değildir. Hal böyle olunca da, isim düzeltme istemli davanın reddi gerekirken kabulüne ilişkin verilen kararın bozulmasında usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiş karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

            E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nüfusta kayıt düzeltim (doğum tarihinin düzeltilmesi) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı Nüfus Temsilcisi tarafından istinaf edilmiştir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalar, diğer kayıt düzeltme davalarında olduğu gibi kamu düzeni ile yakından ilgili olduğundan mahkemelerin, hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Somut olayda, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen Ömrüm Saniye Kızıldemir ve Doruk Tevfik Kızıldemir'in, babası T2'in nüfus kütüğüne kayıtlı olup, bu kişinin babaları olduğuna dair bir uyuşmazlık bulunmadığından, tanık beyanları sağlık kurulu raporu ve tüm bilgi ve belgelere göre ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi doğru olduğundan, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Ancak, davacının genetik baba hanesine kayıt istemi, anne ve baba olduğu iddia edilen kişiler arasında evlilik ilişkisi bulunmadığından, baba yönünden soybağının düzeltilmesi talebidir....

              Bu nedenle nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de, tapu kayıtlarında intikal yaptırılamaması nedeniyle zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda, dava konusu taşınmazın dayanak kayıtları getirtilip gerekli inceleme yapılarak tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir tespit kararı verilmelidir. Somut olaya gelince; tapu kaydında paydaş olan kişinin artık nüfus siciline tescili ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydına uygun hale getirilmesi mümkün olmadığına göre intikal işleminin yaptırılabilmesi için dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında paydaş olarak görünen "Fatma" ile Tarsus 2....

                UYAP Entegrasyonu