Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hükme karşı davalı idare temsilcisi; yargılamanın nüfus müdürü veya görevlendireceği memurun huzuru ile görülmesi gerekirken yokluklarında karar verildiğinden bahisle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava; nüfus kayıtlarındaki adın değiştirilmesi talebidir. Dosyanın incelenmesinde; 26/02/2019 tarihli 1.duruşmaya davacıların katıldığı, davalı idareyi temsilen kimsenin bulunmadığı ve duruşma sonunda davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesi; "Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları (...) nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır." hükmünü içermektedir....

Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı, Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Adın değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK.'nun 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK 383. maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....

    Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı, Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Adın değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK.'nun 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK 383. maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....

      Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı, Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Adın değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK.'nun 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK 383. maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....

        SONUÇ: Davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisinin temyiz itirazları yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle, temyiz edilen hükmün 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, nüfus kayıtlarındaki mevcut adın iptali yönündeki temyiz itirazlarının ise yukarıda 2. bentte belirtilen sebeple REDDİNE, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 06.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dolayısıyla çocuğun önadının değiştirilmesi için yasal temsilcileri tarafından açılan davalarla, ergin kişilerin ad ve soyadlarının değiştirilmesi davalarında görevli mahkemenin 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde yer alan hüküm gereğince asliye hukuk mahkemesi olduğunda bir duraksama bulunmamaktadır. 4721 sayılı TMK'nin 27. maddesinde; adın değiştirilmesinin, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebileceği, değişikliğin nüfus siciline kayıt ve ilan olunacağı, adın değişmekle kişisel durumda değişme olmayacağı, bu değişiklikten zarar görenlerin, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebileceği hükme bağlanmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Adın Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, adın değiştirilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davalı ... temyiz etmiştir. Mehkemenin red kararı ilgilinin nüfus kaydında herhangi bir değişikliğe yol açmadığından Nüfus Müdürlüğünün temyiz isteminin REDDİNE, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 11.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı, Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Adın değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK.'nun 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK 383. maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır....

                Mahkeme gerekçeli kararında aynen "Bir kadının erkek ismi alması, bir erkeğin kadın ismi alması ancak yasanın 40.maddesi kapsamında mümkündür. " demişse de, yüksek mahkeme kararlarınca transeksüel bir kimsenin adın değiştirilmesine dair istemi, cinsiyet değişikliği operasyonu geçirmiş olması koşuluna bağlanmadığından, kişinin sosyal çevresinde tanındığı isim ile nüfus kayıtlarındaki ismin farklı olması tek başına haklı bir sebeptir. Her ne kadar mahkeme, nüfus kayıtlarında erkek cinsi olarak görünen bir kimsenin adını kadın cinsinin yaygın olduğu bir ad ile değiştirilmesi talebini, gerekçesinde aynen "Bir erkeğe Pınar ismini vermek karışıklığa neden olacağı gibi adaba, ahlaka aykırıdır." diyerek adaba ve ahlaka aykırı bulmuştur. Kanaatimizce, bu gerekçe, transfobik bir yaklaşım ve anlayışın mahkemelere dahi derinlemesine nüfuz ettiğinin bir göstergesidir.Öncelikle, transeksüellik bir tercih değil, yönelimdir....

                Ancak; Dava adın değiştirilmesi olduğu halde karar başlığında "Nüfus (Yaş Düzeltilmesi istemli)" yazılması doğru değil ise de, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, karar başlığından "Nüfus (Yaş Düzeltilmesi istemli)" sözcükleri çıkarılarak onun yerine "Adın Değiştirilmesi" yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 31.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu