Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi ise, baba adının düzeltilmesi davası bu davadan tefrik edilerek,iş bu davaya anne adının düzeltilmesi istemine ilişkin olarak, davanın nüfus kaydının tashihine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm Kurmuştur. Somut olayda, ve ...'nın nüfus kayıtlarında babası olarak gözüken Abdullah ile annesi olarak görünen Yıldız'ın gerçekte amcası ve amcasının eşi olduğu, gerçek babasının ...,annesinin ise ... olduğu iddiasıyla nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenmiştir. Anne ve baba adının birlikte nüfus kayıtlarında düzeltilmesi istemiyle açılan dava bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Kanunu'nun 36.md uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik, TMK.282 vd düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre, ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ......

    Mahkemece, davacının murisi annesi nüfusta "... ... kızı ... " şeklinde kayıtlı olup davacının babası ... ile resmi nikahı olmadan soyisminin değiştirilemeyeceği, ayrıca "... kızı ... " isimli nüfus kaydı bulunup davacının murisinin baba adının "... ..." olarak değiştirilmesi talebi yerinde görülmediği nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi uyarınca açılan tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Bir başka ifade ile tapuda isim düzeltilmesi davasında amaç tapu kaydındaki yanlış ve eksik bilgilerin nüfus kaydına uygun hale getirilmesidir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde nüfus kaydındaki anne adının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dilekçesinde, müvekkillerinin davalı ... ile baba bir ana ayrı kardeş oldukları halde nüfusa ana baba bir kardeş olarak kaydedildiğini, ...'nin annesinin...değil ...olduğunu ileri sürerek bu kaydın düzeltilmesini istemiş; mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, hatalı nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olmakla beraber sonucu itibariyle soybağını yakından ilgilendirdiğinden, mahkemece davacılar ..., ..., ... ve ... ile davalı ...'...

        Hal böyle olunca, anne adının düzeltilmesine ilişkin istemin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,hüküm fıkrasının 1. bendindeki "… ve ana adının …" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 436/2. (6100 sayılı HMK'nin 370/2. md.) maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Kahramanmaraş 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Kahramanmaraş 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının nüfus kaydında baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, baba adının düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            nün soyadının düzeltilmesi talebi yönünden; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

              Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

                GEREKÇE : Davacı kadın boşanma davası ile birlikte müşterek çocuğun soy isminin kendi kızlık soy ismi ile değiştirilmesi talebinde bulunmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş Mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

                kurulmadığını, dosya kapsamı yeterli araştırma yapılmaması hususunda da eksik kaldığını; 3- Davanın her ne kadar “Nüfus(Ana-Baba adının düzeltilmesi)” konulu olsa da mezkur Yargıtay kararından da görüleceği üzere bu davanın “Tespit Hükmünü” de içerdiği kabul edilmesi gerektiğini, bu etrafta bir karar verilmesi ve sonuç olarak şahsın ölü olmasının davanın red sebebi yapılmaması gerekeceği göz önüne alınacağın belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın tamamen kabulüne karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                Dava; nüfus (ana-baba adının düzeltilmesi/değiştirilmesi istemli) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Nüfus kayıt düzeltim davaları şahsa bağlı bir hakkın kullanılması niteliğinde olduğundan bu hususta vekile özel yetki verilmiş olması zorunludur. (HMK m. 74) Vekil, açıkça yetki verilmemişse nüfus kayıt düzeltim davası açamaz, açılmış olan davayı takip edemez. Dosyanın incelenmesinde davacı vekilince ibraz edilen vekaletnamede HMK'nın 74. maddesinde belirtilen şekilde özel yetkinin bulunmadığı anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu