Her ne kadar davacı doğum tarihinin 15/02/1987 olarak tashihini talep etmiş ise de davacının 23/02/1978 tarihinde doğduğu hususunun 21/12/1982 tarihinde nüfusa tescil edildiği, bu itibarla bir kişinin doğmadan nüfusa kayıt edilmesi mümkün olmadığından, doğum tarihinin 15/02/1987 tarihi olarak tashihi talebinin reddine" Karar verilmiştir....
Her ne kadar davacı doğum tarihinin 15/02/1987 olarak tashihini talep etmiş ise de davacının 23/02/1978 tarihinde doğduğu hususunun 21/12/1982 tarihinde nüfusa tescil edildiği, bu itibarla bir kişinin doğmadan nüfusa kayıt edilmesi mümkün olmadığından, doğum tarihinin 15/02/1987 tarihi olarak tashihi talebinin reddine" Karar verilmiştir....
Tapulama tutanağındaki açıklamalar ile davacının murisinin nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanıp kayıt maliki ile ismi düzeltilmesi istenen davacının murisinin aynı kişi olup olmadığı kesin bir şekilde saptandıktan sonra neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 16.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
/389 sayılı Kararı ile doğum tarihinin 1999 olarak tashih edilmesi ve güncel nüfus kayıt örneğine göre Kayseri 1....
Tapu kayıtlarının düzgün tutulmasında kamu yararı bulunup, kamu düzenine ilişkin kayıt düzeltme davalarında mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması gerekir. Eldeki davada dava konusu taşınmaz 29.04.1993 tarihli satış işlemi ile ... adına tescil edilmiştir. 29.04.1993 tarihli akit tablosunda tapu malikinin ... ve ...kızı 02.12.1960 doğumlu ... olduğu yazılıdır. Nüfus müdürlüğünden yapılan araştırmada ise davacının murisi ... dışında ... ve ... kızı 02.12.1960 doğumlu ... isminde bir kişinin daha mevcut olduğu ve sağ olduğu bildirilmiştir. Mahkemece, nüfus müdürlüğü tarafından gönderilen her iki kaydın sebebi araştırılarak eğer mükerrer kayıttan kaynaklanıyorsa davacıya süre verilerek nüfus kayıtları düzelttirilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Ancak iki kayıt sahibi ayrı ayrı kimseler ise davanın reddine karar verilmelidir....
Ayrıca, nüfus müdürlüğünden gelen cevabi yazıda belirtilen birden fazla "... kızı ..." şeklindeki nüfus kayıtlarında sağ olanlar veya ulaşılabilen mirasçıları duruşmaya çağrılarak dinlenmeli, dava konusu taşınmazla ilgileri bulunup bulunmadığı araştırılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olup olmadığı kesin bir şekilde saptanmalıdır. Değinilen biçimde araştırma yapılmaksızın kurulan hükmün belirtilen sebeplerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 06.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....
Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak Şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır....
Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemeler de, 29.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 10. maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.” ve yine aynı Yasa'nın 35.maddesi “…(1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir…” şeklindedir. Diğer taraftan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 30. maddesi “ Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla adının ve doğum tarihlerinin nüfusta düzeltildiğini, daha önce açılmış olan davanın yaş tashihi davası olmadığını, nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğunu, iki kardeşin birbirine yazılmış olan doğum tarihlerinin düzeltildiğini, davacının nüfus kaydında vefat eden kardeşinin doğum tarihinin yazmasının sorunlara neden olduğunu belirterek bu nedenlerle doğum tarihinin 01/07/1985 olarak tashihine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 temsilcisi duruşmada özetle; nüfus kaydının düzeltilmesinde takdiri mahkemeye bıraktığını beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARARINDA ÖZETLE: Davacının daha önce açmış olduğu davada yaşının da düzeltilmesini talep ettiği, doğum tarihini daha önce açmış olduğu davada ileri sürmediği, nüfusta düzeltme yapıldığı, doğum yılının 1985 olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....