Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; yerel mahkeme kararını istinaf ederek kararın kaldırılmasını, davacı tarafından dosyaya sunulan ve hukuki olarak kabul edilmemesi gereken ses kayıtlarının hangi tarihte oluşturulduğunun sabit olmadığından ek rapor alınmasını, hukuka aykırı değerlendirme içeren ve maddi gerçeğe uygun olmayan maddi ve manevi tazminat miktarlarının 100 TL'ye düşürülmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava nişanın bozulmasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davalarıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir. Bu fahiş zararın somut olay ve nedenlere dayanılarak ispat edilmesi gerekir....

Somut olayda, asgari ücretle ...’da bulunan bir fabrikada işe giren ve bu işinden ayrılan davalı ... için, nişanın bozulması nedeniyle gelir kaybından dolayı maddi tazminata hükmedilmesi yukarıda belirtilen yasa hükmüne aykırı bulunmuştur. Ayrıca, TMK madde 121 gereğince: "nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....

    nişanın haksız bozulmasından dolayı müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararların karşılığı olarak 5.250,00 TL maddi tazminat ile 25.000,00 TL manevi tazminata dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faize hükmedilerek davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

    Karşılık davada, davalı nişanlı (erkeğin), tarafların nişanlı olduğu dönemde başka bir kadınla ilişki içinde bulunduğu bu nedenle nişanın bozulduğu, böylece kişisel onuru zedelenen nişanlı kız için manevi tazminat ve nişanda konukların ağırlanması için yapılan masraf karşılığı maddi tazminat istenilmiş; mahkemece, maddi tazminat koşullarının oluşmadığı, manevi tazminata esas iddianın da kuşkudan uzak bir şekilde kanıtlanamadığı gerekçeleriyle her iki istem yönünden karşılık davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, maddi tazminat yönünden bütün, manevi tazminat yönünden sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK'nun 121.maddesi uyarınca kendi kusuru olmaksızın nişanın bozulmasından kişilik değerleri ağır suretle zarar gören nişanlı, diğer nişanlıdan manevi tazminat isteyebilir....

      ya ait evin bir kısım tamiratlarını yaptırdığı, bu arada nişanın haksız bir şekilde bozulduğu ileri sürülerek, yapılan tadilatlar nedeniyle 4.000 TL maddi tazminatın her iki davalıdan, nişanın haksız bozulmuş olması nedeniyle de 15.000 TL manevi tazminatın davalı ...'dan tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece maddi tazminat isteminin her iki davalı yönünden de reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüyle 7.000 TL tazminatın davalı ...'dan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun İkinci Kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan ... dava ve işler aile mahkemesinde görülürler....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nişanın Bozulmasından Kaynaklanan Hediyelerin İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nişanın bozulmasından kaynaklanan alacak ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 28.09.2009 (Pzt.)...

          Davalı - karşı davalı vekili yasal süresinde sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; nişanın bozulmasında müvekkilinin kusurunun olmadığını, davacı - karşı davalının hasta olduğunu ve çalışmadığını sakladığını belirterek müvekkilinin lehine karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Asıl dava; nişan bozulmasından kaynaklanan maddi (TMK m.120) ve manevi tazminat (TMK m.121) ile hediyelerin geri verilmesi (TMK m. 122), karşı dava; maddi (TMK m.120) ve manevi tazminat (TMK m.121) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı-karşı davalı hediyelerin geri verilmesi ve manevi tazminat davasının reddi ile maddi tazminat davasının reddedilen kısmı; davalı-karşı davacı, karşı maddi ve manevi tazminat davasının reddi ile asıl davada maddi tazminatın kabul edilen kısmı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

          Somut olayda; Mahkemece"...Öncelikle davacının manevi tazminat talebi değerlendirilecek olur ise; MK.nun 121.maddesine göre nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları zarara uğrayan taraf manevi tazminat talep edebilir ise de; manevi tazminat haksız eylemin yarattığı elem ve acının giderilmesini amaçlayan bir ödence olup nişanın bozulmasının taraflar açısından değişik şiddet ve ölçülerde üzüntü yaratması, menfaatlerini haleldar etmesi doğal olup manevi tazminata esas alınamaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehditi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişan bozulmasında fahiş zarar doğmuş ve kişilik hakları zarara uğramış ise bunun ispatı ile manevi tazminat istenebilir....

          Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur. Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir. Bu fahiş zararın somut olay ve nedenlere dayanılarak ispat edilmesi gerekir....

            UYAP Entegrasyonu