WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı İlk Derece Mahkemesinin 27.12.2017 tarih ve 2015/1411 Esas, 2017/2253 Karar sayılı kararı ile; mirasçıların evliliğin nispi butlan sebebiyle iptali için dava açmalarının mümkün olmaması sebebiyle davacının müteveffa Yusuf'un davalı tarafından yanıltılarak evlenmeye ikna edildiği iddialarının dinlenemeyeceği, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali talebine ilişkin olarak dosya kapsamındaki bilirkişi raporu, tanık beyanları ve diğer delillere göre müteveffanın evlenme tarihinde temyiz kudretinin bulunmadığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı 1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin Mutlak Butlan Sebebiyle İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlık bulunduğu iddiasına dayanan eviliğin mutlak butlan sebebiyle iptali isteğine ilişkin olup, Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen açılmış (TMK. m. 146/1); mahkemece de, butlan kararı verilmiştir. Talep doğrultusunda karar verildiğine göre, Cumhuriyet savcısının, "davaya katılımının sağlanmadığını" ileri sürerek kararı temyiz etmekte kamu açısından hukuksal bir yararı bulunmamaktadır. Temyiz talebinin bu sebeple reddine karar verilmesi gerekmiştir....

      Aile Mahkemesnin 2018/707 Esas 2020/518 Karar sayılı kararı ilamı, tarafların ekonomik ve sosyal durumuna ilişkin yazı cevapları, nüfus aile kayıt tablosu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava, eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılma (TMK m.149/2) ve davacı eş veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bir hastalığın kendisinden gizlenmesi (TMK m. 150/2) gereğince nispi butlan sebebiyle evliliğin iptali istemine ilişkin olup, TMK'nun 152. m.sine göre, iptal davası açma hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak altı ay ve her halde evlenmenin üzerinden beş yıl geçmekle düşer. Hak düşürücü süre, dava şartlarından olup, taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her hal ve derecesinde mahkemece resen gözetilmelidir....

        Aile Mahkemesnin 2018/707 Esas 2020/518 Karar sayılı kararı ilamı, tarafların ekonomik ve sosyal durumuna ilişkin yazı cevapları, nüfus aile kayıt tablosu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava, eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılma (TMK m.149/2) ve davacı eş veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bir hastalığın kendisinden gizlenmesi (TMK m. 150/2) gereğince nispi butlan sebebiyle evliliğin iptali istemine ilişkin olup, TMK'nun 152. m.sine göre, iptal davası açma hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak altı ay ve her halde evlenmenin üzerinden beş yıl geçmekle düşer. Hak düşürücü süre, dava şartlarından olup, taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her hal ve derecesinde mahkemece resen gözetilmelidir....

          Bu durumda evlilik ölümle son bulmuş olup, davacının evliliğin mutlak butlanla iptaline yönelik talebi konusuz kaldığından "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerekirken “evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptaline” karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Ne var ki ilk inceleme sırasında bu husus gözden kaçtığından bozma sebebi yapılmamıştır. Bu sebeple davacı tarafın bu yöne ilişkin karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440/4. maddesi uyarınca davacı mirasçılarının karar düzeltme isteminin kabulüne; Dairemizin 02.03.2016 tarih ve 2015/23909 esas ve 2016/3889 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, istek halinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.02.2017 (Per.)...

            Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, Türk Medeni Kanunu'nun 146.maddesi ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/a maddeleri dikkate alındığında Cumhuriyet Savcısının evliliğin mutlak butlan nedeni ile iptali davalarına katılmasının zorunlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davalı ... ile davalı ...'ın 24.08.1993 tarihinde evlendikleri, davalı ...'ı n annesinin .... olduğu ve davalı ...'nin annesi ile eşi ...'...

              Hakim, olayların davacı tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp, olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi belirler (HMK m. 33) Davacılar, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptaline ilişkin kararın “davalı sağ eşin mirasçı olup olmayacağı konusunda duraksama doğurduğunu ve icrasında tereddüt hasıl ettiğini” ileri sürerek, davalının mirasçı olamayacağı yönünde karar verilmesini istediklerine göre; istek, bu haliyle evliliğin mutlak butlanına ilişkin kesinleşmiş hükmün tavzihi (HMK m. 305) niteliğindedir. Verilen butlan hükmü, yenilik doğurucu (inşai nitelikte) bir hüküm olup, hükümde icrası gereken bir husus ve çelişki mevcut değildir. Tavzihle açıklığa kavuşturulacak müphem bir husus bulunmamaktadır. Mahkemece verilen ek karar, evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali kararını genişletme ve hükme yeni bir hüküm ilavesi niteliğindedir....

                SAVUNMA:Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının boşanma dava konusunun nisbi butlan sebebi olduğunu, fakat davacının iddia ettiği olaylarda nispi butlan sebepleri olan hata, hile, tehdit, başta olmak üzere diğer sebeplerin mevcut olmadığını dolayısıyla dava konusunu oluşturacak nisbi butlan sebeplerinin zuhur etmediğini beyanla davanın reddini, boşanmaya karar verilir ise müvekkili lehine maddi ve manevi tazminat ile ziynet eşyaları yönünden karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, bilirkişi raporu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 145. ve devamında evliliğin mutlak butlan ve nisbi butlan ile iptal sebepleri açıkça sayılmıştır....

                ve halledemeyeceği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçeyle; "Davacı erkeğin nispi butlan sebebiyle evliliğin iptali davasının REDDİNE, Davacı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasının REDDİNE," karar verilmiştir....

                İlk derece mahkemesi, mutlak ve nisbi butlan koşullarının bulunmadığından bahisle, davacının boşanma talebi yönünden hüküm kurmuş ve boşanma davasının reddine karar vermiştir. Hükme karşı davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesi başvurunun esastan reddine karar vermiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 145/3. maddesinde, "Eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması" evliliğin mutlak butlan nedeniyle iptali sebebi olarak düzenlenmiştir. Dosyadaki vesayet kararının incelenmesinden davalı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 405/1. maddesindeki "Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı" nedenine bağlı olarak kısıtlandığı anlaşılmıştır. Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 01/12/2016 tarihli sağlık kurulu raporunda davalı kadının "Hafif derecede mental reterdasyon, organik olmayan psikoz" rahatsızlığının olduğu ve rahatsızlığın evlilik tarihinde mevcut olduğu belirtilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu