"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; nüfusa kayıtlı olan isim ve soyismin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 18.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 18.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının, gerçek babası üzerine kayıt istemi ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi olmadığından, baba yönünden soybağının düzeltilmesi davasıdır. Bilindiği üzere, çocukla ana arasındaki soybağı doğumla; baba arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur. Esasen soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir....
TC) babalarının ... oğlu ... olduğu ileri sürülerek, adı geçenlerin baba adlarının düzeltilmesi istenmiş, aşamalarda verilen kararlar taraf teşkili ve eksik araştırma nedeniyle bozulmuş, bozma ilamlarına uyan Mahkemece diğer taleplerin reddi ile davanın kısmen kabulüne, ...'ün babasının ...; ..., ... (TC ...) ve ... Köy'ün (... TC) annesinin ..., babasının ise ... oğlu ... olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesine dair verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1. ... oğlu ...'ün ölüm tarihinin düzeltilmesi ile ... ve ... kızı ... Köy ile ... oğlu ...'ün evlilik kayıtlarının iptali istemine ilişkin davaların reddinde isabetsizlik bulunmadığına göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltilmesi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacının 04.07.1967 olan doğum tarihinin 04.07.1977 olarak düzeltilmesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosyada bulunan ve davacı ...'e ait kemik grafileri de çekilmek suretiyle düzenlenen ......
nin nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, ...'nin davacının kardeşi olarak .... ve ...'ten doğmuş gibi nüfusa kayıt edilmişse de gerçekte davacının kardeşi olmadığını, davacının erkek kardeşi ...'nin oğlu olduğunu ileri sürerek ...'nin kaydının düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne, ...'nin nüfus kütüğündeki anne ve baba adının iptaline, babasının ... annesinin ... olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunda olduğu gözetilerek, mahkemece tarafların kabulleri ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırmak üzere kaydının düzeltilmesi istenen ... ile ...'a meşruatlı davetiye çıkarılarak DNA testi için gerekli kan örneklerini vermeleri, gelip vermedikleri taktirde davayı kabul etmiş sayılacakları ihtar edilerek, geldikleri taktirde DNA testi yaptırılıp alınacak rapor doğrultusunda karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 27.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nin nüfus kaydında ... olarak kayıtlı olan anne isminin iptali ile ... olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının kızı ...'in nüfus kaydında annesi olarak görünen davalı ... (...)'in kaydının iptali ile ...'in annesinin davalı ... olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı ... (...) vekili 13.03.2009 havale tarihli cevap dilekçesinde ...'in ... olan anne kaydının silinmesini, ... lehine 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş; mahkemece, ...'in annesinin ... olduğuna karar verilmiştir. 1-Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadır....
Nüfus Müdürlüğünden getirtilen aile nüfus kayıt tablosu ve ekindeki doğum tutanağından, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...'ın 31.03.2004 ve ...'ın 10.10.2003 doğum tarihli olarak kaydedildikleri, ... Devlet Hastanesince verilen 02.12.2010 günlü sağlık kurulu raporlarında adı geçenlerin 10-11 yaş aralığında olduklarının bildirildiği anlaşılmakta olup, her iki çocuk için de sağlık kurulu raporu aldırıldığına göre, nüfus kayıtlarındaki dava dışı diğer çocukların yaşları da değerlendirilip gerektiğinde davaya dahil edilerek ve onların da alınacak sağlık kurulu raporları gözetilerek, diğer kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar verilmesi gerekirken, kayden kardeşi...'tan küçük iken büyük olacak şekilde sadece ...'ın doğum tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacıların babası... ile ... ve devam eden altsoyu arasında akrabalık bağının tesisi suretiyle nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... ve ihbar olunan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili, dava dilekçesinde, halalarının kızı olan ....'ün veraset ilamını almak için açtıkları davada akrabalıklarının görülmediğini, dolayısı ile veraset ilamı alamadıklarını, oysa...'nin annesi ... ile davacıların babaları ...'nun ana baba bir kardeş olduklarını bildirerek bu kişilerin devam eden alt soyları arasındaki akrabalık ilişkilerinin tesis edilerek, nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiş, mahkemece taraf tanıklarının beyanlarına itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....
ın nüfus kütüğünde 28.12.1995 olan doğum tarihinin 28.12.1992, kızları ...'un 15.11.1996 olan doğum tarihinin 15.11.1993 olarak düzeltilmesini istemişler; mahkemece, ... hakkında açılan davanın feragat sebebiyle ... hakkında açılan davanın ise düzeltme halinde anne Güllü'nün 1995 yılında boşandığı ... ... ile olan evliliği içinde doğmuş olacağından reddine karar verilmiştir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davalarında olduğu gibi kamu düzeniyle yakından ilgili olduğundan mahkemelerin, hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicili oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Somut olayda, mahkemece doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...'un babası ... İnbaş'ın nüfus kütüğüne kayıtlı olup bu kişinin babası olduğuna dair bir uyuşmazlık bulunmadığından tanık beyanı, doktor raporu ve tüm bilgi ve belgelere göre mahkemece istem gibi davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile reddi doğru görülmemiştir....