GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin nüfus kaydında doğum tarihinin 01/09/1962 olarak kaydedildiğini, müvekkilinin gerçek doğum tarihinin 01/02/1960 olup aile içerisinde ve müvekkilinin yakın çevresince de herkesçe bu böyle bilindiğini, taraflarınca oluşan kanaate göre 1963 yılının teknik imkanları gelişmiş olmadığından bu yanlışlığın meydana geldiğini düşündüklerini, müvekkilinin evde doğmuş olup doğumuna ilişkin hastane raporu bulunmamakta ise de dinletecekleri tanıklar, mahkemenin sevki ile alınacak doktor raporları müvekkilinin fiziksel görünümü ile müvekkilinin gerçek yaşı ve doğum tarihinin tespit olunacağını bu nedenlerle davacının nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin 01/02/1960 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı nüfus idaresi temsilcisi beyanında; takdiri mahkemeye bırakmıştır....
ve doğum tarihinin yanlış yazıldığını belirterek adının, soyadının, doğum yerinin ve doğum tarihinin düzeltilmesini talep etmiştir....
nın doğum tarihleri gerçeği yansıtmadığından ...'nın 20.06.1996 olan doğum tarihinin gün ve ay baki kalmak üzere 1990, ...'nın 01.07.1990 olan doğum tarihinin gün ve ay baki kalmak üzere 1988 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Doğum tarihleri düzeltilen ... ve ...’nın nüfus kayıtlarındaki cilt ve hane numaralarının gerekçeli kararda yazılmamış olması doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının birinci ve ikinci bentlerindeki ‘köyü’ sözcüklerinden sonra gelmek üzere ayrı ayrı "Cilt No:23, ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ GEREKÇE: Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı; nüfus kayıtlarında 02/03/1948 olarak görünen doğum tarihinin pasaport ve sair belgelerindeki doğum tarihi olan 08/03/1948 tarihi ile uyuşmadığını ve bu durumun mağduriyetine neden olduğunu ileri sürerek doğum tarihinin tashihini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, Tarım Bağ-Kur kayıtlarındaki doğum tarihinin 1961 olarak yazıldığını, gerçekte doğum tarihinin 23/03/1966 olduğunu, nüfus kayıtlarındaki gibi doğum tarihinin tashihine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 01/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, her nekadar mahkemece mirasbırakanın doğum tarihinin düzeltilmesi talebine ilişkin hüküm kurulmamış ise de, doğum tarihinin tapu kaydında bulunması zorunlu unsurlardan olmadığı gözetilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davalı Tapu Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava; nüfus kayıtlarında yaş ve isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk derece Mahkemesince yaş düzeltme talebinin reddine, isim düzeltme talebinin kabulüne dair karar verilmiştir. Davacı tarafça reddedilen taleple ilgili istinaf yoluna başvurulmuştur. "Dava dilekçesinde, davacının 05/07/1964 olan doğum tarihinin 05/07/1959 olarak düzeltilmesi istenilmiş; mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2022/110 ESAS - 2022/269 KARAR DAVA KONUSU : Yaş Düzeltilmesi İstemli KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı dava dilekçesinde özetle, gerçekte doğum tarihinin 01/01/1957 olduğunu, ancak nüfus kayıtlarına doğum tarihinin yanlış yazıldığını belirterek nüfus kayıtlarında 1965 olan doğum tarihinin 01/01/1957 olarak düzeltilmesi hususunda karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisi duruşmada; davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, " nüfus kayıtlarında davacının doğum tarihinin 01/01/1965 olduğu, davacının 1957 doğumlu olduğunu iddia ettiği, kemik yaşı tespitinin 22 yaşına kadar olacağı ayrıca davacının herhangi bir okul kaydı olmadığı gibi, aşı kartı gibi doğum tarihini belirlemeye yarar hiçbir delilininde bulunmadığı anlaşılmakla davacının sübut bulmayan davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Dolayısıyla yaşının düzeltilmesi istenilen T4 doğum tarihinin baştan itibaren nüfus kayıtlarına hatalı olarak kaydedildiği sabit olduğundan nüfus kaydının düzeltilmesinde kamu düzeni gereği zorunluluk olduğu açıktır. Hatalı doğum tarihinin düzeltilmesi ile babalık karinesi gereği çocuğun nesebinde değişiklik söz konusu olması bu düzeltmenin yapılmasına engel değildir. Küçüğün doğum kaydı gerçeğe uygun düzeltildikten sonra ilgililerce nesebin düzeltilmesi için yasal yollara başvurulmasında keza bir engel söz konusu değildir. "...Davacılar, dava dilekçesinde, kızları ...'un 05/08/2013 olan doğum tarihinin 05/08/2010 olarak düzeltilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece, doğum tarihinin düzeltilmesi istenen ...'ın istem gibi doğum tarihinin düzeltilmesi durumunda, annesi ...'...
Çocuğu olarak dünyaya gelen davacının doğum tarihi 25.03.1993 olmasına rağmen, nüfus kayıtlarında işbu durum hatalı olarak yer aldığını, işbu hatanın düzeltilmesi gerektiğini, davacının ailesinin en küçük ferdi olduğunu, kendisinden sonra dünyaya gelen kardeşi bulunmadığını, kendisinden bir önceki doğan kardeşinin doğum tarihi 19.01.1989 olduğunu, davacının annesi, davacıyı hastane veya doğum evinde dünyaya getirmediğini, köylerindeki evlerinde dünyaya getirdiğini, davacının nüfus kayıtlarındaki işbu hatalı durum sebebiyle, KPSS'den başarılı puan alabilecek kapasitede de olsa POMEM (Polis Meslek Eğitim Merkezi) üst yaş şartı 30 olarak belirlendiğinden işbu hakkından mahrum kaldığını, bu nedenle davacının doğum tarihinin nüfus kayıtlarında “25/03/1991” olarak yazılmışsa da davacının gerçek doğum tarihi olan 25/03/1993 olarak düzeltilmesine, nüfusa tesciline karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....