Aile Mahkemesinin 2021/696 Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan boşanma davası mevcut olduğu, her iki dosyada da kadında klitoris büyümesi olduğu iddiası bulunduğu, yargılamanın uzamasına sebebiyet vermemek amacıyla davalı kadın boşanmaya yönelik açılan dava ve işbu nispi butlan nedeniyle evliliğin iptali kapsamındaki iddiaların araştırılması amacıyla boşanma dosyası üzerinden hastaneye sevk edildiği ve sevk müzekkeresinde kadında klitoris büyümesi ve adrenogenital sendromu bulunup bulunmadığının tespitinin istendiği, anılan dosyada celp edilen raporun bir örneğinin işbu dosyaya kazandırıldığı, dilekçelerde belirtilen iddialar kapsamında davalının Tekden Hastanesindeki belirtilen rahatsızlığa ilişkin muayene kaydı celp edildiği, celp edilen 30.08.2021 tarihli muayene raporunda davalının genital organın normal olduğunun tespitinin yapıldığı, davalıda klitoris büyümesi olup olmadığının tespitine yönelik rapor alınması amacıyla hastaneye sevk edilmesi sonucunda Kayseri Şehir Hastanesince...
nedeniyle evliliğin iptaline, mahkeme aksi kanatte ise evliliğin çekilmez hale gelmesinden tarafların boşanmalarına, davacının davasının reddine, davacı ağır kusurlu olduğundan müvekkil lehine 30.000,00- TL. maddi 30.000,00- TL. manevi tazminat, yargılama gideri vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı-birleşen davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacının bir süredir davacının evi terki sebebiyle ayrı yaşadıklarını, fakat her ikisinin de yerleşim yerinin Ankara ili olduğunu, Yozgat Aile Mahkemesi'ne boşanma davası açan davacının davasının yetkisizlik sebebiyle reddedilmesi gerektiğini, davacı-davalının ileri sürdüğü hiçbir iddiayı kabul etmediklerini, davacı-davalı kadının, evliliğin başından beri yeni kurduğu ailesini sık sık bırakarak, kendi ailesine ziyaretlerde bulunduğunu, eşine bundan haber verme gereği dahi hissetmediğini, sürekli olarak ailesinin telkini ve etkisi altında kaldığını, onların dediği gibi davrandığını ve ailesinin istekleri doğrultusunda müvekkilinden talepte bulunduğunu, müvekkilini aşağıladığını, hakaretlerde bulunduğunu, müvekkilinin ailesine açık hakarete varan saygısız davranışlarda bulunduğunu, iddia edildiğinin aksine "bitti" mesajını da davacının gönderdiğini, davacının ise müvekkilini sürekli müşterek konuttan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Vesayet hukukuna ilişkin olarak açılan davada Kayseri 2 Sulh Hukuk Mahkemesi, evliliğin mutlak butlan nedeniyle sona ermesi halinde çocuğun velayet durumu konusunda karar verme görevinin Aile Mahkemesine ait olduğunu ve bu mahkemece karşı görevsizlik kararı verildiğini belirtmiştir. Ancak Kayseri 2 Aile Mahkemesi'nce sadece evliliğin iptaline karar verilmiş küçüğün vesayeti konusunda ihbarda bulunmuştur. HMK'nin 21. maddesi uyarınca yargı yerinin belirlenmesi için iki mahkemenin verdiği görevsizlik kararlarının kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmiş olması gerekir. O halde dosya kapsamından Kayseri 2.Aile Mahkemesi'nce verilmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığından yargı yeri belirlenme koşulları oluşmadığı anlaşılmakla dosyanın Kayseri 2 Sulh Hukuk Mahkemesi'ne GÖNDERİLMESİNE 28.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
İlçe Mahkemesi'nin kararı ile tarafların evliliğinin hükümsüz (butlan) olduğuna karar verildiğini belirterek kesinleşen yabancı mahkeme kararının tanınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Tanınması istenilen yabancı mahkeme kararında, davacı erkeğin vatandaşlık kazanabilmek için, davalı kadının ise para karşılığında bu evliliği yaptığı, bu nedenle yapılan evliliğin gerçek bir evlilik olmaması gerekçesiyle evliliğin hükümsüz olduğuna karar verilmiştir. Mahkeme Türk Medeni Kanunu'nun 145. maddesinde evliliğin butlanı sebeplerinin sayıldığı, bunlar arasında vatandaşlık elde etmek amacıyla yapılan evliliklerin olmadığı bu nedenle kararın kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Yabancı mahkeme ilamının tanınmasına ya da tenfizine karar verilebilmesi için hükmün kamu düzenine açıkça aykırı olmaması gerekmektedir (5718 S.K m.54/1-c)....
Md. 124/2) 16 yaşını doldurmuş olan kadın veya erkeğin hakimin izni olmadan evlenmiş olmaları hali, nisbi butlan sebebi olup, C. Savcısının nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptalini isteme yetkisi bulunmamaktadır. İsteğin reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.03.2009 (Çarş.)...
Kusur, davanın reddi, yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat açısından: Davacı kadının dava dilekçesinde nispi butlan sebebi ile evliliğin iptalini, olmadığı takdirde tarafların boşanmalarını talep ettiği, davanın devamı sırasında 19/07/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile davayı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak boşanmaya dönüştürdüğü anlaşılmıştır....
Kesinleşmiş boşanma kararının mevcudiyeti, evlenme akdinin geçerli biçimde oluştuğunu butlan sebeplerinden biriyle sakatlanmadığını gösterir. Çünkü boşanma, ancak geçerli olarak doğmuş evlilikler için sözkonusu olur. Boşanma kararı kesinleştikten sonra evlenen kişinin evliliğinin butlanına karar verilemez. Aksini kabulü kesin hükümle bağdaşmaz ve kesin hükmün tarafları bağlayıcı etkisini ortadan kaldırır. Bu bakımdan kesinleşmiş boşanma kararıyla sona ermiş bir evliliğin mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine karar verilmesinin doğru olmadığı kanısındayım. Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluk görüşüne bu yönden katılamıyorum....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, evliliğin mutlak butlan ile iptali koşullarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 129 uncu ve 145 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
in demans hastası olduğunu, evlenme sırasında hukuki ehliyete sahip olmadığının açık olduğunu, evliliğin butlan ile malul olduğunu belirterek müteveffa ... ile davalı ... arasındaki 28/07/2009 tarihli evliliğin TMK 145. maddesi gereğince mutlak butlan sebebi ile iptalini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesinin 06.10.2021 tarihli kararı ile davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesinin kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir. Muris ...’in diğer mirasçıları ... ... ve ... ...’a davanın yöneltilmediği anlaşılmaktadır. Dava bu kişilerin hukuki durumunu etkileyeceğinden, davaya dahil edilmeleri, gösterdiği takdirde delilleri toplanarak sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, eksik hasımla yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....