WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 5.892 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı, nişanın bozulmasından dolayı 3.000 TL değerindeki yemek odası takımı, 2.892 TL değerinde ki beyaz eşyaların iadesi ile 10.000 TL manevi tazminat talep etmiş, davalı karşı dava ile nişanın bozulmasından dolayı 2.000 TL manevi tazminatın tahsilini istemiştir.Mahkemece yemek odası takımı için 2.450 TL, beyaz eşyalar için 2.892 TL olmak üzere toplam 5.432 TL maddi tazminat ve 2.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Ancak, nişanın haksız bozulması nedeniyle maddi tazminatın talep edilebilmesi için, nişan tarihinden sonraki olaylardan kaynaklanan bir zarar bulunmalıdır. Mahkemece de belirtildiği gibi, karşı davacının tazminat istemine dayanak gösterilen olay (gitmekte olduğu meslek edinme kursunu bırakması) nişan tarihinden öncesine ait bulunmaktadır. Mahkemece tanık beyanına dayanılarak, davacının kendi isteğiyle nişan öncesinde bırakmış olduğu kursla nişanın yapılmasını ilişkilendirerek, maddi tazminata hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.Öte yandan, manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nişanın bozulmasından kaynaklı tazminat ve eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 814.25 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya, 1.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, 03.05.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece oluşturulan hüküm anılan nedenler ile isabetli bulunmamıştır. ... - Kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. (TMK m. 121) Nişanın bozulmasından dolayı davacı lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur. Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, nişan bozulmasından dolayı nişanda takılan nişan hediyelerinin iadesine, karşılık dava olarak da nişanın haksız bozulmasından dolayı tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın adı geçen Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın haksız yere bozulması nedeniyle 4000,00 TL maddi 15000,00 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın maddi tazminat istemi yönünden reddine; manevi tazminat istemi yönünden kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              DAVA TÜRÜ : Tazminat DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:04.10.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nın 120 ve 121. maddelerine dayanılarak açılan nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 14.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                GEREKÇE : Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı erkek istinafında, davanın ispatı yokken, kabul kararı vermesinin hatalı olduğunu bildirmiştir. Davacı kadın dilekçesinde, nişanın haksız bozulması nedeniyle erkeğin kiralık evde bulunan çeyiz eşyaları ve kendisinin satın aldığı eşyaları kullanılmaz şekilde iade ettiğini, nişanın bozulması nedeniyle maddi zararının doğduğunu belirterek 6.343 TL maddi tazminat, 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş olup, kadın istinafa gelmediğinden bu yönden verilen kararın erkek lehine usuli kazanılmış hak olduğu mahkemece yeniden verilecek kararda göz önünde tutulması gerektiği anlaşılmıştır. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (m. 141/3)....

                Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi - manevi tazminat ve evlendikten sonra oturmak için alınan taşınmaza yönelik davacıların yaptığı katkının tazmini istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacı ... ile davalı ... arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğrayan davacıların tazminat talep ettiği, davanın niteliğine göre davaya bakma görevinin aile mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Aile Mahkemesince ise, taşınmaz alımı ve taşınmaza davacı tarafından maddî katkı sağlandığı iddiası taraflar arasında evlilik bağı kurulmadan önce gerçekleştirilmiş bulunduğundan davanın bu kısmına yönelik tefrik edilerek asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                  için 2000TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 121.maddesine göre "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi, tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."Yukarıda bahsi geçen maddeden de anlaşılacağı üzere nişanın bozulmasından dolayı manevi tazminatı, kusursuz olan nişanlı, kusurlu olan nişanlıdan isteyebilir. Nişan ilişkisi yalnızca nişanlanan taraflar arasında meydana gelir, bu nedenle nişanın bozulmasının manevi sonuçları da yalnızca bu taraflar arasında etkisini gösterir.Somut olayda nişanlı davalı taraf, başkasıyla kaçarak nişanı bozduğunu kendisi ikrar etmiş, tanık beyanlarıyla da sabit görülmüştür. Bu nedenle nişanın bozulmasında kusurlu olduğu, davacı olan nişanlının da bu olay nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğramış olduğu ortadadır....

                    UYAP Entegrasyonu