Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz.Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Somut olayda; davacı ile davalı ...'in aileleriyle birlikte nişan öncesinde alışverişe çıktıkları, alışveriş sonrasında davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl dava dilekçesinde nişan bozulması nedeniyle ziynetlerin iadesi, mümkün olmadığı takdirde ziynetlerin bedeli olan 17.850.00 TL'nin işleyecek faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Birleşen dava dilekçesinde ise, nişan bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm asıl davanın davacısı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar nişanın bozulması nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemişlerdir. Mahkemece asıl ve karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraflar avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, davalı ile Ekim 2009 tarihinde nişanlandığını, ancak davalının kusuru ile nişanın bozulduğunu, nişanda takılan ziynetler ile nişanda yaptığı masraflar nedeniyle 5.640,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise karşı dava ile nişanın davacının kusuru ile bozulduğunu, nişan nedeniyle yaptığı 9.445,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini karşı davalıdan istemiştir....
Mahkemece; nişan için yapılan harcamalar ve alınan hediyelere yönelik istemin ispat edilememesi nedeniyle reddine, davalıya borç olarak gönderildiği ileri sürülen 15.495 TL ‘ye yönelik istemin genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine, manevi tazminata yönelik istemin ise kısmen kabulü ile 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden, kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır....
Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir. Bu fahiş zararın somut olay ve nedenlere dayanılarak ispat edilmesi gerekir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise; dava evlilik dışı doğan çocuk için yapılan masraflar nedeniyle tazminat, nişan sırasında karşı tarafta kaldığı iddia edilen nişan hediyelerinin bedeli ve nişanın bozulması sebebiyle manevi tazminata ilişkindir. Nişanlanma hususu TMK 2.kitabının 1.kısmında düzenlenmiş, keza nişandan doğan her türlü davaları da bu kapsamda değerlendirmek gerekir. Yine müşterek çocuk için yapılan giderlere ilişkin talep de TMK 2.kitabında düzenlenmiştir, gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava konusu olay nişanlanma hususu ile ilgili olup TMK 2.kitabının 1.kısmında düzenlenmiş olmasına göre uyuşmazlığın ... 1.Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.’nun 21.ve 22. maddeleri gereğince ... 1.Aile Mahkemesi Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin iadesi ile 10.000,00 TL manevi tazminatın, karşı dava dilekçesinde 10.000,00 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl ve karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Dava nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat talebine ilişkindir. Kişilik değerlerinde oluşan manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Objektif eksilmeden ise, sadece o kişi için değil; toplumdaki diğer bireylerin de aynı zarara (duruma) düşmeleri anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Yasanın 23. ve devamı maddelerinde kişilik haklarının korunmasına yönelik hükümler düzenlenmiş olup ilgili yasal hükümlerle manevi tazminat verilebilecek olgular sınırlandırmıştır. ..... 4721 sayılı TMK. Nun 121. maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 26/02/2015 NUMARASI : 2014/526-2015/108 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nişan bozma nedeniyle hediyelerin iadesi, olmadığında bedellerinin tahsili, karşı dava yönünden nişan bozma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 tarihli 2015/8 sayılı işbölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, Yargıtay Kanunu'nda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl davada; nişanın bozulması nedeniyle nişan hediyelerinin iadesi olmadığı takdirde karşılığı 5500-TL.nın ve giyim eşyalarının da karşılığı olan 1450-TL.nın davalıdan tahsili istenilmiş, birleşen davada ise nişan bozulması nedeniyle 3.000-Tl.manevi tazminat istenilmiştir. Mahkemece birleşen manevi tazminat davasının reddine, asıl dava olan hediyelerin iadesi davasının ise kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm asıl davalı birleşen davanın davacısı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....