Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

T.C.Kimlik nolu 05.05.1988 doğumlu ...adında bir şahsın gerçekte doğup ölmediği, nüfusa mükerrer olarak yazıldığı ileri sürülerek bu mükerrer kaydın da iptali istenmiş, mahkemece ...T.C.Kimlik nolu...'ın gerçekte var olmadığının tespitine, 10.09.1994 tarihli ölüm kaydının iptaline karar verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen şahıslar ile resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır. Yasanın bu hükmüne göre Cumhuriyet Savcılarının mükerrer kaydın iptaline ilişkin bu davayı açmaları ancak yasalar uyarınca ilgili resmi dairelerin gösterecekleri lüzum üzerine mümkündür....

    Dava, nüfus kütüğündeki mükerrer olduğu ileri sürülen kaydın iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3/2. maddesi ile kanun yollarına ilişkin olarak 1086 sayılı HUMK'un 427 ile 454'üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı öngörülmüştür. 1086 sayılı HUMK'un 16/7/1981tarih ve 2494 sayılı Kanun'un 23. Maddesi ile değişik 427.maddesine göre, mahkemelerden verilen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği, davada haklı çıkmış olan tarafın da hukuki yararı bulunmak şartıyla, hükmü temyiz edebileceği düzenlenmiştir. Somut olayda; anne Aynur'un, davacı ... ve Nalan adında iki çocuğu yanında mükerrer olduğu ileri sürülen ve mahkemece nüfus kaydı iptal edilen Bülent adında çocukları bulunmakta olup, kararı temyiz eden anne Aynur'un eşi ...'...

      Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine, mükerrer kaydın iptaline ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 5.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, nüfusta kayıtlı ... ile ...’ın aynı kişi olduklarından mükerrer kayıt ile ... kızı olarak gözüken ... şeklindeki nüfus kaydının iptaline karar verilmesini istemiş; mahkemece, ... ile ...'ın aynı kişiler olduğunun tespiti ile ... olarak kayıtlı görünen 11.11.2001 tarihinde evlenerek ... olan kaydın gerçekte ... ve ...'in çocuğu olması ve kaydı işlem görmesi nedeniyle ... ve ...'den olma ...'ın işlem görmeyen kaydın iptaline, ...'ın gerçek baba ve annesinin ... ve ... olduğunun tespiti ile gerçek anne ve babanın kaydına taşınarak bağ kurulmasına karar verilmiştir. Dava, her ne kadar ... ile ...'...

          kaydın yani işleme tabi tutulan kaydın 31/01/1989 tarihli kayıt olduğu, bu nedenle işlem gören kaydın korunması gerektiği dikkate alınarak davanın kabulü ile mükerrer olan 01/04/1990 doğumlu kaydın iptaline karar vermek gerekmiştir....

          Her iki kayıttaki murisin aynı kişi olduğu tespit edilerek ölüm kaydı ile kapatılan ikinci kayıt muhafaza edilerek ilk kaydın mükerrer olduğu gerekçesi ile iptaline karar verilmiştir. Bu durumda muhafaza edilen kayıtta murisin üstsoy-kardeş ve eş bilgisi bulunmadığından ilk kaydın iptali ile soy bağını gösteren kayıtlardaki irtibatın kesilmesi sonucunun meydana geldiği anlaşılmaktadır. İşlem görmeyen kaydın kural olarak iptali gerekmekte ise de kaydın iptalinden önce mükerrer kayıttaki tescil ve vukuatların geçerli kayda aktarılması bu şekilde kayıtlar arasında bağ kurularak iptale karar verilmesi gerektiği açıktır. Tüm bu açıklamalara göre ilk derece mahkemesince kurulan hükmün infazda karışıklığa sebebiyet verecek nitelikte olduğu, davalı idarenin istinaf başvuru sebeplerinin yerinde olduğu sonucuna varılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mükerrer nüfus kaydının iptaline ilişkin davada Çine Asliye Hukuk ve Çine Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kayıtlarındaki ...’a ait mükerrer kaydın iptaline ilişkindir. Çine Asliye Hukuk Mahkemesince 6100 sayılı HMK’nun 382/2-a.5 maddesine göre davanın çekişmesiz yargı işi olduğu ve 383. maddesi uyarınca görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Çine Sulh Hukuk Mahkemesi ise, nüfusta mükerrer kaydın iptaline ilişkin olarak açılan davanın asliye hukuk mahkemesinde görüleceğine ilişkin Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde özel düzenleme bulunduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2021 NUMARASI : 2018/32 ESAS, 2021/145 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, Maliye Hazinesi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; TC kimlik numarası ile İlbistanlı Köyü nüfusuna kayıtlı Mehmet ve Ayşe kızı 01/07/1893 doğumlu T6 ile TC Kimlik numaralı Mehmet ve Ayşe kızı 01/07/1893 T5 aynı kişi olduğunu, Fatma'nın kendisinin babaannesi olduğunu, her nasılsa nüfusa mükerrer olarak kaydedildiğini, bu mükerrer yazılan kaydın iptalini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Nüfus Kaydının İptali İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacı ...'in nüfus kaydında 1990 ve 1993 doğumlu ... adında iki kızı olup bunlardan 1993 doğumlu ...'in kaydının mükerrer olduğu ileri sürülerek bu kaydın iptali istenmiş; Mahkemece, daha sonra tescil edilen 1990 doğumlu ...'in kaydının mükerrer olduğu gerekçesi ile işlem gören bu kaydın iptaline karar verilmesi üzerine davacı ... kararı temyiz etmiştir....

              ın nüfus kayıtlarında iki kez yazılmış olduğunu, 10/03/2015 tarihinde vefat eden müvekkilinin babasından kalan terekeninin paylaşımında ve benzeri işlemlerde mükerrer kaydın sorun oluşturduğunu bildirerek,.....Cilt no: 63, Hane no: 9, birey sıra no: 8' de nüfusa kayıtlı 02/02/1994 doğumlu , ....T.C. kimlik numaralı ...'ın mükerrer kaydının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; kaydının iptali istenen.... T.C. kimlik nolu ...'ın Yücel Kalkan isimli kardeşi ile birlikte ikiz olarak dünyaya geldiği ve bu yönde de babaları ...'ın nüfus müdürlüğüne 20/08/1998 beyanda bulunduğu, bu nedenle mükerrer olduğu yönündeki iddianın sübut bulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava mükerrer nüfus kaydının iptali istemine ilişkindir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; 10.01.1982 doğumlu ...'ın 24.09.1986 tarihinde baba beyanı ile nüfusa tescil edildiği, mükerrerlik nedeni ile kaydının iptali istenilen ...'...

                UYAP Entegrasyonu