"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm karşılıklı olarak nişan bozmadan kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarihli 263 sayılı kararının 2. maddesi ve 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 21.11.2016 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişan bozmadan kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarihli 263 sayılı kararının 2. maddesi ve 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 19.12.2016 (Pzt.) .......
Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan nesnel (objektif) eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (Medeni Yasa 24), isme saldırı (Medeni Yasa 26), nişan bozulması ( Medeni Yasa 121 ), evlenmenin feshi (Medeni Yasa 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (Borçlar Yasası 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (Borçlar Yasası 49). Bunlardan Medeni Yasa'nın 24. maddesi ile Borçlar Yasası'nın 49. maddesi daha kapsamlıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın bir bölümünün (karşı davada) nişan bozulmasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 18/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Tekniğin gelişimi ve yaşam koşullarına göre belirlenmiş varlıklar, açıklanan olgularla çevrelendirildiğinde, davaya konu olayın bu çerçeve dışında kalması durumunda manevi tazminat isteği reddedilmelidir. Dava konusu olay nedeniyle oluşan zarar davacının iç huzurunu bozacak nitelikte bir olgu değildir. Manevi tazminatın koşullarını düzenleyen Borçlar Kanunu’nun 49. maddesine göre eşya zararı kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak benimsenemez. Mahkemece, açıklanan yönler gözetilerek manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, davalının manevi tazminat ile de sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....
Ö.. lehine 5.000TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .. A.Ş vekili, cevap dilekçesi ile; kendileri yönünden maddi ve manevi tazminat şartlarının oluşmadığını, söz konusu internet sitesinin tahribi ve gizli bilgilerin yayımlanması işlemlerinin diğer davalının fiilleri sonucu meydana geldiğini, davalı şirketin meydana gelen zararlardan sorumlu olmadığını savunarak; davanın reddini istemiştir. Davalı M.....
Ancak; karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10. maddesi "Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. " şeklinde düzenlenmiştir. Buna göre mahkemece, karşı davada kabul edilen 7.500 TL manevi tazminat yönünden tarife hükümlerine göre davalı-karşı davacı lehine 1.500, TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken düşük miktarda vekalet ücretine karar verilmiş olması isabetli değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nişan bozmadan doğan manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 15.03.2010 (Pzt.)...
Davacı, davalının motosikletini çaldığını, motosikletin tarafına teslim edildiğinde kullanılmayacak şekilde olduğunu, motosikletin tüm aksamının sanığın kullanımından dolayı zarar gördüğünü belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, dava konusu motosikleti satın aldığını, sağlam şekilde teslim ettiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalının ceza dosyasında hırsızlık malını bilerek satın almak suçundan mahkûm olduğu, davalının söz konusu motosikleti ne şekilde ve nereden aldığını belgeleyemediği, bu itibarla motosikletin kullanılamaz hale gelmesinden dolayı sorumlu olduğu ve motosikletin kaybolması nedeni ile davacının üzüntü ve kaygı duyduğu, bulunması için çaba sarfettiği gerekçesi ile davacı taraf yararına maddi ve manevi tazminat takdir edilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil, onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir....
Davalı/k.davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin nişanın bozulmasından sonra psikolojisinin bozulduğunu, davacı/k.davalının ve ailesinin müvekkilinin ailesine yönelik olan davranışları, fiziki saldırıya varan eylemleri, müvekkiline yönelik taciz ve baskılarının manevi tazminat taleplerini haklı kıldığını, yerel mahkemece tanık beyanları dahi gözetilmeden kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece hediyeleri iadesine ilişkin hükmün de hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle kararının kaldırılmasına, talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Asıl davanın konusu, nişanın bozulmasından kaynaklanan hediyelerin iadesi ve maddi-manevi tazminat; karşı davanın konusu ise manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, hediyelerin iadesi yönünden asıl davanın kabulüne, karşılıklı tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hükme karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmuştur....