Somut olayda Cumhuriyet savcısı, nüfus kayıtlarında ...,... üzerine nüfusa kayıtlı ...’nın gerçekte ...,...’in çocuğu olduğu iddia edilerek ... ’nın nüfus kaydının iptali ile gerçek duruma uygun olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Davanın kabul edilmesi halinde davalı ...’nın in anne ve baba adı değişecek olmasına rağmen , gerçek baba olduğu iddia edilen davalı ... ile nüfus kaydındaki baba olarak görünen ölü ... ’ın baba- oğul olmaları nedeniyle , nüfus hanesi değişmeyeceğinden , uyuşmazlığın soybağına ilişkin olduğundan söz edilmez. Hal böyle olunca , somut uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğu ve nesep davası olmadığı , Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olup, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
ın çocuğun anne ve babası olduğuna dair nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi olan....'un nüfus hanelerine taşınmasını ve bu şekilde...'ın nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, açıklanan niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, bilerek yanlış oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282. ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 29/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan ... ile ... olarak düzeltilmesini istemiştir. Görüldüğü gibi davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise genetik anne ve baba olan ... ile ... üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez....
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davanamede ikiz çocuklar ... ve ’nın dedesi ... ve büyükannesi ... hanesindeki yanlış kaydın iptali, adı geçen çocukların annelerinin ... ve babalarının ... olduğunun tespiti ile hatalı kaydın düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Bir davada maddi olguları ileri sürmek taraflara, ileri sürülen maddi olguların nitelendirilmesi hakime aittir. Davacı bu dava ile ikiz çocuklar ... ve ’nın babasının ... annesinin ... olduğu halde, nüfus kaydında dedesi ... ile babaannesi ...’in çocukları imiş gibi tescil edildiğini bildirerek, çocuklar ... ve ’nın nüfus kayıtlarındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan ... ile ... olarak düzeltilmesini istemiştir....
T2 dava tarihinden evvel verilen vekaletnamede özel yetkinin bulunmadığı, istinaf dilekçesi ekinde sunulan vekaletnamede ise, nüfus müdürlüklerine başvurarak mükerrer kaydın iptali talebinde bulunma yetkisinin verildiği, nüfus kaydının düzeltilmesi davası açma hususunda özel yetkinin bulunmadığı görülmüştür. Bu durumda, davacı adına nüfus kayıtlarının düzeltilmesi başvurusunda bulunan Av....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Nüfus Kaydının ve Ölüm Tarihinin İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ... A R A R Davacı vekili,dava dilekçesinde,davacı ...'in 1961 doğumlu olarak nüfusa kayıtlı iken bu kaydına ölüm şerhi düşüldüğünü,1969 yılında ise 1969 doğmlu olarak tekrar nüfusa tescil edildiğini,gerçek kaydının 1961 doğum tarihli olan kayıt olduğunu bildirerek mükerrer 1969 doğumlu kaydın iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 1961 doğumlu kayıttaki ölüm şerhinin terkinine, 1969 doğumlu kaydın iptaline karar verilmiştir. Dava mükerrer nüfus kaydının ve nüfus kaydındaki ölüm şerhinin iptali istemine ilişkindir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 sayılı Kanun’un 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin davaların asliye hukuk mahkemelerinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nın 382. maddesinde çekişmesiz yargı işleri düzenlenmiş, aynı yasanın 383. maddesinde de çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin “aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece” sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davaname ile ilgili kişi ...'in mükerrer olan nüfus kaydının iptali talep edilmiştir....
in bu kaydının iptali ile gerçek anne ve babasının nüfusuna tescilini; birleştirilen davada ise, davacı kaydının iptalini istediği ...'in davacının kızı ... ile ikiz göründüğünü, oysa ikiz olmadıklarını bildirerek bu ikizlik kaydının iptalini istemişler, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Nüfus kaydındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadır. Bu bağlamda; 1-Anne olduğuna karar verilen ...'in nüfus kaydı getirtilmeden, 2-Davalı olarak görünen ...'nin nüfus kayıtları getirtilip davadaki sıfatı tespit edilmeden, 3-Kaydı düzeltilecek ...'in bulunduğu hanedeki kaydının iptali ile anne ve baba olduğuna karar verilen ... ve ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kayıt iptali hukukuna ilişkin davada ... 2. Aile ve 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ... C. Başsavcılığınca davaname ile açılan hatalı nüfus kaydının iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, evlatlık sözleşmesi yapılmaksızın başkası üzerine kaydedilen hatalı nüfus kaydının iptalinin istendiği anlaşılmaktadır. 5490 Sayılı Nüfus Yasa’sının 35. vd. maddelerinde kayıt düzeltilmesi, T.M.Y.’nın 282. maddesinde de soybağının kurulmasına ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Bu durumda; Aile hukuku ile ilgili olmayan kayıt düzeltilmesine ilişkin davada uyuşmazlığın çözümünde ... Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 7....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının anneanne ve dedesi çocuğu olarak görünen nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ve babası üzerine kaydedilmesi istenilmiştir. Mahkemece mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davacı ...'ın nüfusa tesciline dair tüm belgelerin (doğum tutanağı vs.) 2-Davalı ... ...'ın (...) tüm nüfus hareketlerini gösterir nüfus kaydının, 3-Baba olduğu iddia edilen ...'ın tüm nüfus hareketlerini gösterir nüfus kaydının, 4-Davacı ...'ın eşi ...in anne ve babasının nüfus kayıtlarını da gösterir şekilde nüfus kaydının, İlgili nüfus müdürlüğünden getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....