Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : 1-Nüfus Müdürlüğü 2- ... Dava dilekçesinde, anne ve baba adının tashihi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde kayden anne ve babasının gerçek anne-babası olmadığını babaannesi ve dedesinin üzerine yazıldığını, gerçek babasının ... annesinin ise ... olduğunu belirterek anne ve baba adının düzeltilmesi ile gerçek babasının hanesine kaydını talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2023 NUMARASI : 2023/8 ESAS - 2023/16 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının e-Devlet kapısı üzerinden başvuru yaparak gerçek soyadı olan Payalan'ı Atabey olarak düzelttirdiğini, davacı tarafından e-Devlet üzerinden yapılan başvuruya istinaden, davacının soyadının 5490 Sayılı Kanunun Geçici 11. Maddesi Uyarınca Sultanbeyli İlçe İdare Kurulunun 08.09.2022 Tarih ve 512 Sayılı (15.09.2022) Kararına göre İstanbul-Sultanbeyli İlçesi tarafından 2022/591 No ile Atabey olarak tescil edildiğini bildirmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun GEÇİCİ MADDE 11- (Ek:6/12/2019- 7196/61 md.)...

    Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

      HMK’nın 383. maddesine göre çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesidir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; “Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır” düzenlemesi yer almaktadır. Nüfus kayıtlarına ilişkin her türlü düzeltme ve tespit davalarında görevli mahkeme anılan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesinin 1/a bendine göre asliye hukuk mahkemesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.11.2010 gün ve 2010/18-563 E., 2010/554 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesinde herhangi bir ayrım yapılmadan kayıt düzeltme davaları düzenlenmiş olup, madde uyarınca ad ve soyadı değişikliği davaları da nüfus davalarının bir türüdür....

        Bir kişinin adı, haklı nedenlerin varlığı halinde değiştirilebilir ise de onun yerine uygun yeni bir ad konulmadıkça her ne sebeple olursa olsun doğrudan değiştirilmesi istenemez. 2525 Sayılı Soyadı Yasası'nın 3. maddesinde yabancı ırk ve millet isimlerinin soyadı olarak kullanılamayacağı belirtildikten sonra bu kanuna göre çıkartılmış bulunan 2891 Sayılı Soyadı Nizamnamesinin 7.maddesinde “yabancı ırk ve ulus adları soyadı olarak kullanılamaz”, yine aynı Nizamnamenin 5.maddesinde de “yeni takılan soyadları Türk dilinden alınır” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda; davanın vekil avukat aracılığıyla açıldığı, vekaletnamede isim tahsisine ilişkin özel yetkinin bulunmuyor ise de; davacı asilin vekil yanında duruşmaya katıldığı anlaşıldığından eksikliğin bu haliyle giderildiğinin kabulü gerekmiştir. Davacının soyadı Happani iken Bakırköy 1....

        Kişinin adı ve soyadı üzerindeki hak, kişilik haklarının bütün özelliklerini taşır ve mutlaktır; şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olup bir başkasına devredilemez. Soyadı, nesilden nesile intikal eden ve bir kişinin bir soya bir aileye bağlılığını ifade eden addır ve ya nesep bağı ile ya evlenme ile ya da evlat edinme yolu ile yahut da idari kararla kazanılır. 24 Haziran 1934 tarihinde kabul edilen, 2 Temmuz 1934 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 2525 sayılı Soyadı Kanunu ile kişiye seçerek soyadı kazanma hakkı tanınmıştır. Soyadı, nüfus kütüğüne yazılmakla belirlenmiş olur. Bir kimse zorunlu olarak taşıdığı soyadını dilediği gibi ve dilediği zaman değiştiremez. Çarpışmakta olan toplumsal yararla kişisel yararın bağdaştırılması için soyadının değiştirilmesi ancak haklı bir sebep bulunması halinde mümkündür....

        Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Nüfus Hizmetleri Yasasının 36.maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile Nüfus Müdürü veya Memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan 26.04.2005 günlü son oturumda Nüfus İdaresi Temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı tarafa iadesine, 16.7.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece tarafların delilleri toplanarak sonucuna göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi, 2-Nüfus Hizmetleri Yasası'nın 36. maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

              Kimlik numaralı T1 ile kardeşi, aynı yerde nüfusa kayıtlı T.C kimlik numaralı T2 nüfus kütüklerine, evlilik içi doğumdan baba soyadı olan “ÇAĞLAYAN” soyadı ile tescil edildiği, değiştirilmesini talep ettiği “KABADAYI” soyadının ise anneleri T.Ckimlik nolu Hatice KABADAYI'nın bekarlık soyadı olduğunun tespit edildiğini, davacıların “Çağlayan” olan soyadları, 2525 sayılı Soyadı Kanununun 3. maddesine aykırı adlardan olmayıp, imla-yazım hatası bulunan ve genel ahlaka uygun olmayan, toplum tarafından gülünç karşılanan adlardan da olmadığını, ayrıca nüfus mevzuatında, evlilik birliği içerisinde doğan çocukların, annelerinin bekarlık soyadlarını kullanması ile ilgili herhangi bir düzenleme de bulunmadığını, bu nedenle; davacının bu davayı açmasında haklı nedeni ve hukuki yararı bulunmadığından Mersin 5....

              UYAP Entegrasyonu