WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın ölü olduğunun tespiti ile nüfus kaydının kapatılmasına,...'nın saklı nüfustan kaydının yapılmasının idari işlem olmasından dolayı bu talep yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresindeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Görüldüğü gibi nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının Cumhuriyet savcısı tarafından açılabilmesi için Kanunda öngörülen koşulların bulunması gerekir. Somut olayda; Cumhuriyet Savcılığında yürütülmekte olan soruşturma sırasında ...'nın öldüğü, ölüm kaydının nüfus kayıtlarına işlenmediği, nüfusa kayıtlı olmayan...'nın ölü ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, galleye ve tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın davacı yönünden açılmamış sayılmasına, müdahil davacının davasının kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Müdahil davacı ...'nin gidebildiği kadar üst soylarını gösterir açıklamalı nüfus kayıtlarının ilgili nüfus müdürlüğünden, 2-Dosya içindeki belgelerden ...'nin evlenerek Şanlıurfa merkez ilçesi ... Mahallesi 9.cilt 181 hane 13.sıraya gittiği anlaşılmaktadır. Buna göre ...'nin ölü veya sağ olup olmadığını gösterir açıklamalı nüfus kaydının ilgili nüfus müdürlüğünden, Getirtilip dosya içerisine konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      in kardeşi olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı M.. D.. tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı Türk vatandaşı olduğunu, uzun süre çalışmak amacıyla Suriye'de bulunduğunu, nüfus kaydı üzerinde uzun zamandan beri işlem yapılmadığından yeniden nüfus cüzdanı çıkartmak üzere yaptığı başvurunun Nüfus Müdürlüğünce "kaydın uzun süre işlem görmediği" gerekçe gösterilerek karşılanmadığını ve kendisine cüzdan verilmediğini ileri sürerek, nüfus cüzdanı alabilmesi için davalı M.. D.. ile kardeş olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece "davayı açan kişinin Y.. D.. olduğunun usulüne göre ispat edilemediği" gerekçesi ile istek reddedilmiş, kararı davalı M.. D.. temyiz etmiştir. Dosyaya alınan kayıtlara göre; Y.. D.. isimli şahsın nüfusa kayıtlı olduğu, bu kişinin M.....

        Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılır. bu nedenle; mahkemelerinin görevsizliğine " dair karar verilmiştir. Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesince; "Ümit Işık'ın, Halit Işık'ın çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek babasının T2 olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. T2'ın gerçek baba olduğunun tespiti talebi davacının doğumu sırasında, biyolojik anne olan T3 ile T2'ın evlilik ilişkisi olmadığından Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti niteliğindedir....

        Her ne kadar ıslah dilekçesi ile dahi taraf değişikliği yapılması mümkün değil ise de, ıslah dilekçesinden evvelki talep bakımından da, davanın niteliği itibariyle aynı kişi olduğunun tespiti talep edilen Fatım Baskan'ın sağ ise kendisinin vefat etmiş ise tespit kararından miras hakları etkilenecek olan kaydi mirasçılarının davada yer alması gerektiği ve aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu, Bununla birlikte dosya kapsamına hakkında karar verilmesi talep edilen TC Kimlik numaralı Fatım Baskan'a ait nüfus kayıt örneğinin celbedilmediği, Dairece UYAP üzerinden alınan nüfus kayıt örneğine göre Fatım Baskan'ın nüfus kaydının bilinmeyen ibaresi ile kapatıldığı, ancak kapatma işleminin neden kaynaklandığına ilişkin herhangi bir açıklamaya yer verilmediği, Davacı tarafça ve tanıkların beyanlarında davacının annesinin vefat ettiği beyan edilmesine rağmen sunulan nüfus kayıtlarına göre davacının Irak nüfus kayıtlarına göre annesinin sağ olduğu, Bu hali ile öncelikle Fatım Baskan'ın nüfus...

        Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Tapu kayıtlarında ismi düzeltilmesi istenen ..., ..., ... ve ...”ın dosya içerisinde nüfus kayıtlarının bulunmadığı, nüfus kaydı bulunan ...”in sağ veya ölü olduğunun nüfus kaydında kapalı kayıt görünmesi nedeniyle anlaşılamadığı görülmüştür. Ayrıca tapu kaydında ismi düzeltilen ...”ın mevcut nüfus kaydına göre sağ olduğu anlaşılmasına rağmen davacı olmadığı halde hakkında açılan davanın kabulüne karar verilmiştir. Yine dosyada mevcut nüfus kayıtlarına göre ölü oldukları anlaşılan ..., ..., ..., ... ve ...”in davacılar ile mirasçılık bağını gösteren nüfus kaydı veya veraset belgesi dosya içerisinde bulunmamaktadır. Mahkemece; belirtilen eksiklikler giderildikten sonra yukarıda açıklanan ilkeler ışığında araştırma ve inceleme yapılmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

          Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı). Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davacıların babası ... 01.03.1946 doğumlu olarak ... ile eşi ...'nın çocukları olarak 14.12.1949 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. Somut olayda dava, davacıların babası ...'nın, dede ve ninesi ... ve ...'nın çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin ..... gerçek babasının da nüfus kaydına göre kardeşi olan ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında davacıların babası ...'...

            Bu durumda anne olduğu iddia edilen Kubar'ın nüfus kaydının dosya arasına alınması, kimlik bilgilerinin net olarak tespit edilmesi, sağ olup olmadığının belirlenmesi, sağ ise davalı olarak davaya dahil edilmesi, sağ değil ise varsa mirasçıları tespit edilerek davalı sıfatı ile davaya katılmalarının sağlanması gerekirken, mahkemece resen gözetilmesi gereken bu durum nazara alınmadan ve dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır. O halde mahkemece öncelikle bu usulü eksiklikler tamamlanmalı daha sonra nüfus kaydının düzeltilmesi davalarında geçerli re'sen araştırma ilkesini de dikkate alarak yalnızca tanık beyanları ile yetinilmemeli, kolluk araştırması ve DNA araştırması da yaptırılarak tüm deliller değerlendirilmeli ve sonucunu göre karar verilmelidir. Yaş tashihine ilişkin yapılan değerlendirmeye gelince, mahkeme yaşı düzeltilmesi istenenin talebi ile bağlı değildir....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kişinin askerlik yaparken vefat etmesi halinde ikamet adresinin orası olduğunun kabulünün yanlış olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, kayden sağ olarak gözüken kişinin, ölü olduğunun tespiti ile nüfus kaydının düzeltilmesi isteğine ilişkindir....

            Ancak somut olayda, davacıların annesinin nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olarak açılan Samsun Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 05.03.1948 tarihli ve 1948/253 Esas, 1948/ 65 Karar sayılı dosyada davacıların murisi olan Neriman'ın babasının Hamit değil Osman olduğuna karar verildiği de dikkate alındığında, davanın babalık davası değil, nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu anlaşılmaktadır. 6.Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler dikkate alındığında davacıların murisi Neriman'ın babasının ... olduğunun tespiti talebi nüfus kayıt düzeltme davası olup asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. Ancak aile mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin verilen bozma ilamı sebebi ile görev hususu kesinleşmiştir....

              UYAP Entegrasyonu