DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yaş düzeltilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir''. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi'’ davalarının konusunu oluşturur. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....
Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararı) Somut olay yukarıdaki açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde davacının isteminin babası Murat Hülür'ün hanesinde annesi olarak tescil edilen Zülali ile babasının dedesi olan Mehmet Özkan'ın nüfus kaydında kardeşi olarak tescil edilen Zülali'nin aynı kişi olduklarının tespiti ile aralarındaki, nüfus kaydına ilişkin bağın kurulmasına yönelik olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. Maddesi kapsamına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. Maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemelerinde bakılır. Görev, kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....
Dava ile davalı T8 anne ve babasının davacıların anne ve babası olmayıp diğer davalılar olduğu ve bu sebeple davalı Ayşe'nin nüfus kaydının düzeltilmesi talep edilmektedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2019 NUMARASI : 2018/571 ESAS - 2019/420 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin adının Haydar Serhan Özen iken nüfusa isminin T2 olarak kaydedildiğini, müvekkilinin çocuğunun yakın zamanda okula başlayacağını, bilenen isim ve soyisminin nüfustaki ismi ile karşılıklara neden olacağını, bu nedenlerle Tunceli ilinde oturan müvekkili Metin Özen'in velayetinde olan T2'ın isminin "Haydar Serhan" soy isminin ise "VARDAR" olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı nüfus temsilcisi duruşmada; davacının Türkiye'de nüfus kayıtlarında kaydının bulunmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir....
Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca "Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddi hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir." Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi" anlaşılır. (Ergun Özsunay, Gerçek Kişilerin Hukuki Durumu, İstanbul 1982, S:243). "Kayıt düzeltilmesi", aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının "düzeltilmesi" veya "değiştirilmesi"dir. Nüfus kütüklerindeki "doğru olmayan kayıtların" düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....
Hukuk Dairesi'nin 2021/13330 Esas, 2021/14438 Karar sayılı 06/12/2021 tarihli kararında "...Dosya kapsamından, nüfus kaydının düzeltilmesi istenilen Zekiye Öztürk’ün son yerleşim yeri adresinin “Sorgun/YOZGAT” olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın Sorgun 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir...." şeklindeki içtihatında ve emsal diğer içtihatlarda ile 5490 sayılı yasanın 36/1- a maddesindeki düzeltmeyi isteyen ibaresinin nüfus kaydının düzeltilmesi istenen kişi olarak anlaşılması gerektiği belirtilmekle, somut olayda nüfus kaydının düzeltilmesi istenen kişilerin yerleşim yerlerinin nüfus kaydından anlaşıldığı üzere; Şinik Mah. Kavanozoğlu sk. no:17 iç kapı no:2 Akçaabat/Trabzon olduğu anlaşıldığından İDM tarafından davanın esasına girmesi gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Sayılı dosyası ile dava açıldığını, murisin ölüm hanesinde "bilinmeyen" kaydının bulunduğunu, ölüm tarihinin bilinmediğini ve nüfus kaydındaki ölüm araştırması gereğince, nüfus kaydının düzeltilmesi için taraflarına dava açılmak üzere yetki ve süre verildiğini beyanla Ömer Horzum'un ölüm tarihinin nüfus kaydına işlenerek düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı davaya karşı cevap vermemiştir. C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Alaşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/02/2022 Tarih 2021/103 Esas 2022/94 Karar sayılı kararı ile, "...Davanın, mahkemenin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, yetkili mahkemenin Sarayköy/Denizli Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine" karar verilmiştir....
Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir''. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi'’ davalarının konusunu oluşturur. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yaş düzeltilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir''. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi'’ davalarının konusunu oluşturur. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....
Dava mükerrer kayıt iptali ve nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin dava, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih....sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle mevcut kaydın düzeltilmesi davası olup, böyle bir dava sonucunda kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmeyeceğinden; davacının birinci talebi gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olan ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Davacının gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden bilindiği üzere çocukla ana arasındaki soybağı doğumla kurulduğundan yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....