Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2023 NUMARASI : 2021/746 ESAS, 2023/146 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Hediyelerin Geri Verilmesi İstemli) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nın 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; davalı ile 18/01/2021 tarihinde nişanlandığı, davalının asılsız isnatlarla 04/11/2021 tarihinde davacı hakkında şikayette bulunduğu, davalının nişanı bozduğu, davalının nişanı bozmasına rağmen nişan sebebi ile takılan hediyeleri iade etmediği gerekçeleri ile davalıya nişan sebebi ile takılan ziynet eşyalarının aynen mümkün olmaması halinde ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000TL'nin iadesi talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişan hediyelerinin iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, kına gecesinde davalının takıları bahane ederek nişanı bozduğunu, bunun üzerine karşılıklı tartışmalar yaşandığından tekrar bir araya gelmelerinin mümkün olmadığını, gerek nişan töreni yapılırken gerekse nişanlılık döneminde davalıya altınbaş tek taş yüzük, aris beş taş yüzük, altın bileklik, pırlanta kolye ve altın küpenin nişan hediyesi olarak verildiğini, ancak nişandan sonra hediyelerin iade edilmediğini belirterek hediyelerinin aynen iadesini mümkün olmaması halinde hediyelerin tutarı olan 8.238,26 TL'nin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Davalı, nişan hediyelerinin iadesinin Aile Mahkemesinin görevine girdiğini, davacının nişan hediyesi olarak bir kısım harcamalar yaptığını, hava parasının yasal olmadığını, davacının eczaneye yaptığı harcamalara karşılık olarak 30.000,00 YTL ödediğini, savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, eczane açmak için diploma olması gerektiğine ve davacının bu şartı taşımadığına, hava parası yasal olmadığından istenemeyeceğine dayanılarak davan reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, nişanlısı olan davalı ile ortak olduğu eczaneye yaptığı masrafların nişanın bozulması nedeniyle tahsili talebiyle eldeki davayı açmıştır....

      Davalı, davacı ile uzun süren arkadaşlıklarını müteakiben 2009 yılının Eylül ayında nişan yapıldığını, davacının ortak masrafların karşılanabilmesi, nişanla ilgili masrafların temini bakımından kredi çekerek hesabına aktardığını, bu parayla ortak giderlerin karşıladığını ve kredi borcunun birkaç taksidini de kendisinin ödediğini, yapılan ödemelerin MK 2 maddesi gereğince nişan masrafı olup, geri istenmesi ancak 1 yıl içinde mümkün olduğundan davanın hem zamanaşımından hem de esastan reddine karar verilmesini savunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin iadesi, olmazsa 7.000 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar, davacı ... ile davalının 15.08.2009 tarihinde nişanlandıklarını, daha sonra anlaşarak 06.02.2010 tarihinde nişanı bozduklarını, MK'nun 122.maddesi uyarınca davacıların davalıya taktığı altınların iadesi gerektiğini belirterek nişan hediyelerinin aynen, olmadığı takdirde 7.000,00 TL bedelin davalıdan tahsili isteminde bulunmuşlardır.Mahkemece, davanın kabulü ile 7.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

          Mahkeme kararında da belirtildiği üzere taraflardan davalının nişan tarihinde ve eldeki dava tarihinde halen bir başkası ile resmen evli olduğu, dosya kapsamından anlaşılmaktadır.O halde, taraflar arasında yapılan nişan mutlak butlanla batıl olup, hukuken tarafları bağlayıcı bir sonuç doğurmaz.Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 2.kitabı ile (3 kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanunun Yürürlüğü ve Uygulanış Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki Aile Hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemesinde görülür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Aile Hukukundan doğmamaktadır. Haksız fiil olarak nitelendirilip buna göre çözümlenmesi gerekir.Bu durumda, davanın dayanağı haksız fiil olduğundan; uyuşmazlığa genel mahkemede (Asliye Hukuk Mahkemesinde) bakılması gerekmektedir....

            TMK.nun 122.maddesine göre; nişan bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse karşılığı bedel sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri verilir. Kural olarak, giyilmekle ve kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı, kuaför gideri vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez. Alışılmış mutad hediyelerden kasıt giyilmekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Yargıtay'ın Yerleşmiş Uygulamalarına göre de nişan yüzüğü dışındaki altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp, iadesi gerekmektedir. O halde mahkemece; nişan yüzüğü dışındaki (niteliği gereği, mutad olmayan) davacı istemlerine yönelik talebi değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken, itibar edilmeyen gerekçeler ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişan bozulması nedeni ile ziynetlerin aynen veya bedelinin iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 13/01/2013 tarihinde nişanlandıklarını, nişan töreni sırasında 80 gr ağırlığında 4 adet bilezik ve nişan yüzüğü takıldığını, ancak tarafların ayrıldığını belirterek mutat hediye niteliğinde olmayan takıların aynen iadesini olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile...

                Aile Mahkemesince ise davalıya gönderildiği iddia olunan paranın nişan hediyesi niteliğinde olmadığı bu nedenle davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usûllerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medenî Kanunun 2. kitabı ile (3 kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medenî Kanunun yürürlüğü ve uygulanış şekli hakkında kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemesinde görülür. Somut olayda davacı, davalı ile 2011 yılında internetten tanıştıklarını, 17/10/2012 tarihinde davalının İstanbul'da ki evlerinde aile arası nişan yaptıklarını, nişan ile birlikte kendisine takı olarak altın yüzük, 2 adet küpe, 1 adet kolye ile birlikte 2 adet 22 ayar 15 gramlık bilezik ve tektaş yüzük takdığını, daha önce davalının maddi durumunun kötü olduğunu, sıkıntılarının olduğunu ve kredi çekip parayı kendisine göndermesini istediğini, kendisinin de Alanya'da 4000.00....

                  Aile Mahkemesi ise, dosya içerisinde taraflar arasındaki ilişkinin nişan ilişkisi olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı, nişan olduğu kabul edilse dahi mutad hediyelerin dışındaki hediyelerin iadesi talebinin bulunmadığı, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosyanın incelenmesine göre, ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nun 22. ve 23. maddeleri gereğince ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu