Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı dava dilekçesinde, nüfusa kaydedilmediğini, kendisinden önce doğup nüfusa işlenen ve küçük yaşta ölen ablası Nagihan'ın nüfus kaydını kullandığını, gerçekte doğum tarihinin 17.04.1984 olduğunu ileri sürerek doğum tarihinin düzeltilmesini istemiş, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanan kişinin nüfusa tescili dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari bir işlem niteliğindedir....

    Aynı Kanunun 39 uncu ve Nüfus Hizmetleri Kanununun 35 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

      doğrultusunda bir karar verilmesi yerine, adı geçenin nüfusa kayıtlı olmadığı ve nüfusa kaydın idari görev olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir." denilmiştir....

      Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen davacının, nüfusa kayıt edilmediği, kendisinden önce doğmuş ve nüfusa 14.04.1978 doğum tarihi ile 07.06.1978'de tescil edilip vefat ettiği halde sağ gözüken Hazim isimli kardeşinin kaydını kullandığı anlaşılmaktadır. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeyerek kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanması nedeniyle bu kişinin nüfusa tescil edilmesi, dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari işlem niteliğindedir. Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 35/1. maddesinde de "Saklı nüfus olduklarını iddia edenlerin aile kütüklerine tescil için müracaat makamı illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklardır..." şeklinde hüküm bulunmaktadır....

        Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, davacının annesinin nüfusa tescili suretiyle nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 15 maddesi ile doğumun bildirimi, 31. maddesi ile ölümün bildirimi, 33. maddesi ile ölü olduğu halde aile kütüklerinde sağ gözükenlerin nüfus kütüğüne geçirilmesi düzenlenmiştir. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görevdir. Nüfusa kayıt edilmeyerek doğup ölen bir kişinin nüfusa tescil edilmesi, dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari işlem niteliğindendir....

        Dava nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 1-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi, 2-Dava sonucu itibariyle miras hukukunu yakından ilgilendirdiğinden; ölü olduğunun tescili istenen Ayşe'nin bütün mirasçılarının davalı sıfatı ile davaya katılmaları gerekirken, mahkemece re'sen gözetilmesi gereken bu durum nazara alınmadan ve taraf teşkili de sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi, 3-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 31. maddesine göre, ölenin kaydı yok ise yapılacak soruşturma sonunda Türk vatandaşlığı ve ailesi tespit edildiği takdirde doğum tutanağı düzenlenerek aile kütüğüne önce doğum, sonra ölüm olayı işlenir....

          Nüfus Hizmetlerine ait Kuruluş Görev ve Çalışma Yönergesinin 79. maddesinin birinci fıkrası sağ olarak doğmuş ancak nüfus kütüğüne tescil edilmeden ölen çocuklara ait ölüm tutanaklarının nüfus idarelerince kabul edileceği ve ölüm tutanağındaki bilgilere dayanılarak doğum tutanağı tutulup her iki tutanağın sırası ile aile kütüğüne geçirileceğini öngörmektedir. Anılan yönetmeliğin 149. maddesinin birinci fıkrası uyarınca da, aile kütüğünde kaydı olmayan kişinin ölümüne ilişkin olarak resmi veya özel sağlık kurumları veya kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarına dayanılarak düzenlenmiş bulunan tutanaklarının nüfus müdürlüğünce kabul edilip işleme alınması gerekir. Somut olayda ... ...'ın ./.....

            adlı kişinin nüfus kütüğüne tescil edilmediği anlaşılmakla henüz kütüğe kaydedilmemiş bulunan bir kimsenin var olmayan kaydında düzeltme veya değişiklik yapılmasının sözkonusu olmayacağı gibi, kayıtlı olsa bile ölüm kaydının düşülmesi idari bir görev niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde, mahkemece davanın bu gerekçelerle reddinde bir isabetsizlik yoktur. Bu itibarla dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlara, özellikle yukarıda açıklanan esaslarla yasal gerektirici nedenlere göre temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 7.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının 02.03.1933 doğumlu olarak 14.03.1946 tarihinde nüfusa tescil edildiği, ancak dinlenen her üç davacı tanığının da, davacının nüfus tescil edilmeden daha önce doğup ölen ... adındaki ablasının nüfus kaydını kullandığını beyan ettikleri anlaşılmaktadır. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanan kişinin saklı nüfustan nüfusa tescili de idari bir işlem niteliğindedir....

                doğum tarihi 18.09.1952 olarak düzeltilmiş ise de, nüfus kaydına göre 26.08.1946 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu