WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davada nişanın bozulmasından dolayı nişan hediyelerinin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin tahsili, karşılık davada ise nişanın haksız bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi istenilmiştir. Mahkemece, nişan hediyelerinden bilirkişi raporunda 7 sıra halinde dökümü yapılan ziynet eşyalarının aynen, değilse bedeli toplamı 2.300.000.000.-TL.nin dava tarihinden yasal faizi ile tahsili, karşılık davada istenen manevi tazminatın reddi yönünde karar verilmiştir. Hüküm davalı (K.davacı) tarafça temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, manevi tazminata ilişkin bütün, esas dava bakımından ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Ancak, MK'nun 6. maddesine göre, kanun aksini emretmedikçe taraflardan her biri iddiasını ispata mecburdur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle ziynet eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili özetle; davacı ... ile davalının aile arasında yapılan tören ile nişanlandıklarını, taraflar arasındaki anlaşmazlık nedeni ile 09.08.2014 tarihinde nişanın bozulduğunu, nişanlanma sırasında müvekkilleri tarafından davalıya takılan ve verilen hediyelerin davalıdan talep edildiğini ancak davalı ve ailesi tarafından iade edilmediğini belirterek takıların ve hediyelerin aynen iadesini mümkün olmaz ise 31,300 TL'nin dava tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve beyan etmiştir....

      Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; taraflar arasındaki nişanın davacının kusurlu davranışları nedeni ile bozulduğunu ve müvekkilinin bu sürede manevi olarak yıprandığını, ayrıca nişan sebebi ile çeyiz eşyası satın almak durumda kalan müvekkilinin maddi olarak da zarara uğradığını belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davaları bakımından 3.230 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davacıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, asıl dava bakımından davanın reddine, karşı dava bakımından ise davanın kısmen kabulü ile 5.000 TL manevi tazminatın davacıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ve maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava ve karşı dava; nişanın haksız yere bozulması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir....

        CEVAP Davalı vekili; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 12.1. maddesinde mücbir sebepler dışında herhangi bir sebeple sözleşmenin iptal edilmesi halinde sözleşme bedelinin tamamının fatura edileceğinin kararlaştırıldığını, nişanın bozulmasının mücbir sebep olarak sayılamayacağını, sözleşmenin iptali nedeniyle şirketin zarara uğradığını, sözleşme hükümlerinin haksız şart sayılamayacağını, dava konusu sözleşme içinde yer alan madde ile davacılardan yüksek bir tazminat talep edilmediğini, yalnızca düğünün iptal edilmesi sonucu bu kadar kısa bir sürede başka bir organizasyon alamayacak olması, söz konusu salonun boş kalacak olması ve bir gelir elde edemeyecek olması sebebiyle uğranılan zararların tazmininin talep edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. III. MAHKEME KARARI Mahkemenin 23.06.2016 tarih 2015/91 E.- 2016/1482 K....

          Mahkemece; nişanın bozulmasında davalının kusurunun bulunmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine dair verilen karar; davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce “Nişan hediyelerinin geri istenebilmesi için nişanın bozulmasında nişanlılardan birinin kusurlu olup olmamasının önemli olmadığı” gerekçesi ile bozulmuştur....

            Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verilen paranın iadesi istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, nişanın bozulmasından kaynaklanan davaların aile mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Aile Mahkemesince ise davalıya gönderildiği iddia olunan paranın nişan hediyesi niteliğinde olmadığı bu nedenle davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usûllerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medenî Kanunun 2. kitabı ile (3 kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medenî Kanunun yürürlüğü ve uygulanış şekli hakkında kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemesinde görülür....

              Davalı-karşı davacı vekili, cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanında; dava dilekçesindeki iddialarının aksine, davacı-karşı davalının evlenme akdi için verdiği sözleri tutmaması ve tutarsız davranışlar sergilemesi sonucu nişanın son bulduğunu; nişanın 16.03.2014 tarihinde davacı-karşı davalı tarafça atıldığını, nişan öncesinde müstakil bir ev sözü verilmesine rağmen bunun yerine getirilmediğini, sorumluluklarını yerine getirmeyen davacı-karşı davalının nişanı kendi kusuruyla bozduğunu; buna rağmen, zenginleşmek için tazminat talep ettiğini, müvekkilinin kendisine takılan tüm takıları davacı-karşı davalı tarafa iadeye hazır olduğunu, takıların değerlerinin fazla gösterildiğini, maddi tazminat taleplerini kabul etmediklerini, nişan için yapılan masrafların mutad hediye kapsamında olduğunu, iadesinin istenilemeyeceğini; davacı-karşı davalı, nişanın bozulmasında kusurlu olduğundan manevi tazminat talep edemeyeceğini; nişanın bozulmasından dolayı müvekkilinin üzüntü duyduğunu iddia ederek, davanın...

                Davalı-karşı davacı vekilinin cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafça açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, nişanı ilk önce davacının bozduğunu, müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, müvekkilinin davacıyı daha iyi tanımak ve yanlış bir karar vermemek için düğünü ileri bir tarihe ertelemeyi ve nişanlılık sürecinin bir müddet daha devam etmesini istediğini, bu durumu davacının önce kabul ettiğini sonradan ise nişanı bozduğunu, müvekkilinin ileride evlenecekleri inancı ile bu amaca yönelik beyaz eşya olarak, toplam 5480 TL ye bulaşık makinesi, çamaşır kurutma makinesi, ankastre fırın, engin mobilyadan 6111 TL ye yatak odası takımı, 600 TL ye perde, 600 TL ye mutfak masası ve sandalyeleri, 230 TL ye mutfak dolabı, 329 TL ye kahvaltı takımı, 780 TL ye nişan kıyafeti, 225 TL valiz, 530 TL düğün davetiyesi nişan töreni için 6000 TL ye resturant harcaması yaptığını, nişanın davacı karşı davalı tarafından haksız ve kusurlu olarak bozulması nedeniyle müvekkilinin uğramış...

                Mahkemece; ''...davacının nişanda kendisine takılan ziynet eşyalarının kendisine iadesi yönünde açtığı maddi tazminat davasının aradaki hukuki ilişkinin bozulması sebebi ile davacının davalı tarafından kendisine takılan ziynet eşyalarını isteyemeyeceği kanaati hasıl olduğundan ve davacının nişanın bozulması sebebi ile açtığı manevi tazminat davasının nişanın bozulmasında davacının ağır kusurunun bulunduğu kanaati hasıl olduğundan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.'' gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 2.kitabı ile (3 kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulanış Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemesinde görülür....

                  Her ne kadar, davacı-k.davalının davalı-k.davacıya beddua ettiği ,"almaya gelmeyin bitti" dediğine dair iddialar tanık beyanlarında bulunmakta ise de bu beyanların aktarıma dayalı olduğu; davacı-k.davalının kardeşinin davalı-k.davacıyı tehdit ettiği ve davalı-k.davacının "seni istemiyorum, anlamıyor musun kendini zorlamı aldıracaksın, "gibi sözlerin nişanın bozulduğunun sabit olmasından sonraya ait olması nedeniyle kusur durumunda bu hususlar dikkate alınmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu