Mahallesi 6494 ada 22 parsel sayılı taşınmazda 276/2400 pay sahibi Mehmet'in davacının dedesi ..... olduğunun tespiti ile nüfus bilgilerinin eklenerek tapu kaydının düzeltilmesi, c- ... İli, ... İlçesi, ...Mahallesi 383 ada 25 parsel sayılı taşınmazın tam pay maliki ile 1383 ada 1 parselde 14/32 pay sahibi Mehmet'in davacının dedesi..... olduğunun tespiti ile nüfus bilgilerinin eklenerek tapu kaydının düzeltilmesi, istenmiştir. Mahkemece, mevcut tapu kayıtlarında malikin belli olmadığı, kayyımlığın devamında hukuki yarar bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kayyımlık kararının kaldırılması ve tapu kayıtlarının düzeltilmesi istemlerine ilişkindir. 1-Tapu Sicil Müdürlüğü vekilinin temyizi yönünden; Dava dilekçesinde kayyımlığın kaldırılması ile birlikte kayyım atanan taşınmazların tapu kayıtlarının da düzeltilmesi istenmiş, tapu sicil müdürlüğü de davalı gösterilmiştir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle nüfus kaydına uygun olarak tapu kaydının düzeltilmesi doğru olduğuna göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Tapu Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına 30.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAYIT DÜZELTİM İSTEMLİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı; miras bırakan babası ... oğlu...'un nüfus kaydında baba adının ... olduğu halde 317 sayılı ... adına tescilli 2/B parselinin beyanlar hanesinde babası....un baba adının ... olarak yazıldığını belirterek , anılan parsele ait tapu kaydının beyanlar hanesinin nüfus kaydına göre düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kurum; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki ... oğlu... isminin ... oğlu ...olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı kurum tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı .Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir''. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi'’ davalarının konusunu oluşturur. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir....
Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir''. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi'’ davalarının konusunu oluşturur. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir....
Yukarıda gösterilen açıklamalar dikkate alındığında; davacıların talebi, bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılacağı dikkate alınmadan aile mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
in anne adının düzeltilmesi yönünden; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14. maddesinde; “(1) Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlât edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. (2) Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir.” hükmü düzenlenmiştir. Yukarıda gösterilen Kanuni düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında, davacıların murisi ...'in nüfus kayıtlarında "..." olan anne adının "..." olduğunun tespiti yönünden davacıların hukuki yararları olduğu gibi, kapalı kaydın düzeltmeye engel olduğu ancak tespit kararı verilmesi yönünden Kanuni bir engelin olmadığı açıktır. Buna göre mahkemece, muris ...'...
Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Somut olayda dava, ...'in, ... ve ... çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin davalı ..., gerçek babasının da diğer davalı ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi olarak açılmış olup, gerçek babanın Ömer olduğuna yönelik istem, anne Adelet ve baba olduğu iddia edilen ...'in evliliğinin bulunmadığı ve çocuğun evlilik dışı ilişkiden doğmuş olduğu belirtildiğinden babalığın tespitine ilişkindir. Davadaki gerçek annenin Adelet olduğuna yönelik istem ise nüfus kayıt düzeltim davası olup, görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir....
Davacı Hasan'ın kayden anne ve babası olarak görünen Mehmet ve Zeliha'nın çocuğu olmadığına dair talep gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olduğu gibi anne ile çocuk arasında soybağı doğum ile kurulacağından gerçek annenin de Esma olduğuna dair dava bir bütün olarak 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına Nüfus Müdürlüğü temsilcisinin katılımıyla asliye hukuk mahkemesinde bakılır. Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Bu nedenle, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 31. ile Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 72. maddeleri uyarınca, kaydı düzeltilmesi istenen “... kızı, ...k”ın doğum ve ölüm kaydının nüfus kütüğüne işlenmesi için davacılara süre verilmelidir. Nüfusa kaydı sağlandıktan sonra, tapu ve nüfus kayıtları arasında bağlantı ve tutarlılık bulunduğunda davanın kabulüne, aksi halde davanın reddine karar verilmesi yerine, nüfus kaydı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de, Afşin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/594 Esas ve 2010/53 Karar sayılı birleştirme kararı verilen dava ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir....