Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Eldeki davada mahkemece; nişan yüzüğünün de iadesi yönünde karar verilmiştir. Mutad hediye olan ve iadesi gerekmeyen nişan yüzüğünün iadesi yönünde hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiş, bu husus da hükmün bozulmasını gerektirmiştir. Diğer taraftan, asıl davanın davacısı, nişan töreninde takılan tüm ziynet eşyalarının davalıda kaldığını iddia etmiştir. Asıl davanın davalı ise, ziynetlerin nişanın bozulmasının ardından davacı tarafa iade edildiğini savunmuştur. Her iki taraf da iddia ve savunmalarını ispat edebilmek için tanık deliline dayanmıştır. Davacı (birleşen dosyanın davalısı) tanığı E.. Ö.. beyanında; nişandan hemen sonra davacı Y.. E..'nin annesinin, nişanda takılan gremese ve çeyrek altınların bir kısmını elindeki siyah renkli çantaya koyduğunu beyan etmiştir....
Davadan, nişan hediyesi olarak karşı tarafa verilen nişan hediyelerinin aynen iadesi, bu mümkün olmazsa bedelinin tahsili istenilmiş, mahkemece 1 adet set,1 adet künye, 1 adet yüzük, 3 adet (kalın) bilezik, 3 adet (ince) bilezik ve 8 adet çeyrek altının aynen iadesine, değilse bedeli olan toplam 4.581 TL’nin davalı ...’dan tahsiline, diğer davalı yönünden sıfat yokluğundan istemin reddine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, kural olarak nişan hediyeleri, nişanın bozulması halinde verenlerce geri istenebilir(TMK.md. 122/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin iadesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili, nişan hediyesi olarak davalıya takılan tek taş yüzük,takı seti (kolye, küpe, yüzük), inci süslemeli bilezik, saat, alyans, kolye, bileklik ile iki adet 3 burgulu bileziğin aynen iadesi olmazsa bedeli olan 5000 TL'nin faiziyle tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında davanın zamanaşımına uğradığını, davaya konu edilen iki adet 3 burgulu bileziğin davalıya takılmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin iadesi istenilmiştir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesi ile tarafların nişanının bozulduğunu belirterek nişan hediyelerinin iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde olayda davacının kusurlu olduğunu, hediyelerin alışılmışın dışında olmadığından geri istenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. ......
Sonuç olarak, davalı Gülsüm nişanda davacı tarafından verilen nişan hediyelerini nişan bozulduktan sonra erkeğe iade ettiği hususunu ispatlayamadığından, mahkemece denetime elverişli bilirkişi raporuna göre tespit edilen eşyaların iadesi kararında herhangi bir isabetsizlik olmadığı değerlendirilmekle, davalı tarafın tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Alacak - Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nişan bozma nedeniyle hediyelerin geri alınması ve manevi tazminat istemine, karşı dava yönünden ise nişan bozma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.01.2014 (Pzt.)...
da çabaların sonuçsuz kaldığını, davalının nişan akdini bozduğunu, her ne kadar nişanın bozulması sebebiyle davacı ve ailesinin kendilerine verilen hediyeleri aynen iade etmiş ise de nişan sebebiyle kendisine verilen hediyeleri iade etmediğini, nişan töreninde salon kiralandığını, ev eşyalarının alındığını, davalının kendisine verilen hediyeleri iade etmediğini, yaşananlar karşısında davacının manevi zararın yanında maddi olarakta zarara uğradığını, belirtilen nişan hediyelerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun mümkün olmaması halinde şimdilik 24.000 TL dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davalıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
aşağıda listesini vermiş oldukları eşyaları nişan hediyesi olarak davalıya verdiğini, ancak müvekkilinin sözlü taleplerine rağmen davalının söz konusu nişan hediyelerini geri vermeye yanaşmadığını, müvekkilinin davalıya verdiği nişan hediyelerinin 38,97 gram 2 adet 22 ayar bilezik 18.500 TL, 1 adet saat 500 TL, 1 adet çeyrek altın 822 TL, 1 adet tek cumhuriyet altın 3351 TL, 14 ayar ürünler 26,69 gram (1 çift küpe, 1 adet tek çerçevesi, 1 adet alyans, 1 adet tektaş yüzük 1 adet bileklik) 12.000 TL toplam 35.173 TL takıldığını belirterek her türden fazlaya ilişkin hakları maddi manevi tazminat talepleri ve ıslah talepleri saklı kalmak kaydıyla, yukarıda arz edilen sebep ve gösterilen delillere göre davanın kabulü ile listesi ve tutarları verilen nişan hediyelerinin aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde hediyelerin toplam tutarı olan 35.173,00 TL'nin en yüksek ticari faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
olarak katılanlara tanıttığı ve Havva ile katılanın oğlunun nişanlanmasına karar verdikleri, ardından suç tarihinde nişan yaparak katılanın altın bilezik, yüzük ve küpeyi...,.... ye teslim ettiği, daha sonra evine dönen katılanın çevrede yaptığı araştırmada sanık ...’nin dolandırıcı olduğunu öğrenmesi üzerine nişan yaptıkları eve gittiğinde, sanıkların bu evde oturmayıp, nişan için geçici olarak kullandıklarını öğrendiği, bu surette sanığın hileli eylemlerle haksız menfaat temin ettiği, sanığın tevil yollu içerir savunması, katılan ve tanık beyanları, teşhis tutanağı, taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin uzlaştırma raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, sanık hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmünde her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir....
Somut olayda; davacı, davalı ile 2010 yılında tanıştıklarını 2014 yılına kadar evlenmek için bu dönemi yaşadıklarını yaşları ve önceki evlilikleri nedeniyle törensel bir nişan ve söz yapmadıklarını aralarında nişanlı gibi olduklarını beyan ettiği, davalı tanıklarının nişan ilşkisinin bulunmadığını beyan ettikleri, tarafların aralarında bir nişan yapılmadığı, birlikte yaşayıp ayrıldıkları nişalılığa ilişkin başka bir delil bulunmadığı anlaşıldığından, aile hukukunu ilgilendiren, nişanlılığın hükümleri, nişanın bozulmasının sonuçları, hediyelerin geri verilmesi konuları incelenip, değerlendirilemeyeceğinden, uyuşmazlığın genel hükümlere göre sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....