adına nüfus kaydı bulunup bulunmadığı Nüfus Müdürlüğünden sorulup var ise anılan kayıt getirtilerek, 2-... TC numaralı .... ve .... kızı ... ...'in ana , baba ve kardeşlerini gösterir şekilde aile nüfus kayıt tablosu nüfus müdürlüğünden istenerek, alınacak cevapların dosya arasına konulması ondan sonra dosyanın gönderilmesi için yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 8.4.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-Davacı ... ile davalılardan ...’a ait nüfus aile kayıt tablosunun İlçe Nüfus Müdürlüğünden, ...- Taraflar arasında görülen ve boşanma istemli açıldığı anlaşılan ... .... Aile Mahkemesinin 2009/363 Esas sayılı dava dosyasının mahkemesinden istenip dosya içerisine konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın yerel mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, 07.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, 4787 sayılı Kanunun 4'ncü maddesi kapsamı dışında olup, aile mahkemelerinin görevine girmez. Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi gereği, nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Somut olayda dava, ...'...
(HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararından) Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kendiliğinden kurulduğundan ve tesisi için herhangi bir hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir. ./.. 2015/17867-2015/16353 -2- Öte yandan Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre, kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanunun 39 ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir....
çocukları olarak tescil edilmelerine, kayıtların bu şekilde düzeltilmesine, T8 aynı zamanda Suriye Vatandaşı olduğu tespit edildiğinden çok vatandaşlığa sahip olduğunun nüfus kaydına tescil edilmesine, TC.Vatandaşı T8 ile Suriye Vatandaşı Hanım Ömer'in aynı kişi olduğunun tespit edilmesi nedeniyle bu durumun nüfus kaydına tescil edilmesine, davacı T8 doğru olan nüfus kaydının Abdulkerim ve Meryem'den olma, 02/03/1944 D.lu olan kaydı olduğundan bunun da nüfus kayıtlarına bu şekilde tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
un ... olan soyadının ... olarak düzeltilmesine ve nüfusa tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuştur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 28. maddesinin 4. bendine göre tanınan çocuklar babalarının hanesine baba adı ve soyadı ile analarının kimlik ve kayıtlı olduğu yer bilgilerini belirtmek suretiyle tescil olunur; öte yandan Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 109. maddesinin 1/b bendine göre de tanınan çocuk anasının bekarlık hanesinde kayıtlı ise; bu hanedeki kaydı kapatılarak baba soyadı ile babasının hanesine tescil edilerek ana ve baba arasında bağ kurulur. Babanın yabancı uyruklu olması halinde tanınan çocuk anasının kayıtlı bulunduğu idari birimin sonuna baba soyadı ile kaydı taşınır, ana ve çocuk arasında bağ kurulur. Somut olayda, soyadının düzeltilmesi istenilen ... annesinin hanesinde nüfusta kayıtlıdır. Nüfus kayıt örneğindeki bilgilere göre, Beşiktaş 6....
(....) .....’nun, Ermenek Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 22.04.1988 gün 1988/78 E.-67 K. sayılı ilamıyla Özkan Karpuzcu tarafından evlat edinildiği, davacının evlat edinenin hanesine onun soyadını alarak kaydedildiği görülmüştür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 314. maddesinin dördüncü ve Nüfus Yönetmeliğinin 105. maddesinin dördüncü fıkra hükümlerine göre, eşler tarafından birlikte evlat edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlat edinen eşlerin adları yazılır. 15.03.2009 günlü Resmi Gazete'de yayınlanan Küçüklerin Evlat Edinilmesinde Aracılık Faaliyetlerinin Yürütülmesine İlişkin Tüzüğün 20. maddesinin dördüncü bendinde “eşler tarafından birlikte evlat edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına, ana ve baba adı olarak evlat edinen eşlerin adları yazılır....
Türk Medeni Kanunu'nun 307. maddesinde, evli olmayan kişinin otuz yaşını doldurması halinde tek başına evlât edinebileceği; 314. maddesinde, ana babaya ait olan hak ve yükümlülüklerin evlat edinene geçeceği ve eşler tarafından birlikte evlât edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adlarının yazılacağı; Küçüklerin Evlat Edinilmesinde Aracılık Faaliyetlerinin Yürütülmesine İlişkin Tüzüğün 20. maddesinde de, eşler tarafından birlikte evlât edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına, ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adlarının yazılacağı, küçüğün tek başına evlât edinilmesi halinde de aynı yöntemin uygulanacağı düzenlenmiştir. Somut olayda, evlat edinilen küçük ...'in anne adı davacının adı ile değiştirilmiş ve davacı, küçüğün baba adının da değiştirilmesini talep etmişse de, küçük ...'...
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı nüfus müdürlüğü temsilcisi tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, davalı istinaf dilekçesinde özetle; davacının doğum yeri bilgisinden Çin ibaresinin kaldırılmasının mevzuata uygun olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İstinafa Cevap: Davacı istinafa cevap vermemiştir. Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava doğum yeri kaydının düzeltilmesi baba isminin düzeltilmesi istemli nüfus kayıt düzeltim davasıdır....
in diğer davalı baba anne Kesüme'nin nüfusuna kaydedildiğini ileri sürüp ana ve baba adının düzeltilmesini talep etmiştir. Aile Mahkemesince davalı babanın çocuğu tanıması ve kendi nüfusuna kaydettirmesi nedeni ile davanın soybağına ilişkin kısmı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davanın anne adının düzeltilmesine ilişkin kısmı yönünden ise görevsizlik kararı verilmiştir. Davanın ana adının düzeltilme- sine ilişkin kısmı bir nesep davası olmayın nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle HMK'nun 21 ve 22.maddeleri uyarınca Küçükçekmece 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....