Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belediye Başkanlığı vd. aleyhine 09/07/2008 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı....duruşmasız olarak incelenmesi de davalı ....vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve tebligat gideri verilmediğinden duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, maddi ve manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1- Davalı Belediyenin temyizi yönünden; Davacılar, metro inşaat çalışmaları sırasında gerekli önlemlerin alınmamasından dolayı göçük olması nedeniyle evinde ve bahçesinde zarar oluştuğundan maddi ve manevi tazminat istemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır....

    Mahkemece, kesilen büyükbaş hayvanların bedeli ile birlikte davacının haksız fiil nedeniyle manevi zarara uğradığı gerekçesi ile manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (Türk Medeni Kanunu md. 24.), isme saldırı (Türk Medeni Kanunu md. 26), nişan bozulması (Türk Medeni Kanunu md. 121), evlenmenin feshi (Türk Medeni Kanunu md. 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (818 sayılı Borçlar Kanunu md. 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (818 sayılı Borçlar Kanunu md. 49)....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünü Dava, nişan bozmadan kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesine göre: “Aile Mahkemeleri, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun üçüncü kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 3.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre, Aile Hukukundan doğan dava ve işleri görür" hükmü getirilmiştir.Dava konusu nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile hediyelerin geri verilmesine ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Aile Hukukuna ilişkin İkinci Kitabın 1.kısmın, 1.bölümünde düzenlenmiştir.Bu durumda davanın Aile Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişan bozma nedeniyle hediyelerin geri alınması ve karşılıklı maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 26.02.2016 tarihli 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, Yargıtay Kanununda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Alacağı- Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından maddi ve manevi tazminat ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı dava dilekçesinde ziynet alacağı ile beraber, boşanmadan sonra açılan maddi ve manevi tazminat isteğinde bulunmuş, dava açarken sadece ziynet alacağına ilişkin nispi harç yatırmıştır. Boşanmadan sonra istenen maddi-manevi tazminat istekleri de nispi harca tabi olup, harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu md. 30-32)....

            Davacı davalıya ait elektrik direğinin gece vakti evinin üzerine yıkılması nedeniyle büyük korku ve panik yaşadığını belirterek maddi ve manevi tazminat istemiştir. Yerel mahkeme davacıda manevi bir zarar oluşmadığını belirterek manevi tazminat istemini reddetmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif bir eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Bu nedenle manevi tazminat verilebilecek olgular sınırlandırılarak yasal düzenlemelere bağlanmıştır. Kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24) isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121) vb. bunların örneklerindendir. Kişilik hakkını oluşturan kişilik değerlerinin zedelenmesi halinde TMK 24 ve BK'nun 49.maddesi gereğince manevi tazminat istenebilir. Bu maddelerle korunan kişilik hakkı kişisel varlıkların(değerlerin) korunmasıyla ilgilidir. Kişisel değerler fiziki, sosyal ve duygusal kişilik değerleridir....

              Davacı; davalı yönetimin günlük ücretli olarak tuttuğu işçileri olan diğer davalıların dikkatsizliği ve tedbirsizliği nedeni ile çıkan yangında evde bulunan tüm eşyaların yandığını beyanla maddi ve manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; yangının sebebi, olaydaki kusur durumu, mal zararı konusunda yapılan bilirkişi incelemeleri sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri, bilinçsizleri ve acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır....

                Altın ve ziynet eşyası mutad dışı hediyeler olup, iadesi gereken eşyalardandır. Nişan yüzüğü (alyans) ise her nişanda hediye edilen alışılmış (mutad) hediyedir ve bu nedenle iadesi gerekmez. Davacı tarafça talep edilen mutad dışı eşyaların davalıya hediye edildiğinin ve nişanın bozulmasından sonra iade edilmediği ispat edilmiştir. 4721 sayılı TMK 120/1. maddesinde; "Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacı ile yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır" hükmü yer almaktadır....

                Mahkemece, dinlenen tanık beyanları ve...Asliye Ceza Mahkemesinin dosyası dikkate alındığında, davacının davalıya boş senet verdiği, verilen senedin sonradan doldurularak protesto edildiği, bu hali ile davacının her an icra tehdidi altında bulunduğu davalı tarafın suç teşkil eden eylemleri nedeniyle kişilik haklarının zarara uğradığı anlaşılmakla manevi tazminat talebinin kabulüne, maddi zararın belirlenmesine esas bilgi ve belge sunulmadığı gerekçesiyle maddi tazminat talebinin ispat olunamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu