Mahkemece; nişanın bozulmasında, davacının somut bir kusurunun bulunmadığı; davalının, nişan yüzüğünü annesi aracılığıyla davacının annesine teslim ettiği, bu durumu, telefonla davacıya bildirdiği, davalının nişanın bozulmasında kusurlu olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, 3000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. (TMK m. 121) Nişanın bozulmasından dolayı davacı lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur....
Nişan sözleşmesi birbiriyle evlenmek isteyen kadın ve erkeğin bu husustaki iradelerini açıklamalarıyla meydana gelir. Taraflar iradelerini şekle bağlı veya örtülü olarak açıklayabilirler. Evlenme vaadi açık olmadığı takdirde hangi sözlerin ve davranışların buna delalet edeceği çevrede hakim olan telakkilere, tarafların kişisel durumuna ve bağlı oldukları sosyal tabakaya göre belirlenir. Dava dilekçesi ve dosya kapsamından; davacının manevi tazminat talebinin dayanağının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ikinci kitabının 118 ve devamı maddelerinde düzenlenen davalı tarafından nişanın haksız yere bozulması olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin aynen veya bedeli olan 6.500 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi istenilmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı tarafından, "davacının" karar tarihinden 15 gün kadar önce öldüğünden bahisle temyiz edilmiştir.Temyiz sırasında dosyaya temin edilen nüfus kaydından davacının, yargılama esnasında 27/11/2011 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak nişan hediyelerinin aynen veya bedeli 5.000,00 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Birleşen dava dilekçesinde davalı ... TMK 121. maddesi hükmü gereği nişanın bozulması nedeniyle 10.000,00 TL manevi tazminat ile yapılan masrafların karşılığı 3.000,00 TL maddi tazminatın tahsilini istemiştir. Mahkemece davanın ve birleşen davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Ne var ki, davacı nişanın bozulması nedeniyle, fahiş bir zarara uğramış ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; davalının salt nişanın bozulmasına sebebiyet vermesi nedeniyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 18.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesi ise, tarafların gayri resmi olarak evlendikleri, bu birliktelikten bir çocuklarının bulunduğunu ve sonrasında fiilen ayrıldıklarını belirtip, davanın artık nişan hediyelerinin iadesi biçiminde nitelendirilmesinin uygun olmadığını, sebepsiz zenginleşme nedeni ile tazminat olarak değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Davacılardan ... ile davalının nişanlandıkları ve bu nedenle bazı harcamaların yapıldığı, eşyaların alındığı ancak daha sonra resmi nikah olmaksızın fiilen bir müddet yaşadıktan sonra ayrıldıkları anlaşılmaktadır. Davada öncelikle, nişanlılığın hükümleri, nişanın bozulmasının sonuçları, hediyelerin geri verilmesi konuları incelenip, değerlendirileceğinden ve bu hükümleri incelemek de Aile Mahkemesinin görevine girdiğinden, uyuşmazlığın Aile Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Adana 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 04/12/2019 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin 13/05/2019 tarihli bozma ilamında; “Somut olayda; davacı, dava dilekçesinde manevi tazminat talebinde bulunurken nişanın bozulması ve evlenme vaadiyle cinsel ilişkiye girilmesi olgularına dayandığını açıklamış, ancak Yargıtay 3. Hukuk Dairesince istemin, nişanın bozulması kapsamında olmadığı, haksız fiil hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Buna göre, davacı dava konusu olayların yaşandığı sırada reşit olup nikahsız birlikteliğin anlam ve sonuçlarını bilebilecek bir durumdadır....
Bulanık Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 29.04.2022 Tarihli ve 2022/242 Esas, 2022/201 Karar Sayılı Kararı 6100 sayılı Kanun'un 16 ncı maddesinde haksız fiilden kaynaklanan davaların, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği veya gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceğinin düzenlendiği, davacının seçimlik hakkının bulunduğu, davacının yerleşim yeri adresinin Muğla ili Milas ilçesi olduğu, davacının seçimlik hakkını kullanarak davayı kendi ikametgahının bulunduğu Milas ilçesinde açmasının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle manevi tazminat, hediyelerin iadesi ve mümkün değilse bedellerinin geri verilmesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
Dava nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup temyiz isteminin manevi tazminata yönelik verilen hüküm olduğu gözetilerek yapılan incelemede, Kişilik değerlerinde oluşan manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Objektif eksilmeden ise, sadece o kişi için değil; toplumdaki diğer bireylerin de aynı zarara(duruma) düşmeleri anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Yasanın 23. ve devamı maddelerinde kişilik haklarının korunmasına yönelik hükümler düzenlenmiş olup ilgili yasal hükümlerle manevi tazminat verilebilecek olgular sınırlandırmıştır. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1081 KARAR NO : 2021/1088 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KANGAL ASLİYE HUKUK (AİLE MAHKEMESİ SIFATIYLA) MAHKEMESİ TARİHİ : 20/01/2021 NUMARASI : 2019/457 ESAS,2021/13 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2017 yılı yaz aylarında nişanlandıklarını, nişanlılık dönemlerinin en başından itibaren davalının müvekkiline kötü davranmaya başladığını, küçük düşürücü sözler söylemeye ve hakaret içeren ifadeler kullanmaya başladığını, müvekkilinin bu tavırları sineye çektiğini, ancak nişanın...