Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar, annelerinin gerçek adının Münevver, doğum tarihinin 01.07.1926 olduğu halde nüfus kayıtlarına adının Münük, doğum tarihinin 01.07.1925 olarak yazıldığını, bu yanlışlığın düzeltilmesini istemişler mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden, davacıların annesinin adının ve doğum tarihinin 5490 Sayılı Kanunun 39. maddesine göre Nüfus idaresince re'sen yazıldığı ve adı geçenin 17.01.2010 tarihinde vefat ettiği ve nüfus kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir....
in nüfus kütüğüne ... olarak kayıtlı anne adının...olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde; kendilerinin 4 kardeş olduklarını, babaları ... ile anneleri ...'nin 1960'lı yıllarda vefat ettiğini, babaları ve annelerinin Hekimhan nüfus kütüğünde kayıtlı iken 1969 yılında Nüfus İdaresinde çıkan yangın sonucu nüfus kayıtlarının yandığını, bunun üzerine Hekimhan Nüfus İdaresince yersel yazım yapıldığını, davacılardan ... ve ...in evli oldukları kocalarının hanelerine kayıt yapıldığını, davacı ...'in ise ayrı haneye kaydının yapıldığını ancak yersel yazım sırasında babalarının ve davacı ...'in de anne adının yanlış yazıldığını, büyük abileri ...'...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; ... adının ... olduğunu, çevresinde adının böyle bilindiğini, her nasılsa nüfusa ... olarak geçtiğini, uygulamada ... olmasına karşın resmi işlemlerde ... geçmesi nedeniyle zorluklarla karşılaştığını belirterek nüfus kaydındaki adının ... olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 03.11.1928 tarihinde yürürlüğe giren 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun hükümleri uyarınca davacının, ad ve soyadının Türkçe okunduğu şekilde nüfus kütüğüne kayıt edilmesi zorunlu olup “w” harfinin, anılan yasanın 1.maddesinde sözü edilen ve bu yasaya bağlı cetvelde gösterilen Türk Harfleri arasında yer almadığından, davacının nüfus kaydında "..." olan adının "..." olarak değiştirilmesi isteminin reddinde bir isabetsizlik yoktur....
Somut olayda istek niteliği itibarıyla bir nesep davası olmayıp, yanlış ve yanıltıcı beyanla nüfus kütüğüne hatalı yazılan anne adının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/11/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....
Bu durumda, tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun olarak oluşturulması esas olduğundan, davacının nüfus kaydında baba adının "..." olarak yer almasına rağmen nüfus kaydında yer almayan baba adının davacının talebi doğrutusunda "..." olarak tapu kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesi doğru değildir. Davacının baba adı ancak nüfus kaydında yer aldığı gibi düzeltilmesi mümkündür. Bu sebeple; baba adının "..." olarak düzeltilmesi isteği yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü cihetine gidilmesi isabetsizdir. Öte yandan; davacının son (evlilik) nüfus kaydına göre evlenmekle "Haymana" soyadını aldığı belirlenmiş olup nüfus kaydında olmadığı halde kızlık soyadının tapu kaydına eklenmek suretiyle yazılmasına karar verilmesi de isabetsizdir.” gerekçesi ile Mahkeme kararı bozulmuştur. 3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin 19.09.2017 tarihli ve 2017/31 E., 2017/1000 K. sayılı kararıyla; Ceyhan 3....
ın nüfus kaydında anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, anne ve baba adının değiştirilmesi istemi, soybağının kurulması istemine ilişkin olduğu, gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın anne ve baba adının düzeltilmesine istemine ilişkin nüfus davası olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda,dava, davacının kardeşi ...'in gayri resmi evli olması nedeniyle,... ile gayri resmi eşi ...'ün çocularını kendi çocuğu gibi Üzerine tescil ettirdiğini belirtilerek, ... ve ...'ın nüfus kaydında ... ve ... olarak görünen baba ve anne isimlerinin, ... ve ... olarak değiştirilmesi istemine yöneliktir.Anne ve babanın birlikte değiştirilmesine yönelik dava soybağının düzeltilmesine ilişkin olmayıp hatalı yazılan nüfus kaydının 5490 Sayılı Yasanın 36. Maddesi hükümlerince tashihi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde .... olan adının ,...., yine nüfus kütüğünde Bessi olan anne adının Besse olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacı dava dilekçesinde nüfus kütüğünde Abdulkadır olan adının ......olan anne adının da ...... olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden davacının annesinin sağ ve kayden adının ..... olduğu görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacılardan, ... paydaşı olduğu 30 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında soyadının "Arslan" baba adının ... olarak yer aldığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Aslan" baba adının "Cavhar" olduğunu, davacı ... ise tapu kaydında soyadının "Arslan" baba adının ... olarak yer aldığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Oğuz" baba adının "Kemal" olduğunu, davacılardan Zekiye; tapu kaydında soyadının "Arslan" baba adının ... olarak yer aldığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Aslan" baba adının "Mehmet" olduğunu ve çekişmeli taşınmazın tapu kaydında tüm davacıların doğum tarihlerinin yanlış yazıldığını ileri sürerek, anılan taşınmazların tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde nüfus kaydında "Kumriye" olan anne adının iptali ile gerçek annesi "..."nin adının yazılmasını istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Nüfus Yasasının 36.maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile Nüfus Müdürü veya Memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan Nüfus İdaresi Temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; davacı ...'nın nüfus kütüğünde Kumriye olan anne adının "..." olarak düzeltilmesine karar verilmiş ise de bu ...'...
in nüfus kaydında 'Bedir' olan baba adının 'Yusuf' olarak düzeltilmesini talep edilmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Tarsus 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 04.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....